Azerbaycan ve Türkiye Türkçelerinde (Azerice – Türkçe) farklı kelimeler

Azerice öğrenme dizimizin önceki yazısı “TÜRKLER İÇİN AZERBAYCAN TÜRKÇESİ”ni okumak için lütfen tıklayın  

Not: Turkçenin dirilişi diye bir sayfa bu çalışmamı kaynak belirtmeden alıntılamış           

Türkiye Türkçesi –  Azerbaycan Türkçesi (Azerbaycanca, Azerbaycan dili, Azerice) farklı kelimeler

Notlar:

  • Belirgin şekilde farklı olmayan ve Azerbaycan Türkçesinde aynı anlamlarda kullanılmakta olan, bilinen eski Türkçe kelimelere  öncelik verilmemiştir.

  • İnşaatla ilgili bazı terimler sayfa sonundadır.

  • Halk dili ve resmi dil arasında önemli farklılıklar bulunabilmektedir. Halk arasında yavaş yavaş resmi dil kullanımı artmaktaysa da hala Rusça da konuşulmakta, Rusça kelimeler kullanılmaktadır. Bu nedenle Azerbaycan resmi Türkçesinde olmamakla birlikte sağda-solda duyulabilecek bu tür Rusça kelimelere burada yer verilmiştir.

Diğer yazılarımız:

–TANIŞMA, HAL – HATIR  TANIŞLIQ – SALAMLAMA—-

Merhaba, selam         Salam
selamünaleyküm      salaməleyküm
aleykümselam          əleykəssalam
iyi günler                   Salam,  hər gününüz xeyirə qalsın (Not: “yaxşı gün” denmez)
günaydın                    Sabahın(ız) xeyir (Notlar: gırtlaktan “kheyir” ya da “hheyir” olarak okunur. heyr [hayır] ile karıştırmayın)
iyi geceler                 gecəniz xeyirə qalsın
iyi akşamlar              Axşamın(ız) xeyir, (Not: “axşamınız xeyirə qalsın” denmez)
iyi öğleden sonralar, tünaydın       Günortanız xeyir (Not: günorta öğle ve öğleden sonrayı – akşama kadar- kapsar)
iyi               Yahşı (Türk lehçesi. Tatar: yahşı, Başkurt: yaksi. Kırgız: cakşı. Uygur, Özbek: yahşi.  Azerbaycan Türkçesinde:“yahşi denmez)
nasılsın(ız)?               necəsən?, necəsiniz? (halk dilinde “necəsiz?”)
ne yapıyorsun?                   netersən? (halk dilinde samimi hitaplarda)
iyimisiniz?                   yaxşısan? “yaxşısanız {mı}? (halk dilinde “yaxşısız?”)
iyiyim                         yaxşıyam (Not: gırtlaktan yakhşı okunur, x harfi gırtlaktan “kh” ya da “hh” olarak okunur), sağolun
ya sen (siz)?                 bəs sən (siz)?
çok da iyi değilim       elə də yaxşı deyiləm
ne var ne yok               nə var nə yox, təzə nə xəbər var
Halk dilinde samimi ortamlarda, erkekler arasında hatır sorma:
Salam ay brat” (Not: Rusça ‘Brat’  брат erkek kardeş, birader)
Qaqaş nəvar nəyox?”
Halk dilinde samimi ortamlarda  hatır sorma, kadınlar arasında
Salam qadası necəsən?” (Not: Qada [gada] kız kardeş anlamında. Türk lehçesidir)
Allahaısmarladık           Sağol, Salamat qalın, Salamatla, hələlik
Güle güle                    Sağ olun
Görüşürüz                  görüşənədək, hələlik, Sonra görüşərik!, görüşərik
hemen geri gelirim                Mən indicə qayıdacam
Teşekkür ederim                    Sağ olun, təşəkkür edirəm
Çok teşekkür ederim             Çox sağ olun, çox təşəkkür edirəm (çohh okunur. x harfi gırtlaktan “kh” ya da “hh” olarak okunur)
çok yaşa (hapşırana)         Sağlam ol (hapşırmak, aksırmak = asqırmaq)
bir şey değil                          dəyməz (Not: İngilizcesi; “not to mention”)
lütfen                                    zəhmət olmasa
afedersiniz, pardon          bağışlayın
özür dilerim (dileriz)           üzr istəyirəm! (istəyirik)
izin verin, yol verin                 icazə verin, icazə vardır?
Rica ederiz (ederim)         xahiş edirik (edirəm) (Farsça Xahiş: İstek. “khahiş” okunur)
Afiyet olsun                        Nuş olsun (Farsça Nuş: Lezzetli. Türkmen: noş bolsun. Özbek: oş bolsin. Kazak: aş bolsın. Kırgız: aş bolsun. Uygur: iştiha bolsun)
(bayram/doğum günü,vb.) …kutlu olsun            (bayramınız/Ad gününüz)…… mübarək
Şerefe!, Sağlığınıza                      Sağlığınıza!
İngilizce                 İngilis dilində
Almanca                Alman dilində
İspanyolca           İspan dilində
Fransızca              Fransız dilində
Çince                       Çin dilində
Azerice, Azerbaycan Türkçesi                  Azərbaycanca
… konuşuyor musunuz        …. danışırsınız?
bu Azerice nasıl söylenir?           bunu Azərbaycanca nə deyirsiniz?
benim Azericem kötü              mən Azərbaycanca pis danışıram
anlamıyorum                        başa düşmürəm, anlamıram
anladım                                  aydındır, başa düştüm, anladım
anlamadım                         başa düşmədi
… nerede?                              … harada(dır)
nereye                                       haraya?
nereye gidiyorsun(uz)?     hara gedirsin(iz)?
nerde oturuyorsun(uz)?    har(a)da yaşayırsın(ız)?
adres                      ünvan (Arapça kökenli. diğer tüm Türk lehçelerinde: “adres”. Fransızca kökenli olup Rusça’dan adres адрес)
Evet                          bəli, hə (Azeri, Uygur, Özbek lehçelerinde: he. Türkmen: hava)
Hayır                        xeyr, yox (Kırgız: cok. Not: kheyr, yohh okunur.  “Hayırlı…” gibi anlamlarda kullanılan “xeyir” ile karıştırmayın)
olamaz                     ola bilməz
İyi, tamam              yaxşı (Azeri, Tatar  lehçesi. Türkmen: yağşı. Kazak: jaksı. Kırgız: cakşı. Özbek, Uygur: yahşi. Başkurt: yaksi. Azerbaycan dilinde “yahşi” demek yanlıştır, genelde fiziki güzellik anlamında kullanılmaz. )
Güzel, zarif              qəşəng (Not: Halk arasında daha çok maddeler/gıdalar için söyleniyorsa da başka şeyler için de söyleniyor)
Güzel                       Gözəl (Orta Anadolu, Azeri, Özbek, Türkmen, Uygur, Başkurt, Tatar lehçesi. Azerbaycan’da daha çok fiziki güzellik anlamında söyleniyor, “Gözəl Bakü”, “gözəllik salonu” gibi)
Kötü                         Pis (Dikkat: Türkçedeki pis manasına gelmez, kötü manasına gelir)
pis                            çirk, kir. Sıfat olarak: çirkli, kirli (Kir: Azeri, Kazak, Türkmen, Kırgız, Uygur lehçeleri)
şöyle böyle            belə
böyle, şöyle                   belə  (Anadolu, Azeri lehçeleri. Türkmen: beyle )
böylelikle          beləliklə
kardeşim, yahu, yahu kardeşim, ya, bununla birlikte, yine de, buna rağmen, ama, ki          axı (Arapça’dan)

—- Azerbaycan Türkçesindeki “Axı”nın anlamları—-

Kullanım alanı dolayısıyla Türkiye Türkçesine çevirisi çok çeşitlidir.  Arapların yaptığı  gibi deyim olarak söylenebilir, akrabalık, kan bağıyla kardeşlik anlamına gelmez. Evvelki fikre dayanak oluşturmak, bir şeyi delillendirmek, ifadeyi güçlendirmek için söylenebilir, itiraz, aynı fikirde olmamak, sitem, istek, ısrar bildirebilir. 

—- Azerbaycan Türkçesindeki “ay, ey” in anlamları—–
Azerbaycan Türkçesinde ay” hitaplarda kelimeden önce çok yaygın kullanılır. Türkiye Türkçesindeki karşılıkları “ey”, “hay”, “ya”, “yahu”.
Mesela Azerbaycan Türkçesinde “ay mama” Türkiye Türkçesindeki “ya anne” hitabı anlamındadır. Türkiye’de sadece bayanların yerine göre kullandığı “ay” kelimesini Azerbaycan’da  kadın ve erkekler her durumda kullanır. Türkiye’deki “ayy” ünlemi ile ilgisi yoktur.
Bir başka örnek; Konya ağzındaki “hay oğlum – hay gızım” hitapları Azerbaycan Türkçesinde “ay oğul – ay qız” olur.

öyle değil       yox  ey  (Not: e deki “y” çok uzatılarak, vurgulu okunur: “eyyy” gibi. Kelimeden sonra ya da cevaben kullanılır. Azeri, Özbek, Kazak, Kırgız, Başkurt lehçeleri)
yok yahu, yok ya, yok yav (olamaz anlamında)              yox aa
ey insanlar         ay insanlar
hay sağolasın, tam üstüne bastın, doğru söyledin, çok doğru            ay sağol

———————-ZAMAN – VAXT—————————

24 saat                sutka (Rusça 24 saat: sutki сутки {çoğul}), 24 saat
yarın                            sabah
sabah                            səhər (Arapça kökenli, Azeri, Türkmen lehçeleri
öğle                             günorta (Azeri, Türkmen)
öğleyin                         günortada
öğleden sonra              günorta  (Not: “günorta” öğle ve öğleden sonrayı – akşama kadar- kapsar), gündüz
akşam                          axşam (okunuşu akhşam)
akşam  boşmusunuz     axşam bekarsınız?
tan yeri ağarmak     səhər açmaq
dün                             dünən
dünkü                          dünənki
hafta                   həftə
şimdi                indi   (Azeri, Kazak, Uygur, Özbek lehçeleri)
şimdilik             hələlik  (Türk lehçesi), indilik (Azeri, Uygur, Özbek lehçeleri )
henüz, hala         hələ    (Arapça/Farsça’dan. Azeri, Türkmen lehçeleri)
daha da, daha, hala      hələ də
tez, çabuk       tez (Farsça’dan. Ortak Türk lehçesi)
yeni, taze               təzə, yeni
er geç                   gec-tez
yakında            tezliklə
yakın (yakında olacak anlamında)      tezliklə baş verəcək
acele, ivedi     təcil  (Türk lehçesi)
acil                   təcili (Azeri lehçesi)
yavaş                yavaş, asta  (Azeri, Özbek lehçesi)
hemen              bu dəqiqə
daima, her zaman              həmişə  (Azeri, Uygur, Türkmen, Özbek lehçesi)
kolay          asan
sık sık               tez-tez
genellikle               adətən
geçen, mazi, önceki gün            ötən  (Türk lehçesi)
geçti (süre)                 ötür

—GÜNLER — GÜNLƏR–

Pazartesi          bazar ertəsi veya  birinci gün
Salı                   çərşənbə axşamı veya ikinci gün
Çarşamba       çərşənbə veya üçüncü gün
Perşembe       cümə axşamı veya dördüncü gün
Cuma              cümə veya beşinci gün
Cumartesi      şənbə veya altıncı gün
Pazar               bazar veya yeddinci gün

Not: Günleri numaralandırmak Rusça ile Salı, Çarşamba, Perşembe, Cuma günlerinde benzerlik gösterir. Mesela Rusça’da fıtaroy второй ikinci, fıtornik вторник Salı (ikinci gün).

MEVSİMLER – MÖVSÜMLƏR

İlkbahar              Yaz (Azeri, Türkmen lehçesi. Kırgız: caz. Başkurt ve Tatar lehçelerinde ise “yaz başı” denir), bahar (21 Mart – 21 Haziran arası)

Yaz                       Yay (Azeri, Başkurt lehçesi. Kırgız: cay  22 Haziran – 23 Eylül arası)

Sonbahar, güz            Payız  (Azerbaycan Türkçesi ağzı. Diğer Türk ağızlarında köz, küz, küyz 23 Eylül – 21 Aralık arası)

Kış                        Qış (21 Aralık – 21 Mart arası)

AYLAR

Ocak             Yanvar (Rusça’dan Январь)

Şubat           Fevral (Rusça’dan Февраль)

Mart             Mart    (Rusça’dan Март)

Nisan            Aprel   (Rusça’dan Апрель)

Mayıs            May     (Rusça’dan Май)

Haziran          İyun      (Rusça’dan Июнь)

Temmuz        İyul        (Rusça’dan Июль)

Ağustos         Avgust        (Rusça’dan Август)

Eylül              Sentyabr       (Rusça’dan Сентябрь)

Ekim             Oktyabr         (Rusça’dan Октябрь)

Kasım           Noyabr       (Rusça’dan Ноябрь)

Aralık            Dekabr      (Rusça’dan Декабрь)

Not: Rusça’da aylar Latince kökenlidir.

üç aylık süre            rüb, kvartal (Rusça’dan квартал)

Yıl    – İl  Aylı, yıllı yazılış biçimine örnekler:

2 Eylül 1992                      2 Sentyabr 1992-ci il

2008 yılı                         2008-ci il

Şubat 2008 veya 2008 Şubat ayı         2008-ci ilin Fevral ayı

Ocağın 27 sinde       Yanvarın 27-də  

18 Nisanda, Nisanın 18 inde        Aprelin 18-də

9 Martta, Martın 9 unda               martın 9-da

16 Ağustos 2010 da     2010-cu il avqustun 16-da

15 Nisan’dan (Nisan’ın 15inden) 1 Haziran’a (Haziran’ın 1′ine) kadar (dek)           aprelin 15dən iyunun 1dək

8. gün             8-ci gün

—————————SAYILAR – NÖMRƏLƏR—————–

sayı            nömrə   (Latince kökenli. İtalyanca sayı: numero. Rusça sayı: nomer номер), say (Not: miktar olarak kullanılır)

0                 sıfır (Arapça’dan), nol (Not: Halk dilinde Rusça’dan ноль. Başkurt, Türkmen, Tatar, Uygur lehçesi. Kazak, Kırgız, Özbek: nöl)

4                 dörd   (Azeri lehçesi. Türkmen: dört. Kazak, Kırgız, Özbek, Uygur: tört. Tatar, Başkurt: dürt)

7                  yeddi  (Türk lehçesi)

8                  səkkiz  (Sekgiz okunur. Azeri, Özbek, Uygur lehçesi. Türkmen: sekiz. Kazak, Kırgız: segiz. Tatar sigiz, Başkurt: higiz)

9                  doqquz   (Azeri lehçesi. Türkmen: dokuz. Özbek: tokkız. Uygur: tokuz. Kırgız: toguz. Kazak: toğız. Tatar, Başkurt: tuğız)

20                iyirmi (igirmi gibi okunur. Anadolu, Azeri, Başkurt lehçesi)

40                gırx  (gırh gibi okunur. Türk lehçesi)

80                həştad (Not: Farsça’dan gelmiştir, halk dilinde kullanılır), səksən (resmi dilde kullanılır)

90                doxsan  (dohsan gibi okunur. Anadolu, Azeri lehçesi. Türkmen: toğsan. Kazak, Uygur, Özbek: toksan. Kırgız: tokson. Tatar: tuksan. Başkurt: tukhan)

1000           min  (Azeri, Başkurt, Kazak, Uygur, Kırgız lehçeleri. Özbek: ming. Türkmen: mün)

Not: Halk dilinde “nol” ve “həştad“dan başka Türkiye Türkçe’sinden tamamen farklı olan sayı yoktur, resmi dilde ise hiç yoktur. Sıfır, həştad, milyon, milyard dışında bütün sayılar Türk dili kökenlidir.

–MATEMATİK geometri MİKTARLAR  – RİYAZİYYAT həndəsə MİQDARLAR——

matematik                   riyaziyyat, hesab

geometri                        həndəsə

açı, köşe                         bucaq (Türkmen, Kırgız: burç. Uygur: bücek. Özbek: bürçek. Kazak: burış)

açılı, köşeli                  bucaqlı

üçgen                           üçbucaqlı

dikdörtgen                 düzbucaqlı

en                     genişlik

boy            uzunluq

yükseklik           hündürlük

Kare           kvadrat (Rusça’dan  квадрат), dördbucaqlı

metre         metr (Rusça’dan метр)

metrekare         kvadrat metr, kvadrat m

küb                       kubik      (Rusça: küb, küp: kub куб; kübik: kubik кубик. Kırgız: kub)

artı, pozitif              müsbət (Arapça. Osmanlıca), plyus  (Azeri, Kırgız. Rusça’dan плюс. Alm. plüs)

artı (işlem olarak)            üstəgəl, üstünə gəl

çarpı                vurulsun

eksi, negatif                minus (Azeri, Kırgız. Rusça’dan минус. Alm. minus), menfi (Arapça)

eksi (işlem olarak)               çıxma, çıxılsın  (Azerbaycan lehçesi. x harfi gırtlaktan “kh” ya da “hh” olarak okunur)

denklem                   tənlik (Türkmen: denleme. Kırgız: Tendeme. Özbek: tengleme. Uygur: tenleşme. Kazak: tendev)

denk                 tən  (Azeri, Kazak lehçesi)

maksimum, azami     maksimal  (Rusça: maksimum максимум [isim], maksimalnıiy максимальный {sıfat})

düzine       düjün  (Rusça: düzine dujina дюжина)

yüzde                   faiz

faiz                         pay, faiz, uçot

oran                    kursu, proporsiya (Azeri, Kırgız. Rusça’dan пропорция)

toplam                  cəmi (sıfat), cəm (isim), yekun

makbuz, alındı                arayış

tablo                yekun cədvəli

kafi, yeter                     bəs (Farsça, Arapça. Azeri, Türkmen lehçesi)

yeterlidir, kafidir               bəsdir (Farsça’dan) (Not: halk bazan “besti” olarak kısaltır)

hepsi      hamısı (Türk lehçeleri: Azeri, Başkurt, Türkmen, Uygur, Özbek), bütün

herkes         hamı

hiç               heç  (Türk lehçeleri: Azeri, Uygur, Özbek)

hiçbirşey           heç nə (Kırgız: eç nerse)

———————–SAAT————————–

24 saat            sutka (Rusça 24 saat: sutki сутки {çoğul}), 24saat

kaç?           neçə?  (Türk lehçeleri: Azeri, Uygur, Özbek, Uygur, Kazak, Kırgız, Türkmen, Tatar)

saat kaç?         Saat neçədir?

12:00              saat on ikidir, saat on iki tamam

7:13                Saat sekkizə onüç dəqiqə işləmiş (Not: buçuğa kadar ki zaman için KALIP: bir sonraki saat + geçen dakika sayısı + “dəqiqə işləmiş) veya “saat yeddi on üç” de denir.

3:15                 Saat  dördə onbeş dəqiqə işləyib  (işləmiş) (Not: çeyrek kelimesi  kullanılmaz) veya “saat üç on beş” de denir

11:30            Saat on ikinin yarısıdır (Not: bir sonraki saat -in haliyle + “yarısı” kelimesi söylenir) veya “on bir otuz” da denir (Not: buçuk kelimesi kullanılmaz)

6:55             Saat yeddiyə beş dəqiqə qalmış (Not: buçuktan sonraki zaman için KALIP: bir sonraki saat -e haliyle + kalan dakika sayısı + “dəqiqə qalmış)

3:45                Saat dördə onbeş dəqiqə qalıb (qalmış) veya Saat dördə qırx beş dəqiqə işləyir (işləmiş) de denir

1:45               Saat ikiyə on beş dəqiqə qalıb (qalmış) veya saat biri gırx beş dəqiqə işləyib (işləmiş) veya saat bir gırx beşdir

Saatlerle ilgili kurallar:

Buçuktan önce geçen dakikalar işləyib  (işləmiş), buçuktan sonra kalan dakikalar  qalıb (qalmış) söylenir.

buçuk” kullanılmaz yarısı denir

çeyrek” kullanılmaz, geçen, kalan onbeş, qırx beş dakikalar söylenir.

Bir saati bir dakika bile geçilse artık o saat geçmişte kalır, dikkate alınmaz. Bu konuda Rusça ile benzerlik gösterir.

Resmi dilde ve Bakü ağzında Türkçe’deki gibi mişli geçmiş kullanılır.

———YÖN    –   İSTİQAMƏT———————-

Doğu                  şərq (Arapça’dan Osmanlıca şark)

Batı                    qarb  (Arapça’dan Osmanlıca garp, garb)

Kuzey                  şimal  (Arapça’dan Osmanlıca)

Güney                  cənub  (Arapça’dan Osmanlıca cenup, cenub)

kutup                    qütb (Arapça’dan)

Ön, önce            qabaq

önünde             qabağında

eskiden              qabaqçada

ilerde             qabağa

son                       axır (Arapça’dan. Azeri: akhır-okunuş, Başkurt, Özbek, Tatar, Uygur: ahır. Kazak, Türkmen: son. Kırgız: akırkı – en son anlamında)

sonuncu              axırıncı

arkasında         axırında

aşağı                  aşağıya

yukarı               yuxarıya

uzak, öte        kənar

dışarı            çöl, bayır  (Not: Taşra/rayon ağzında/konuşma dilinde “çöl”, Bakü ağzı/konuşma dilinde: “bayır)

dışarıda            çöldə, bayırda (Bir önceki nota bakınız)

——————AİLE –  AİLƏ——————–

ana                ana

anneciğim      anacan

baba                ata (Azeri, Kırgız)

ata                 əcdad  (Azeri, Özbek lehçesi)

karı                 yoldaş (Türk lehçeleri: Azeri, Özbek, Uygur), həyat yoldaşı, arvad

koca               yoldaş, həyat yoldaşı, ər

çocuk              uşaq (Azerbaycan ve Orta Anadolu ağzı)

bebek             balaca, körpə

evlat                övlad (Arapça)

yavru               bala (Not: Bala: ‘yavru’, ‘çocuk’ anlamında Anadolu lehçesi olup, ek olarak daha çok ‘küçük’, ‘oğlan çocuğu’ anlamında da Türk lehçesidir [Başkurt, Özbek, Uygur, Tatar, Kırgız]. Türkiye Türkçesindeki ölçü sıfatı ‘küçük’ün karşılığı Azerbaycan Türkçesinde “kiçik” dir. ‘Daha küçük’ karşılığı olarak Azerbaycan Türkçesinde “balaca” kullanılır. “Balam” Kuzey Azerbaycan lehçesinde ay yüzlü, nur yüzlü çocuk, bazı Türk lehçelerinde ‘erkek kardeş’ anlamındadır )

erkek çocuk     oğul (Kırgız: uul)

kız çocuk        qız  (Orta Anadolu, Azeri, Türkmen lehçesi)

ikiz        ekiz, əkiz (Orta Anadolu, Azeri, Türkmen lehçesi. Kazak, Uygur, Kırgız: egiz)

üçüz     üçəm

torun           nəvə (Özbek: nevere. Kırgız: nebere. Kazak: nemere. Uygur: nevre)

torunun çocuğu       nəticə

torunun torunu     kötücə, kötükcə

oğlan       oğlan

ergen              yeniyetmə

genç               cavan (Farsça’dan), gənc (Not: Türkiye Türkçesinde civan: Yakışıklı genç erkek veya güzel genç kadın anlamındadır)

üvey            ögey (Azeri, Özbek, Kazak, Uygur lehçesi. Başkurt, Tatar: ügey. Türkmen: övey)

arkadaş           dost

kadın arkadaş    rəfiqə (Arapça’dan. Not: Türkiye Türkçesinde refika: eş, karı demektir)

erkek kardeş    qardaş, brat (Not: Brat samimi erkekler arasında söylenir Rusça’dan брат)

kız kardeş        bacı, qada (Not: Qada samimi kadınlar arasında söylenir)

amca                    əmi (Anadolu lehçesi: emmi)

hala                     bibi

teyze                      hala

nine                      nənə

dede                    baba

akraba                  qohum

akraba evlilikleri      qohum nigahları

ebeveyn, veli                 valideyn

kayın birader         qayın qardaş, ərin qardaşı, arvadın qardaşı

bey                     cənab (Arapça’dan. Özbek: ceneb)

adam, kişi           nəfər

erkek                   kişi

bekar                  subay

evli                     ərdə (Türkmen: erli)

damat                  kürəkən (Moğolca’dan)

dünür                    guda (Azeri, Türkmen lehçesi. Kazak, Uygur, Kırgız: kuda, Tatar: koda. Özbek: kude. Başkurt: koza)

doğum günü          ad günü, doğum günü

evlenmek           kəbin kəsmək, evlənmək

düğün                         toy (Azeri, Özbek, Türkmen, Uygur, Kazak lehçeleri. Tatar, Başkurt: tuy)

düğün salonu         şadlık sarayı

alyans                bəxt üzüyü

nüfus memurluğu            zaks (Rusça’dan загс. Açılımı:  Zapisğ aktov qrajdanskoqo sostoəniə. Doğum, ölüm, evlənmə, boşa(n)ma, övladlığa götürmə hadisələrini qeyd edən vətəndaşlıq vəziyyəti aktları şöbəsi)

resmi nikah kıymak               nikahı zaqsda qeyd etdirmək, zaks eyləmək (halk dilinde)

muta nikahı           siğə

metres          oynaş  (Anadolu, Azeri, Türkmen, Uygur lehçesi. Özbek: oyneş. Kazak: oynas. Kırgız: oynos)

kirve             axı (Not: Arapça’da “kardeş” demektir)

aile reisi, erkek önder-büyük, yaşlı erkek     ağsaqqal  (Bir ailənin, elin, cəmiyyətin ən yaxşı və hörmətli adamı, başçısı)

aile büyüğü kadın, yaşlı hanım         ağbirçək

yaşlı, ihtiyar        qoca

yaşlanmak, kocamak, ihtiyarlamak              qocalmaq

yaşlılar evi (yurdu)    qocalar evi, pansionat (Fransızca)

emekli         pensiyaçı (Rusça emekli: pensianyer, пенсионер. Pensionni пенсионный {sıfat}), təqaüdçü

emekli maaşı      pensiya (Latince kökenli Rusça’dan пенсия)

ev hanımı, hamarat      evdar hanım, evdar

—MALİ – maliyyə———–

Para                 Pul

banknot, kağıt para       əskinas, kağız pul

madeni para                qəpik

bozuk para                  xırda (Not: khırda okunur)

döviz                       valyuta  (Rusça’dan валюта. Latince kökenli. İtalyanca: valuta. İng. value: değer)

döviz (Not: gösterilerde açılan pankart manasında)    deviz (Fransızca kökenli)

döviz bozdurma           valyuta mübadiləsi

döviz kuru            valyuta məzənnəsi (Not: mezenne Arapça; piyasa fiyatı)

puan              xal (Not: khal okunur),  bal (Rusça’dan ball  балл)

manyetik şerit (kartlarda)    maqnit zolağı

banka                    bank (Fransızca kökenli. Rusça: банк)

şube (banka şubesi)          filial  (Rusça’dan филиал. Latince kökenli, İtalyanca filiale)

şube (banka dışındakiler)   şöbe (Arapça kökenli. Özbek:şübe. Uygur: şobe)

havale                        köçürmə, pul köçürmə

gider, harcama            məxaric (Arapça’dan)

uluslararası (beynelmilel-eski Türkçe)           beynəlhalq (Beyn el halk Arapça’dan)

kredi                     kredit (Rusça’dan кредит. İtalyanca: kredito)

yatırım               investisiya  (Rusça’dan инвестиция)

enflasyon             inflyasiya  (Rusça’dan инфляция)

borsa         Birja (Rusça’dan биржа)

değer, kıymet, fiyat, bedel    qiymət (Arapça. Özbek: kıymet. Başkurt, Uygur: kimmet. Tatar kıyımmet. Türkmen: gimmet), dəyər

rayiç         hazırki dəyər

üretim maliyeti     maya dəyəri

toplam maliyet        umumi dəyər, umumi məbləğ

komisyon        komissiya (Rusça’dan комиссия)

maaş              əməkhaqqı, maaş

asgari ücret         minimum  əməkhaqqı

—ÇARŞI, ALIŞVERİŞ  – BAZAR, ALVER

alındı, makbuz          qəbz (Not: Türkiye Türkçe’sinde kabz: alma)

alışveriş           ticarət (Arapça’dan. Türkiye Türkçesi, Azeri, Özbek, Uygur), alver,alqı-satqı, alış-vəriş

alışveriş etmek         alver etmək, alver eləmək

kullanım tarihi geçmiş          saxlama müddəti ötmüş

dükkan, mağaza          mağaza (Rusça mağaza: magazin магазин. Kazak, Kırgız, Türkmen, Tatar, Uygur, Başkurt, Özbek: magazin), dükan (Arapça kökenli. Azeri, Türkmen: dükan. Kazak: düken. Uygur: dukan. Özbek: dökan. Kırgız: dükon)

fatura              faktura (İtalyanca kökenli. Rusça’dan фактура)

fiş (kasa fişi)       çek (İngilizce kökenli. Rusça’dan  чек)

lütfen hesabı getirin     zəhmət olmasa çek(i) verin

makbuz, alındı            qəbz (Not: Türkiye Türkçe’sinde kabz: alma)

pahalı               baha (Farsça kökenli)

pahalıya mal olmak      baha başa gəlmək

fiyat                qiymət (Arapça kökenli)

kıymet, değer, paha        dəyər, qiymət

değerlendirme, tahmin etme       qiymət vermə

fiyatı yükseltmek     qiymətini qaldırmaq

fiyatı arttı      qiyməti qalqdı

peşinat                   ilkin ödəniş

veresiye                  nisyə,  kreditlə  (Rusça krediyle: vı kredit, в кредит)

ne kadar?             neçəyə(dir)?

hepsi bu kadar     fiso (Rusça’dan вcë)

kafi                          bəs(dir)  (Azeri, Türkmen lehçesi)

hediye                     pay, töhfe, hədiyyə (Arapça’dan. Tatar, Uygur, Başkurt: hediye. Özbek: hedye)

beden ölçüsü, numara         ölçü, razmer (Rusça’dan размер)

almak                        götürmək

götürmek                aparmaq

satın almak               satın almaq

alıyorum                       götürürəm

almak istiyorum       götürmək (almaq) istəyirəm

tartmak, çekmek (Not: tartıda ağırlığı olmak anlamında)     çəkmək (eski Türkçe, Azeri, Türkmen lehçesi)

ağırlık, çeki                çəki  (eski Türkçe, Azeri lehçesi)

paket                 paçka  (Rusça’dan пачка)

paketleme, ambalaj            qablaşdırma

bohça              bağlama, boğça (Uygur: bohça. Özbek: boğçe. Kazak: bokşa. Türkmen: bukça. Kırgız: bokço)

raf              piştaxta (Farsça’dan)

kasiyer                     kassir (Rusça’dan кассир)

deneme odası         yoxlama otağı, deyişmə otağı (Türkiye Türkçesi: oda. Azeri: otag. Türkmen: otağ)

dışarı açılan kapı      qapı çölə açılır

çekilen tarafa açılan kapı     qapı özünə açılır

kapalı                         bağlı

açık                              açıq

kalmamak, tükenmek            qurtarmaq

kalmamış, bitmiş         qurtarıb, qutardı

poşet, torba            kloq (Not: Rusça kesekağıdı: klek, кулек.  Bakü’de halk arasında poşet için yanlış olarak kullanılmaktadır), torba

çuval                    kisə (Farsça kese: kise)

abone         abuneçi, abunent (Rusça abone: abonent абонент {isim},  abonentniy абонентный {sıfat})

abone olmak         qoşulmaq, abune olmaq

açık pazar              yarmarka (Rusça’dan ярмарка. Almanca kökenli Jahrmarket)

tüketici            istehlakçı (Arapça-eski Türkçe: istihlak)

tahmin        təxmin, proqnoz (Rusça’dan прогноз)

—–KUYUMCU   zərgər  —-

kuyumcu        zərgər (Farsça’dan. Azeri, Kırgız, Tatar, Türkmen, Özbek, Uygur lehçesi. Tatar: zergerçi. Başkurt: zergersi)

altın                  qızıl (Azeri, Türkmen lehçesi)

elmas                almaz   (Azeri, Kırgız. Rusça’dan алмаз)

pırlanta          brilyant (Rusça’dan  бриллиант)

zümrüt            zümrüd

yakut            yaqut

küpe         sırğa (Rusça  серьга)

bilezik             bilərzik, biləklik (Bilezik: Türkiye, Tatar, Türkmen, Başkurt, Kazak lehçesi. Uygur: bileyzük. Kırgız: bilerik) qolbağı, qolbaq

kolye            boyunbağı, kalye (Fransızca kökenli, Rusça’dan колье)

yüzük          üzük (Azeri, Uygur, Özbek lehçesi. Türkmen: yüzük. Kazak: jüzik. Başkurt: yözök. Tatar: yözik), kalitzo (Rusça’dan кольцо)

gümüş      gümüş, serebro (Rusça’dan серебро)

kehribar       kəhrəba (Farsça’dan)

set           dəst, komplekt (Rusça’dan комплект)

kıymetli taş          qiymətli daş

boncuk       muncuq (Azeri lehçesi. Türkmen: moncuk. Kırgız: monçok. Kazak: monşak. Özbek: munçak. Uygur: monçak)

rehin           lombard (Not: Okunuşu lambard. Rusça’dan ломбард. Not: kuyumcudan alınan borç karşılığında kuyumcuya rehin bırakılan, borç faiziyle ödenince geri alınan takı)

————YİYECEK – QİDA——————————————

yiyecek                     ərzaq, qida, yeyinti, xörək (Türk lehçesi)

yemek                       yemək (Türkiye Türkçesi, Azeri, Özbek), yimək (Orta Anadolu’da bazı yerler lehçesi), xörək (Orta Anadolu’da bazı yerler lehçesi)

çorba (yemek) kaşığı       xörək qaşığı

aşçı                           aşpaz (“aşbaz” da denmekte. Özbek, Türkmen, Uygur: aşpez. Kazak: aspaz. Kırgız:aşpozçu, Tatar: aş pişirüçi. Başkurt: aş pişirivsi)

aşçılık                  aşpazlık, kulinariya (Rusça’dan кулинария)

sabah                       səhər (Arapça’dan, Türk lehçesi. Türkçe’de sabahın güneş doğmadan önceki zamanı)

kahvaltı                   səhər  yeməyi

öğle yemeği            nahar (Günün ana yemeği anlamında da kullanılıyor. Türk lehçesinde, kahvaltı. Arapça nehar: gündüz), abyed (Rusça’dan обед)

Hafif öğle yemeği (snack)    qəlyanaltı

öğle yemeği zamanı        nahar vaxtı

tabldot/fix menü öğle yemeği      biznes lanç (biznes: iş, Rusça’dan бизнес, İngilizce business, İng. lunch = öğle yemeği)

akşam yemeği       şam, şam yeməyi

ordövr, meze, snack            qəlyanaltı

malzemeler    inqrediyent

vejeteryen              ət yeməyən

otobur                    ot yeyən (Not: hayvanlar için)

obur, pisboğaz            qarınqulu

sebze               tərəvəz

manav              meyvə-tərəvəz (Not: manav tabelalarında meyvə-tərəvəz yazar)

bakkal               baqqal, baqqal dükanı  (Not: bakkal tabelalarında “ərzaq” yazar)

bütün                     bütöv, bütün

taze                       təzə (Anadolu, Azeri, Türkmen lehçesi)

tuz                      duz (Orta Anadolu, Azeri, Özbek lehçesi)

ekşi                   turş (Farsça’dan. Orta Anadolu ve Azeri lehçesi. Türkmen: turşı)

ekşimiş                turşumuş (Orta Anadolu ve Azeri lehçesi)

asit                   turşu

turşu              turşu, şoraba (Not: tuzla yapılmış sebze turşusu)

karışık turşu     həftəbecər  (Duza qoyulmuş kələm, bibər, pomidor, xiyar, xırda balqabaq və s.-dən ibarət şoraba)

katık            xuruş

kavurma               qovurma

erimiş                      ərinmiş

tatlılar, tatlıcı            şirniyyat (Farsça’dan. Azeri lehçesi. Özbek, Uygur: şirinlik)

tatlı                      şirin (Farsça’dan)

lezzet(siz), tad           dad(sız)  (Orta Anadolu, Azeri lehçesi. Türkmen: dat)

reçel                mürəbbə (Arapça’dan. Azeri, Uygur lehçesi. Özbek, Kazak: mürebba. Türkmen: mürepbe)

pekmez            bəkməz, doşab (Farsça’dan)

çikolata            şokolad      (Rusça’dan шоколад)

şekerleme        konfet  (Rusça: kanfiyeta – конфета)

———BAHARAT–ədviyyat—

baharat(lı)              ədviyyat(lı),  ədviyyə(li), ədve(li)

acı biber (kırmızı)          istiot  (Türk lehçesi: isot)

biber  (sebze)                   bibər

kara biber              qara istiot

safran                      zəfəran

kakule                     hil  (Rusça: kardamon кардамон. İng. cardamom)

tarçın             darçın (Anadolu, Azeri lehçesi. Tatar: darçin. Türkmen: dalçın. Özbek: terçin. Başkurt: dersin)

karanfil        mixək

kimyon        cirə

frenk kimyonu           zirə

ıhlamur       cökə

kekik          kəklikotu

rezene         razyana

vanilya        vanilin

——-İÇECEK–içiləcək–

içecek                 içki

kaynak, memba         bulaq (Türk lehçesi. Azeri. Bulak: Özbek, Kırgız, Kazak, Uygur)

kaynak suyu                  adi su, bulaq suyu

yapay maden suyu        qazlı su, karbonatlı su

maden suyu (doğal)        mineral su

kahve                 qəhvə, kofe (Rusça’dan кофе)

meyve suyu       Meyvə şirəsi, sok (Rusça’dan сок)

gülsuyu            gülab (Farsça’dan. Osmanlıca gülap)

alkol                    spirt (Rusça’dan спирт), alkoqol (Rusça’dan алкоголь) 

votka                  araq  (Arapça’dan), vodka (Rusça’dan водка)

votka içmek        araq-çekmək

bira                    pivə (Rusça Bira: Piva пиво)

şarap                 şərab (Arapça’dan), çaxır

tatlı                şirin

sek                     turş (İng. dry)

yarı                  kem

yarı tatlı         kemşirin (İng. semi-sweet)

yarı sek           kemturş (İng. semi-dry)

—–SÜT ÜRÜNLERİ–südçülük təsərrüfatı—-

süt                       süd (Azeri ve Orta Anadolu lehçesi)

yoğurt             qatık (Azeri, Özbek lehçesi. Kazak, Başkırt, Tatar lehçelerinde de yoğurt ile birlikte kullanılmaktadır)

ekşi krema        xama   (Türk lehçesi. Kaynamış sütün üzerindeki kaymağa denir)

ekşi kaymak    smetan (Rusça’dan smetana сметана)

peynir              pendir (Anadolu, Azeri lehçesi)

kesik, süt kesiği     kəsmik (Not: Lor benzeri süt kesiğinin koyu bölümü. Orta Anadolu lehçesi, Isparta, Ankara, Çukurhisar)

lor peyniri       şor

tereyağı           kərə yağı (Türk lehçesi)

—–UNLU ve PASTANE MAMULLERİ–unlu məmulatlar—çörəkxana

ekmek             çörək (Azeri, Türkmen lehçesi)

fabrika ekmeği      zavod  çörəyi

tandır pidesi      təndir çörəyi

ekmek fırını     çörəkxana

peksimet         suxarı

somun, kalın ekmek            kömbə (Türk lehçesi)

yufka              yuxa    (Not: yukha okunur. Azeri ve İnönü-Eskişehir tarafı lehçesi. Özbek, Uygur: yupka)

hamur                   xəmir (khemir okunur. Arapça’dan.  Azeri, Uygur lehçesi. Kazak, Başkır, Tatar, Kırgız: kamır. Özbek, Türkmen: hamir)

lavaş                   lavaş (Not: bazı yerlerde yuxa da denir)

küçük ekmek    kökə  (Adi xəmirdən bişirilən kiçik çörək; qoğal)

kurabiye, bisküvit         peçenye  (Rusça’dan печенье)

baklava            paxlava (Türk lehçesi, Orta Anadolu lehçesi)

pasta               tort (Rusça’dan торт)

kek                   keks  (Rusça’dan кекс, İng. kek – cake)

poğaça          boğaça

börek             börek (Açılmış hamurla yapılan börek Azerbaycan mutfağında yer almaz. Gürcü haçapurisi ve Türk börek çeşitleri satılmaktadır bu nedenle Türkiye Türkçesi etkisiyle börek, böyrek kelimeleri yemek sektöründe kullanılmaya başlanmıştır. Aslında “böyrek” böbrek demektir)

——YEMEKLER–yeməklər, xörəklər———–

Not: Azerbaycan yemekleri ayrı bir sayfada anlatılmıştır. TIKLAYIN

börek        börek   (Açılmış hamurla yapılan börek Azerbaycan mutfağında yer almaz. Gürcü haçapurisi ve Türk börek çeşitleri satılmaktadır bu nedenle Türkiye Türkçesi etkisiyle börek, böyrek kelimeleri yemek sektöründe kullanılmaya başlanmıştır. Aslında “böyrek” böbrek demektir)

peynirli börek         haçapuri (Not: fırında pişmiş Gürcü böreği, şekli dik dörtgen, talaş-bohça böreğine benzer)

yuvarlak hamurişi (Not: köfte biçiminde)             qoğal

otlu karabiberli börek          şor qoğal(ı)

pişi         piroşki, pireşki (Not: Rusça hamur işi: piroşok пирожок. Yağda kızarmış) fəsəli (Not: Arasına yağ sürtülmüş qat-qat xəmirdən tavada və ya təndirdə bişirilən çörək, qoğal)

yağda pişmiş hamur tatlısı        pirojna    (Not: kızgın yağda pişmiş tatlı hamur işi, lokma benzeri ama daha büyük ve yumuşak, Rusça’dan pirojnoe пирожное, pirojnik  пирожник)

donat (İng. doughnut)    pişka

ponçik             ponçik (Rusça пончик)

içli gözleme        qutab

kaygana               qayğanaq

ceviz unu                         fisincan

domatesli omlet       pomidor-yumurta

pilav      aş (Not: Azeri pilavı, çekirdeksiz kuru üzümlü, kuru kayısılı, kestaneli, etli), plov, pilov

mantı                 düşbərə (Not: Azeri mantısı), xəngəl (Not: Gürcü mantısı)

Paça (çorba)             xaş (Not: hayvan paçası ve işkembesinden veya kellesinden yapılır)

borç                         borş  (Not: Rus kırmızı lahana çorbası. Rusça’dan бoрщ. Azerbaycan’da borç demeyin sakın, kaba bir dil olur, borş deyin)

yoğurt çorbası             dovğa (Not: Azerbaycan’da soğuk-sıcak yenir, içinde otlar vardır. Anadolu’da pişirilen Toyga’nın oldukça sade versiyonudur )

balkabaklı pilav         boranılı aş

sulu yemek                sıyıq

yaprak sarma            yarpaq dolması

tavuk dolma           toyuq ləvəngi

balık dolma               balıq  ləvəngi

salata             salat (Latince kökenli. Rusça’dan салат)

usül, tarz         sayaq

Not: Azerbaycan yemekleri ayrı bir sayfada anlatılmıştır. OKUMAK İÇİN LÜTFEN TIKLAYIN

——-ET MAHSULLERİ–

Dana eti          Mal əti (Not: mal Türk ve Anadolu lehçesidir), dana əti

koyun              qoyun

kemik, kılçık    sümük (Azeri lehçesi. Türkmen: sünk. Kazak, Uygur: süyek. Özbek: suyak. Kırgız: söök. Tatar: söyek)

kemikli, kılçıklı     sümüklü

kemiksiz, kılçıksız    sümüksüz

kıyma               qıyma

domuz             donuz (Anadolu, Azeri, Kırgız, Türkmen lehçesi. Özbek: tonğız. Uygur: tonğuz. Kazak: donız. Tatar: dungız)

böbrek             böyrək (Özbek, Kazak: büyrek. Kırgız: böyrök. Türkmen: bövrek. Uygur: börek)

sakatat           içalat (Azeri lehçesi. Kırgız: iç et. Tatar: iç karın)

işkembe         qarın (Azeri, Kazak, Kırgız, Tatar, Türkmen lehçesi. Uygur: kerin)

sucuk                kolbasa (Azeri, Türkmen, Özbek, Başkurt, Tatar, Kazak lehçesi. Rusça: kolbasa колбаса. Polonya füme sosisi, sucuğu: “kielbasa”)

sosis                    sosiska  (Rusça’dan сосиска)

salam                 salami (Rusça: salyami салями. İtalyanca: salame)

jambon             vetçina (Rusça’dan ветчина)

——-DENİZ MAHSULLERİ–

balık                balıq

havyar             kürü

kalamar          kalmar

karides             krevetka (Rusça’dan креветка), krevet

midye           dəniz mollyusku, midiya

somon              qızıl balıq

—–KÜMES HAYVANLARI–quşçuluq təsərrüfatı

tavuk               toyuq (Anadolu, Azeri, Özbek, Türkmen lehçesi. Kazak: tavık, Kırgız: took)

broyler  (Not: etlik yetiştirilen piliç)     broyler (Rusça’dan бройлер, İng. broiler)

piliç                  çolpa (Anadolu’da beceriksiz anlamında kullanılır)

köy pilici             kənd çolpası

civciv                 cücə  (Azeri, Uygur: lehçesi. Türkmen: cüyce. Özbek: cöce. Kırgız: cöcö)

kızarmış tavuk         qril  (Rusça: gril гриль)

iç organ           içalat

hindi                     hinduşka (Rusça dişi hindi: induşka индюшка)

Meyveler–Meyvələr—

hediye tepsisi/sinisi (sepeti)        honça (evlerde bayram için özel süs meyve ve tatlılarla hazırlanır. Günümüzde Türkiye’deki yılbaşı sepetleri gibi hazır da satılmaktadır)

ahududu           moruq (Not: İng. raspberry)

ayva               heyva

balkabağı       balqabaq, boranı

böğürtlen        böyürtkən, böyürtgən (Not: İng. blackberry)

çakal eriği     göyem

çilek                 çiyələk

dut                   tut (Orta Anadolu bazı yöreler, Azeri, Türkmen, Özbek, Kazak, Tatar, Başkurt, Uygur lehçesi. Kırgız: tıt)

erik                  alça (Azeri, Türkmen lehçesi. Kırgız: alça. Özbek: olça. Kazak: alşa. Tatar, Başkurt: alıça)

koyu renkli-kırmızı erik, mürdüm eriği         gavalı

can erik           göycə, alça

hünnap, innap            innab (Not: küçük bir meyve)

karpuz             qarpız (Orta Anadolu, Azeri, Türkmen lehçesi. Kazak, Tatar: karbız. Başkurt: karbuz. Kırgız: darbız. Özbek: tervuz)

kavun               yemiş

kayısı               ərik (Azeri, Türkmen lehçeleri. Kırgız, Uygur: Örük. Kazak: örik. Özbek: orik)

kızılcık               zoğal

kiraz                gilas (Azeri, Kırgız, Uygur lehçesi.  Özbek: gilos. Yunanca kökenli)

kuş burnu       itburnu

küçük çekirdekli  meyveler      giləmeyvələr (Not: üzüm, nar, ahududu, frenk üzümü gibi)

tane (meyve tanesi)              gilə (Farsça’dan)

muz                 banan (Rusça’dan банан)

narenciye        sitrus (Latince kökenli. Rusça цитрус)

şeftali               şəftəli (Özbek: şaftoli)

turunç             narınç (Farsça’dan)

hurma                 xurma

trabzon hurması            karalyok (Rusça’dan королёк), xurma (Not: ikisi görünümde birbirine çok benzer. Genelde tam olgun, yumuşak olan ağızda burukluk bırakmayana “hurma” denmekteyse de tersini söyleyenler de olmaktadır), yapon xurması

üzüm, kuş üzümü          kişmiş

vişne               albalı, vişnya (Azeri, Türkmen lehçesi. Rusça’dan вишня)

SEBZELER- TƏRƏVƏZ—

domates          pomidor (Not: İtalyanca kökenli, Rusça’dan помидор, halk dilinde pamidor diyen de oluyor. Azeri, Türkmen, Kazak, Başkurt, Tatar, Özbek, Kırgız lehçeleri. Uygur: pamidur)

patates           kartof (Almanca kökenli-“kartoffel”), kartoşka (Rusça’dan картошка)

salatalık, hıyar           xiyar (Anadolu, Türkmen: hıyar. Başkurt, Kırgız, Tatar, Kazak: kıyar)

patlıcan            badımcan (Azeri lehçesi. Türkmen: badamcan)

karnıbahar      gülkələm

lahana            kələm, bostan kələmi  (Azeri, Türkmen: kelem. Özbek: kerem. Kırgız: karam)

mantar             göbələk   (Azeri lehçesi. Türkmen: kömelek, Başkurt, Tatar: kübelek)

havuç              kök

pancar             çuğundur  (Azeri, Tatar, Türkmen, Başkurt lehçesi)

bakla               paxla

fasulye            lobya (Türkmen: noyba. Özbek: loviya)

bezelye            noxud, yaşıl noxud (Türkmen: gök nohut. Özbek: nohat)

YEŞİLLİK—-GÖYƏRTİ

yeşillik            göyərti

marul               kahı

maydanoz        petruşka (Rusça’dan петрушка), cəfəri (Arapça’dan)

roka                   cəfərotu

dereotu, tereotu           şüyüd, dərəotu

kişniş (taze)                  keşniş (Not: görünüşü maydanoza benzer yeşillik, Latince adı: koriander)

KURU GIDA –QURU QİDA

makarna         makaron (Rusça makarnanın çoğulu: makaroni макароны)

pirinç                  düyü

filizlendirilmiş      cücərdilmiş

karabuğday         qarabaşak, greçka (Rusça’dan гречка)

mısır                garğıdalı

baklagiller       paxlalılar

nohut, leblebi          noxud (Not: nokhud okunur, x harfinin okunuşu için bakınız: http://wp.me/PAexV-1pI )

fasulye            lobya (Türkmen: noyba. Özbek: loviya)

ceviz               koz  (Türkmen: hoz)

yer fıstığı         araxis (halk dili Rusça’dan арахис), yerfıstığı, yerfındığı

antep fıstığı   püste (Farsça kökenli. Kazak, Tatar, Uygur,  Kırgız, Özbek: piste. Türkmen: pisse. Başkurt: fiştaşka Rusçadan фисташка)

kestane           şabalıd   (Özbek: şabalut)

iğde        iydə

kuruyemiş      quru meyvə, çərəz, fiştaşka (Not: halk dilinde fındık-fıstık anlamında Rusçadan фисташка)

kuru erik (not: bir cins)       buhara

karanfil (not: kuru)         mixək (Farsça’dan)

kabuksuz, iç             ləpə (not: kabuklu yiyeceklerin içi)

çekirdek, çekirdek içi        tum

tohum                 toxum, tum

susam                        küncüd (Azeri, Özbek, Uygur lehçesi. Kırgız: kuncut. Başkurt, Tatar: kunjut. Türkmen: künci. Kazak: Künjit)

pestil                 lavaşana, lavaşa

bebek maması           uşaq yeməyi, uşaq gıdası

—BİTKİ—

çiçek             gül, çiçək

orman      meşə, orman

meşe          palıd

çam                şam

kimyon        cirə (Kırgız: zire)

dereotu        şüyüd

gelincik             lalə

gonca             qönçə (Türkmen, Kırgız: gunça. Uygur, Özbek: ğunçe)

ıhlamur       cökə

karanfil  (çiçek)     qərənfil

kuzukulağı       turşəng

lale         tülpan (Rusça Lale: tulpan тюльпан)

lale bahçesi      laləzar

maydanoz     cəfəri, petruşka (Rusça’dan петрушка)

menekşe        bənövşə (Farsça’dan. Türkmen: benevşe. Başkurt: milevşe. Tatar: milövşe. Özbek: binefşe)

nilüfer         nilüfər, suzanbağı, su zanbağı

papatya      çobanyastığı

rezene      razyana (Arapça kökenli. Osmanlıca: raziyane)

—————-GİYECEK  – GEYİM-—————————-

astragan          qaragül   (Rusça: karakul  каракуль. Kırgız: karakhan))

atlet                 mayka  (Rusça’dan майка)

ayakkabı         ayaqqabı, obuf   (Rusça’dan обувь)

bavul                 çamadan (Rusça’dan чемодан. Kırgız: çemodan), çimada

beden ölçüsü, numara         ölçü, razmer (Rusça’dan размер)

bot, potin      botinka, batinka, batinki (Not: Kısa boğazlı olana denir. Rusça botlar: ботинки batinki – çoğul) 

ceket              pencək (Azeri, Türkmen lehçesi. Uygur: pincek. Başkurt, Kazak, Kırgız, Tatar: picak, Rusça’da ceket: picak – пиджак)

cep                   cib (Azeri lehçesi. Türkmen: cübi)

çarşaf                  çadra (Azeri, Tatar, Türkmen lehçesi. Kırgız: çadıra. Kazak: şadıra. Uygur: çarçap), (Qadınların başdan topuğacan bədənlərini örtmək üçün işlətdikləri bürüncək)

çamaşır          alt paltarı

çizme       çəkmə (Not: uzun boğazlı olana denir)

çorap                   corab (Azeri, Türkmen lehçesi)

deneme odası         yoxlama otağı, dəyişmə otağı

deri                          dəri, koja (Rusça’dan кожа)

elbise, giysi               paltar (Azeri lehçesi), don (Anadolu lehçesi)

el çantası           sumka (Rusça’dan сумка), çanta

eldiven              əlcək (Türkmen: ellik)

eşarp                   şərf   (Rusça: şarf – шарф)

etek                 yubka (Rusça’dan юбка), ətək

giyim             geyim

gocuk             kürk

gömlek            köynək (Azeri, Türkmen, Uygur lehçesi. Özbek, Kazak: köylek)

gözlük             eynək (Arapça göz: ayn), gözlük, açki (Rusça’dan очки)

güneş gözlüğü       güneynək

güneş siperliği (kaskette)    günlük

iç çamaşırı           tuman-köynək

kalpak                 papaq (Rusça: papakha – папаха)

kasket              kepka (Rusça’dan кепка. Azeri, Tatar, Başkurt, Kazak, Uygur) (not: güneş siperlikli. Günlüyü olan yumşaq kişi baş geyimi)

kazak            sviter (Rusça’dan свитер)

kot                            cins (Rusça’dan kotlar [çoğul] cınsi джинсы)

kravat              qalstuk  (Rusça: kalstuk галстук)

kumaş                        qumaş, parça

kumaş dokusu         faktura  (Rusça’dan фактура)

kuru temizleme     kimyəvi təmizləmə , quru təmizləmə, ximçistka (Rusça’dan химчистка)

küpe                   sırğa (Rusça: sirga – серьга)

kürk                kürk, şuba (Rusça’dan шуба)

manifatura               arşınmal, arşın malı

mayo               çimərlik paltarı (Not: yıkanma; Azeri ve Anadolu lehçelerinde çimmə, Özbek lehçesinde çomiliş, Uygur lehçesinde çömülüş)

mendil             cib dəsmalı, burun dəsmalı

mont             gödəkçə, kurtka (Rusça’dan куртка). [Not: Azerbaycan Türkçesinde gödək Türkiye Türkçesinde ve bazı Anadolu lehçelerinde (Konya: “güdek” ) kısa, güdük  anlamındadır]

pamuk                     pambıq (Anadolu, Konya, Hatay, Azeri lehçesi)

pantolon          şalvar (Farsça’dan. Azeri, Uygur lehçesi. Kazak: şalbar, Başkurt: salbar, Tatar: çalbar)

pantolon paçası           balaq (şalvarın, dizliyin ayağa düşən tərəfi)

pardösü, yağmurluk            plaş (Rusça’dan плащ)

spor ayakkabı     idman ayaqqabı

sütyen           büstqalter (Rusça’dan бюстгальтер), lifçik

süveter          pulover (Rusça’dan пуловер. İng. pullover), jaket (Fransızca kökenli, Rusça’dan жакет. Not: Türkçe’deki cekete Azerbaycan’da “jaket” denmez)

şapka                   şapka, papaq, şlyapa (şlyapa Rusça’dan шляпа. kepka Rusça’dan кепка. Türkmen: papak, şlyapa. Kırgız: şapke. Özbek: şiyepe, şepke. Tatar, Başkurt: işlepe, kepka. Kazak: kepka, şyapa. Uygur: şapka)

şemsiye              çətir, zontik (Flemenkçe kökenli. Rusça’dan зонтик)

takım elbise    kostyum (Rusça’dan костюм)

tenis ayakkabısı         şapşap (Not: sniker tipi)

terlik             çəkənək (resmi dilde), tapuçki (Rusça’dan тапочки – çoğul)

tişört, bluz       kofta (Rusça’dan кофта)

türban, başörtüsü    hicab (örtü)

yelek             jilet  (Rusça’dan жилет)

yüksek topuk       dikdaban, hündür daban

yün                             yun (Anadolu, Konya, Azeri lehçesi. Uygur: jun, Kırgız cun)

——————–ULAŞIM – nəqliyyat———————–

-karayolu  avtomobil yolu—şehir içi trafik —-şəhər nəqliyyatı-

araba         araba (Not: motorsuz)

araba        maşın (Not: motorlu) (Rusça: машина maşına. Kırgız: maşina)

araba kiralamak           maşın (avtomobil) icarəsi, maşın kiraləmək, prokat (Rusça’dan прокат)

araba parkedilmez        maşın saxlamaq olmaz

4 çekerli araba               yolsuzluq avtomobili, iki aparıcı oxu olan avtomobil

benzin               benzin, avtomobil benzini

benzin istasyonu, benzinci       yanacaq doldurma məntəqəsi

binek arabası                      minik maşını

biniş               minik

bulvar             bulvar

cadde                 prospekt (Rusça’dan проспект)

çıkmaz sokak       dalan, döngə

felç (trafik felci)                  iflic

garaj                       avto dayanacaq, qaraj, avtoqaraj

garanti               zəmanət (Arapça’dan)

işaret levhası                  yol nişanı

iyi yolculuklar, uğurlar olsun         yaxşı yol

kamyon            yük maşını, yük daşıyan

kavşak         qovşaq, kəsişmə

kurtarıcı, çekici            evakuator

lojistik                 logistic (İng. logistic, Rusça: logistika логистика)

lpg, sıvılaştırılmış petrol gazı                 maye qaz

mazot, dizel             dizel yanacağı

muayene          texniki baxış

otobüs            avtobus (Not: halk dilinde okunuşu aftobus. Rusça’dan  автобус)

otobüs durağı         dayanacaq, avtobus dayanacağı, astanofka (Rusça’dan остановка. Not: “astanovka” yazılır astanofka okunur. )

otogar, otobüs terminali                Avtovağzal   (Rusça’dan автовокзал)

otopark                avtopark, maşın saxlama yeri

otomobil, araba          maşın (Not: motorlu. Rusça: maşına машина), avtomobil  (Not: halk dilinde okunuşu aftomobil. Rusça’dan автомобиль)

özel park             park xidməti

parketmek, durmak (not: taşıt için)        saxlamaq

petrol          neft (Azeri,Özbek, Başkurt, Tatar, Kırgız, Uygur lehçesi. Türkmen nebit. Rusça нефть)

sokak                 küçə (Türkmen, Özbek: köçe. Kazak: köşe. Uygur: koça, tar koça. Kırgız: köçö)

şoför               sürücü, şofer (Fransızca kökenli. Rusça’dan шофер)

tanker             yanacaq daşıyan

trafik                  gəliş-gediş

trafik lambası        işıqfor, svetofor (Azeri, Kırgız. Rusça’dan светофор), işıq siqnali

trafik tıkanıklığı         tıxac, probka (Rusça’dan пробка )

yakıt               yanacaq

yaya                    piyada (Farsça’dan. Azeri, Özbek lehçesi)

yıkama (araba)      moyka (Rusçadan мойка), (maşın) yuma

yolcu                       sərnişin (Farsça’dan)

ziyaretçi                zəvvar (Arapça. Not:daha çok hacca ve umreye gidenler için kullanılır)

——– oto bakım, yedek parça    maşın təmiri, ehtiyat hissəsi

cam (oto camı)      pəncərə, şüşə

cila   (oto)                       polirovka (Rusça’dan полировка)

dingil, aks                      ox

direksiyon              sükan, rul (Rusça’dan руль)

direksiyon simiti         sükan çarxı

emniyet kemeri            təhlükəsizlik kəməri

far          fara (Rusça’dan фара)

film (oto camında)    plyonka (Rusça’dan плёнка)

fren                     tormoz   (Rusça’dan тормоз), əyləc

garanti               zəmanət (Arapça’dan)

havalı fren       pnevmatik əyləc

hidrolik            tormoz mayesi

hidrolik fren   hidravlik əyləc

marş             hod  (Rusça’dan ход)

oto yedek parça      ehtiyat hissəsi (Arapça’dan)

rulman                podşipnik    (Rusça’dan подшипник)

amortizör        amortizator

————hava yolu  ——-

bagaj        baqaj

bagaj geç teslimi  (İng. delayed bagage)   gecikmiş baqaj

bagaja verilen, kayıtlı bagaj         qeydiyyatdan keçirilən baqaj

bebek (İng. infant)     körpə(lər)

bilet     bilet, aviabilet

biniş   (İng. boarding)     minik

biniş kartı (İng. boarding pass)   minik kartı, minik talonu

can yeleği       xilasedici jilet

check-in, kayıt  (İng.check-in)         qeydiyyat

çocuk      uşaq

çoklu uçuş   (ing. multi destinations)                bir neçə şəhər

dönüş   (İng. return)        geri qayıdış

emniyet kemeri            təhlükəsizlik kəməri

fazla bagaj                (normadan) artıq baqaj

gidiş dönüş          ikitərəfli

güzergah, rota         marşrut  (Rusça’dan маршрут. Fransızca ve İngilizce: ilerleyiş; marche [okunuşu marş],  rota;  route [okunuşu rut])

hava limanı            hava limanı, aeroport (Rusça’dan аэропорт)

havacılık    (İng aviation)        aviasiya, hava nəqliyyatı (Fr. kökenli. Rusça havacılık: aviatsiya – авиация)

hava seyrüseferi   (İng. trip)     aviareys  (hava hərəkətinin başlanğıcı ilə sonu arasındakı məsafə, yol) (Reys: Almanca kökenli reise)

ikram (İng. catering)     qidalanma

iyi yolculuklar, uğurlar olsun         yaxşı yol

kabin (el) bagajı, kayıtsız bagaj      Əl yükü, təyyarənin salonunda daşınan baqaj. Qeydiyyatdan keçirilməyən baqaj

kalkış  (İng. departure)                   yola düşmə, gediş

kayıp bagaj           çatdırılmamış bagaj

kayıtlı (İng. checked)     qeydiyyatdan keçirilən

kayıtsız (İng. unchecked)    qeydiyyatdan keçirilməyən

online                      onlayn

ödül bilet                mükafatlandırıcı aviabilet

rezervasyon         bron (uçak bileti, otel için, Rusça’dan бронь), rezervasiya (Rusça’dan резервация),  qabaqcadan (əvvəlcədən) edilmiş sifariş (otellerde)

rota, güzergah         marşrut  (Rusça’dan маршрут. Fransızca ve İngilizce: ilerleyiş; marche [okunuşu marş],  rota;  route [okunuşu rut])

sefer                       reys (Rusça’dan рейс. Almanca kökenli rayse – reise)

tarife                  uçuş (reys) cədvəli

tek yönlü         bir tərəfli, bir istiqamətdə

uçak           təyyarə (Arapça’dan), samelyot (Rusça: samalyot – самолёт)

uçağın inmesi       təyyarənin çatması, təyyarənin enişi, təyyarənin enməsi, təyyarənin düşməsi

uçak bileti satışı           aviakasiya, avikassia   (Rusça hava ile ilgili: aviya авиа-. Gişe: kassa – касса)

uçak bileti iadesi (iptali)  aviabiletin qaytarılması

uçak hattı               istiqamət

varış    (İng. arrival)                  gəliş, çatma

yetişkin(ler)(İng. adult)          böyüklər

yolcu                       sərnişin (Farsça’dan)

ziyaretçi                zəvvar (Arapça. Not:daha çok hacca ve umreye gidenler için kullanılır)

—————-demiryolu, metro   dəmir yolu, metro——————–

iyi yolculuklar, uğurlar olsun         yaxşı yol

rota, güzergah         marşrut  (Rusça’dan маршрут. Fransızca ve İngilizce: ilerleyiş; marche [okunuşu marş],  rota;  route [okunuşu rut])

sefer                       reys (Rusça’dan рейс. Almanca kökenli rayse – reise)

tarife         tarif

tren                 qatar (Arapça kökenli)

tren istasyonu             vağzal (Rusça: vagzal – вокзал)

uzak mesafe(li)      uzaq təyinat(lı)

yolcu                       sərnişin (Farsça’dan)

metro                metro (Latince kökenli. Rusça: mitro – метро), mitro (halk-konuşma dilinde)

metro istasyonu      metro stansiyası (Rusça istasyon: stansiyaстанция)

cer (çekme)   dartı

————–denizyolu   dənizyolu————

deniz taşımacılığı        gəmi ilə daşıma

savaş gemisi                 hərbi gəmi

iskele (vapur iskelesi)       vağzal, dəniz vağzalı

lojistik                 logistic

yat                 yaxta

can yeleği        xilasedici jilet

tahliye sandalı      xilasedici qayıq

———-MEKAN YER – MƏKAN YER——————————

adres               ünvan

iletişim           əlaqə (Not: Tel. no.ları için kullanılır. İng. contact)

otel               mehmanxana, otel, hotel

sağlık merkezi      kurort    (Rusça’dan курорт. Not: kaplıca, spa türü otel)

oda                          otag

rezervasyon      əvvəlcədən sifariş etmək, bron (Rusça’dan бронь)

banka                    bank (Fransızca kökenli. Rusça: банк)

şube (banka şubesi)     filial  (Rusça’dan филиал)

para                       pul

puan                            xal, bal (Rusça: ball балл) 

döviz                           valyuta  (Rusça’dan валюта)

döviz bozdurma           valyuta mübadiləsi (Not: Mübadile: Değiş-tokuş, Arapça’dan)

kur                                valyuta məzənnəsi (Not: Mezenne, Arapça: piyasa fiyatı)

havale                           köçürmə, pul köçürmə

gider, harcama            məxaric

uluslararası             beynəlhalq

postane                   poçt  (Latince kökenli. Rusça posta, postane: poçta- почта)

posta                  poçta (Latince kökenli. Rusça’dan почта)

pul                     poçt markası  (Rusça pul: marka – марка)

müze                  muzey (Rusça’dan музей)

kule                       qala, qüllə

kale                         qala

sınır                    sərhəd (Türkmen serhet)

lokanta       restoran, yeməkxana (Not: restoran Fransızca kökenli olup Rusça’da restoran: ресторан)

ziyafet salonu, kutlama salonu     banket zalı (Rusça ziyafet, kutlama: banket  банкет. Salon:  zal зал)

toplantı                  iclas

miting, toplantı                yığıncaq (Türkmen: yığnak. Kırgız: cıyın. Kazak:jıyın, jıylanıs. Özbek: yiğıliş. Uygur: jiğin. Başkurt: yıyılış. Tatar: jıyılış)

hazır bulunmak      çıxış etmək

kilise            kilse  (Yunanca’dan)

okyanus      okean (Rusça’dan океан)

nehir           dərə

gölcük        gölməçə

danışma         məlumat

temsilcilik       nümayəndənlik (Farsça’dan)

yüzme havuzu         hovuz, baseyn  (Rusça’dan basseyn бассейн), (Türkmen: hovuz. Kırgız, Uygur, Özbek: havuz. Lazak: havız. Tatar, Başkurt: basseyn) çarhovuz (not: büyük havuz)

yüzücülük              üzgüçülük

fıskıye           fəvvarə (Arapça’dan)

tuvalet, hela        ayaq yolu, tualet (Fransızca kökenli. Rusça’dan tualet туалет)

banyolu tuvalet      vanna (Almanca kökenli. Rusça’dan ванна)

dışarı               çöl

köy                 kənd

köylü              kəndli

fabrika            zavod (Rusça’dan завод)

sera           istixana

başkent           paytaxt (Farsça’dan)

—EĞİTİM–təhsil —-

okul              məktəb (Arapça’dan)

öğrenci, talebe (eski Türkçe)       şagird (Farsça’dan), tələbə

kursiyer        kursant  (Rusça’dan курсант)

master, yüksek lisans     magistratura  (Rusça’dan магистратура, ana = магистраль)

öğretmen (muallim – eski Türkçe)           müəllimə (bayanxanım), müəllim (erkekkişi)

belletmen, özel hoca               repetitör (Rusça’dan репетитор)

——SANAT – sənət———————–

aksesuvarcı           butafor (İtalyanca’dan)

baş aktris               aparıcı aktrisa

erkek oyuncu        aktyor (Fransızca kökenli. Rusça’dan актер), artist  (Rusça’dan артист)

film yönetmeni     kinorejissor (Yunanca-Fransızca kökenli. Rusça’dan кинорежиссёр)

güzel sanat            incəsənət

halk şarkıları topluluğu, ensemble    ansambıl  (Rusça’dan ансамбль)

hikaye        hekayə (Arapça’dan), povest (Rusça’dan  повесть)

kadın oyuncu, aktris        artistka  (halk dilinde kullanılır. Rusça’dan артистка), aktrisa (Fransızca kökenli. Rusça’dan актриса)

koro                         xor (Rusça’dan хор)

koroşefi              xormeyster

koreograf         baletmeyster, xoreoqraf

makam (Not: müzikte)              muğam (Arapça’dan)

makyaj                   qrim (Rusça: grim грим)

matine                  səhər tamaşası

orkestra şefi         dirijor (Rusça’dan дирижер)

oyuncu                     ifaçı

prodüktör, yapımcı                quruluşçu rejissor, quruluşçu dirijor

sahne                      estrada  (Rusça’dan эстрада)

sanatçı                   sənətçi

seyirci                  tamaşaçı

sinema, film       kino (Yunanca kökenli. Rusça’dan кино)

sinema salonu     kinoteatr   (Yunanca kökenli. Rusça’dan кинотеатр)

sinema stüdyosu    kinostudiya   (Rusça’dan киностудия)

sunucu (Not: radyotelevizyonda)             aparıcı

şarkı                       mahnı

şarkıcı                    ifaçı,  müğənni

şiir                   şeir (Farsça’dan), şer

şiir sanatı        şeiriyyət,  poeziya  (Rusça’dan поэзия)

tip, imaj, karakter                obraz    (Rusça’dan образ)

tiyatro                   teatr (Yunanca kökenli. Rusça’dan театр)

topluluk, ensemble    ansambıl  (Rusça’dan ансамбль)

trajedi                  faciə (Arapça’dan)

yönetmen               dirijor (Rusça дирижер), rejissor (Fransızca kökenli. Rusça режиссёр)

———Çalgılar- Çalğılar————–

keman        skripka (Rusça’dan скрипка)

trampet, bateri       baraban (Rusça’dan барабан)

darbuka, dümbelek      dümbək (Uygur lehçesi: dumbak)

timbal      nağare (Not: nağara’nın büyüğüne kos deniliyor)

akordiyon     garmon (Rusça armonika; гармонь, гармоника. Kafkaslara özgü akordiyon)

balaban    balaban (Not: Azerbaycan’a özgü, şekli kavala, sesi zurnanınkine benzer nefesli/üflemeli çalgı. Bala: küçük, ban: horoz ötüşü)

tulum      tuluq (Anadolu lehçesi)

———— SAĞLIK TIPSAĞLAMLIQ   TİBB———————————-
acil                   təcili (Arapça’dan)
acil tıbbi yardım           təcili ve təxirəsalınmaz tibbi yardım
aft, ağız içi iltihabı       suxərçəngi
afyon                  tiryək (Azeri, Türkmen), anaşa
ağırlık            çəki
albümin                zülal (Arapça’dan)
alerjik                 allergik
alkali               qələvi
alternatif tıp          türkəçarə
ambülans                 təcili yardım, ambülans
androloji          andrologiya     (erkek cinsel sağlığı-zayıflığı, prostat v.b. ile ilgili ürolojinin alt bölümü)
apse                 abses, irinlik
asit                    turşu
astım                astma  (Rusça’dan astma астма)
aşı yapma        vaksinasyon, vaksinasiya (Rusça’dan вакцинация),
aşı                       peyvənd, vaksin  (Rusça aşı: vaksina вакцина)
ateş                   qızdırma
bacak                qıç
bağımlılık                 aludəçilik, mübtəlalıq
bağışıklık            immunitet   (Rusça’dan иммунитет)
balgam                  bəlğəm
baş dönmesi             gicəllənmə, baş gicəllənməsi
bayılmak                  huşunu itirmək
basur                    babasil, hemorroy  (Rusça gemarroy геморрой)
bebek                      körpə
bel soğukluğu     qonoreya
bez                        vəz
biberon               butulka (Rusça şişe: butulka бутылка)
boğaz                    udlaq
bronş                     bronx
bulaşıcı            yoluxucu (Tatar: yoğoşlı. Başkurt: yoğoşlo. Türkmen: yokançlı)
bulaşıcı hastalıklar     yoluxucu xəstəliklər
bulaşıcı olmayan hastalıklar           qeyri-keçici xəstəliklər
bulaşma, enfeksiyon       yoluxma, infeksiya (Rusça’dan инфекция)
ceset                   meyit (Arapça’dan. Azeri, Türkmen, Tatar, Başkurt)
cinsel hastalıklar cinsi yolla ötürülən xəstəliklər
çatallanmak                haçalanmaq
çerçeve                  aprava (Rusça’dan оправа), çərçivə (Farsça’dan)
çözelti               məhlul
dallanmak, dal oluşturmak              şaxələnmək
damla                  damcı (Türkmen: damca. Özbek: tamçi. Tatar, Kırgız: tamçı. Uygur: tamçae. Kazak: tamşı. Başkurt: tamsı)
damlalık                  damcısalan
deri hastalıkları, dermatoloji, cildiye          dermatologiya
deride bozukluklar            dəri törəmələri
diyet, perhiz          pəhriz  (Azeri, Anadolu ağzı)
doğuştan                anadangəlmə
doku                      toxuma
döl yolu, rahim               uşaqlıq yolu, uşaqlıq borusu
düğüm, nodül                  düyün
Eczane                Aptek (Rusça eczane: Apteka – аптека)
efervesan (İng. effervescent)      qaynayan, köpüklənən, köpürən
egzersiz                      məşq (Türkmen, Özbek: maşk. Uygur: maşik), telim
elde olmadan        qeyri-ixtiyari
enfarktüs               infarkt
enfeksiyon            infeksiya
enjeksiyon, iğne yapma     iynə vurma, inyeksiya  (Rusça’dan инъекция)
ev tozu             məişət tozu
farenjit                   faringit
fazla (aşırı) kilo               artıq çəki
folik asit                     fol turşusu
geçme (hastalığın başkasına geçmesi) ötürülmə
genel cerrahi               ümümi cərrahiyyə
gırtlak                        gırtlaq, udlaq
görme kaybı        görmə itiliyi
gözlük camı           şüşə (Özbek: şişe. Türkmen: çüyşe)
gözlük                    eynək (Arapça-Farsça’dan), gözlük
grip                    qrip, inflüensa   (Rusça grip: gripp грипп, influentsa инфлюэнца)
guatr                  zob (Rusça’dan зоб)
habis              bədxassəli
habis ur                    bədxassəli şiş
hap, tablet       tabletka  (Rusça’dan таблетка), kapsul (Rusça’dan kapsula капсула), həb
hapçı narkoman (Rusça’dan наркоман)
hasta          xəstə, pasiyent (Rusça’dan пациент)
hastalanmış        xəstəliyə tutulmuş
hastalık           xəstəlik
hastane       xəstəxana, balnitsa (Rusça’dan)
hastanede yatan hasta    stasionar xəstə  (Rusça yataklı hastane: statsionar стационар)
hazım, sindirim                  həzm
hemoroid, basur             babasil,  hemorroy  (Rusça basur: gemarroy геморрой)
hemoroid fitili                 suppozitori (Rusça’dan суппозиторий. Latince kökenli)
hemoroid merhemi       hemorroy (babasil) üçün  məlhəm, pamada (Rusça’dan помада, Fransızca kökenli)
hemşire, hastabakıcı              tibb bacısı,  xəstəxana bacısı, xəstə baxıcısı, medsistra (Rusça’dan медсестра), dayə
hijen, hijenik, hıfzısıhha       gigiyena (Rusça’dan гигиена)
hücre         hüceyrə, hücrə   (Arapça kökenli Türk lehçesi)
iğne yapma         iynə vurma, inyeksiya (Rusça’dan инъекция)
ilaç                      dərman (Farsça’dan. Azeri-Türkmen, Türkiye lehçesi)
iltihap                  iltihab
iyileşmek          sağalmaq (Özbek: sağaymak. Uygur: sakaymak)
iyileştirilmek        sağaldılmaq
jel                         gel (Rusça’dan гель)
kabakulak           qulaqardı şiş, parotit
kalça         omba
kalp, yürek         ürək, qəlb (Not: kesin kuralı yoksa da organ ve cesaret gibi anlamlarda daha çok “ürəkkullanılır. Duygusal, ruh hali ve sevgi anlamlarında ise daha çok “qəlb” kullanılır)
kan                  qan
kan grubu        qan qrupu
kanama             qanaxma
kanser                        xərçəng
karbon monoksit, kömür gazı       dəm qazı
karıncalanma             qarışqalanma
kaşınma                 gicişmə, qaşınma
kese               kisə (Farsça’dan)
kızamık             qızılca
klinik            klinika (Yunanca kökenli Rusça’dan клиника)
koğuş palata (Latince kökenli,Rusça’dan палата)
kolesterol                xolesterol   (Rusça: kholesterin  холестерин)
kronik               xroniki (Rusça kronik: хроника)
kulak burun boğaz   otorinolarinqologiya
kulak delmek                qulaq deşmək
kürtaj, çocuk aldırma                uşaqsaldırma,  abort (Rusça’dan  аборт)
laboratuvar tahlili         laboratoriya tədqiqatı
laksatif                  (bağırsaq) işlədici dərman
lens                           linza  (Rusça’dan линза)
malül, sakat            əlil
mammaloji        mamalıq
mantar        göbələk
mantoux tüberkülin (deri) testi PPD       mantu sınağı
merhem                  məlhəm (Arapça’dan. Orta Anadolu, Azeri, Özbek, Türkmen lehçesi)
meydana gelme, oluşma              əmələgəlmə
mide balonu            mədədaxili balon
mide bulantısı       ürəkbulanması (Not: mide ekşimesinden dolayı yemek borusunda veya midede duyulan yanma hissi için de kullanılır)
mide yarası, ülser            mədə xorası
mide                         mədə
miyopluk                    miopiya
morg                           ölüxana, morg
MR                maqnit rezonansı
muayene         müayinə (Arapça’dan)
nefes alma, teneffüs           tənəffüs
nezle                 tumov, zökəm (Arapça’dan)
nodül, düğüm            düyün
obezlik                      piylənmə
omurga            onurğa
otlarla tedavi (eden)        türkəçarə(çı), türkəçarə(çi)
otlarla tedavi etmek      türkəçarə etmək
ödem                bədən boşluqlarına su yığılması xəstəliyi
öksürük               öskürək (Türkmen: üsğülevük)
pıhtı             laxta (Azeri lehçesi. Türkmen lağta. Özbek: lahte)
pıhtılaşma       laxtalanma
pozitif, olumlu, müsbet (eski Türkçe)          müsbət, pozitiv (Rusça позитив)
radyografi         rentgenografiya (Yunanca kökenli. Rusça’dan рентгенография)
rahim, döl yolu               uşaqlıq yolu, uşaqlıq borusu
rapor              tibbi sənəd, hesabat
röntgen             rentgen (Yunanca-Almanca kökenli. Rusça’dan рентген)
safra kesesi      öd kisəsi
safra kesesi taşı     öddaşı
sağır                       kâr (Türk lehçesi)
sağlık            sağlamlıq
salgın, epidemi             axır, epidemiya  (Rusça’dan эпидемия)
salya                selik
seans                prosedür  (Rusça процедура)
sesi kısılmak              səsi batmaq
sidik torbası         sidik kisəsi
siroz                  serroz
sivilce                    sızanaq
siyil                     ziyil
sümük               selik
şişman                 kök, şişman
şişmanlamak, kilo almak     kökəlmək, şişmanlamaq
tahmin                 proqnoz (Rusça’dan прогноз)
tahriş edici           qıcıqlandırıcı
tanı, teşhis              diaqnoz, diaqnostika (Rusça’dan диагноз), diaqnoz qoymaq
tansiyon                  təzyiq, qan təzyiqi
tartmak                        çəkmək
tartı, terazi          tərəzi (Farsça’dan)
tedavi             müalicə (Arapça’dan)
test                 sınaq, proba (Rusça’dan проба)
test tübü          sınaq şüşəsi
teşhis, tanı            diaqnoz, diaqnostika (Rusça’dan диагноз), diaqnoz qoymaq
tifo                   tif, qarın yatalağı
tifüs                səpmə yatalaq
tiroid bezi             qalxanabənzər vəzi (qalxan: kalkan)
tükürük             tüpürük
tükürük bezi     tüpürük vəzi
tümör                   bədxassəli şiş
tüp bebek                 balon körpə
tüy                   tük
ultrason          ultrases muayinesi (USM, UZİ), ultrasund
ultraviyole        ultrabənövşəyi
unutkan                    huşsuz
uyuma                       keyimə
uyuşma(k)                     keyləşmə(k)
uyuşturma, anestezi        keyitmə, anesteziya (Rusça’dan анестезия)
üşütme                  soyuqdəymə
yapay döllenme         suni mayalanma
yapışkan                suvaşqan
yara                         xora, yara
yırtık              cırıq (Kazak lehçesi: jırtık. Kırgız: cırtık)
yüksek tansiyon         hipertoniya, hipertonik
yutkunma               udqunma
zar                        qişa
zayıflamak         arıqlamaq (Türkmen: arrıklamak. Özbek: arıklemek. Uygur: oruklimak. Kazak: arıktav)

—- Diş tedavisi —-  Dişlərin müalicəsi ——
dişçi, diş hekimi         stomatolog  (Yunanca kökenli, Rusça’dan  стоматолог), həkim
dişçilik, diş hekimliği    stomatologiya  (Yunanca kökenli, Rusça’dan  стоматология)
diş beyazlatma       dişlərin ağardılması
diş çekme             diş çəkilməsi
diş çürüğü, diş çürümesi       karies  (Rusça’dan кариес)
diş dolgusu          plomb   (Rusça dolgu: plomba пломба)
diş doldurma          plomblama
dişçi matkabı           bor (Rusça’dan  бор)
aralıklı dişler          məsafəli dişlər
çene kemikleri         çənə sümükləri
doğuştan              anadangəlmə
20 lik diş                ağıl dişi
iltihap                  iltihab
jel                         gel (Rusça’dan гель)
kanal tedavisi         (diş kökü) kanal müalicəsi
kaplama               qapaq (Not: köprüsüz kaplamalara “qapaq” deniliyor)
köprü                 körpü
röntgen         rentgen

———EMLAK – ƏMLAK, MÜLK —————-

satılık – satılır
alış satış – alqı satqı, alış satış
kiralık – kirayə verilir, arendeyə verilir, icarəyə verilir
kiraya – kirayə, icarəyə, arendeyə (Rusça: arenda – аренда)
kiraya vermek – kirayəyə vermək, icarəyə vermək, arendəyə vermək
kira toplayan – ev kirayəsi yığan
kiracı – kirayənişin, kirayəçi, kıvartirant (Rusça’dan квартирант), icarəçi
ev sahibi – ev yiyəsi, ev sahibi
dönüm – sot
bahçe – bağ
sera – istixana
çevre duvarı – hasar divarı, əhatə divar
avlu kapısı (dış kapı) – darvaza
tapu – kupça (Rusça tapu: kupçaya купчая)
apartman aidatı, ortak aidat – kommunal harcı (Rusça: kammunalniy коммунальный {sıfat} kamunun malı, müşterek anlamında)
apartman yöneticisi – komindant (Rusça: komutan kamandir командир), administrator (Rusça’dan администратор)
misafir, konuk – qonaq
komşu – qonşu
konut – mənzil
bina – bina, korpus (Rusça’dan корпус)
sosyal konut – mikrorayon (not: Ruslar zamanında semt-mahalle anlamında şehir bölgeleri, Ruslardan kalma bu şekildeki toplu-sosyal konutların yerleşimleri. İngilizce microdistrict, micro region)
onarım – təmir, remont (Rusça’dan ремонт)
onarım var – təmir gedir
içi yapılı – təmirli (not: mənzillər yani konut-daireler için)
parapet – hasar
restorasyon – berpa (Farsça’dan), əvvəlki şəklinə salma
anahtar – açar
kilit – qıfıl
asansör – lift (İngilizce. Rusça лифт)
kat – mərtəbə
asma kat – antresol (Rusça’dan антресоли)
çatı, dam – dam, dam örtüyü
bodrum – zirzəmi (Farsça’dan), padval (Rusça’dan подвал)
avlu – həyat (Arapça’dan)
merdiven – pilləkən (Farsça, not: sabit merdiven)
merdiven basamağı – pillə (Farsça)
su deposu – su çəni
çelik kapı – seyf qapı
yer – pol (Rusça пол)
döşeme – pol (Rusça пол), döşəmə
ara bölme – ara kəsmə
giriş holü, fuaye – foye (Rusça’dan фойе. İngilizce: foyer)
hol – koridor (Rusça’dan коридор), dalan
antre – dəhliz, qapının girəcəyi
mutfak – mətbəx
balkon – balkon, eyvan (Farsça)
tuvalet – ayaqyolu, tualet (Rusça’dan туалет)
banyo – vanna (Rusça’dan ванна), hammam
banyo (odası) – vanna otağı (Rusça: vannaya ванная), hammam
küvet – vanna
lavabo – əl-üz yuyulan çanaq
mutfak – mətbəx (Arapça’dan)
oda – otaq
yatak odası – yataq otağı
oturma odası – yaşayış otağı
fitnes odası- bədənə qulluq otağı
salon – zal
yemek odası – yemək zalı
mobilya – mebel
kanape – divan
koltuk – kreslo
masa – stol, masa
orta masası – jurnal masa, stol
sehpa – çay stolu
bilgisayar masası – kompyuter stolu
sandalye – stul
köşelik – künclük
dolap – şkaf
raydolap – şkaf kupe
karyola – kreslo
komodin – komod
ayna – güzgü
avize – çilçıraq, lüstr (Başkurt, Kırgız, Tatar lehçeleri: lüstra. Türkmen, Uygur: lyustra. Rusça avize: lüstra люстра)
perde – pərdə
tül – tül
duvardan duvara halı – kavrolit (Rusça’dan. Rusça halı: kavyor ковер)
elektrik – işıq
klima (cihazı) – kondisyoner, kondisioner (Rusça’dan: konditzaynier кондиционер)
havalandırma – ventilasiya (Rusça’dan вентиляция), havalandırma
buzdolabı – soyuducu, haladilnik (Rusça’dan холодильник)
televizyon – televizor (Rusça’dan телевизор)
çamaşır makinesi – paltaryuyan
bulaşık makinesi – qabyuyan
elektrikli süpürge – tozsoran
mikrodalga – mikrodalğa
fırın – soba (Macarca kökenli olup “szoba”, Türk lehçesidir. Doğu Avrupa ve Balkanlarda soba eskiden hem evi ısıtırdı hem de üzerinde yemek pişirilirdi), elektrikli soba, duxovka, peç (xüsusiyyətləri: 60 * 48 * 35 sm dərin dairevi sini, kvadrat sini, qril aparatı. Termostat 50-250 dərəcə. Alt qızdırıcı 800W…)
ankastre fırın – duxovik şkaf (Rusça fırın: duhovka духовка)
gaz ocağı, ocak – pilətə, qaz ocağı, mətbəx piltəsi, plita (Rusça’dan плита)
meyve sıkacağı – şirə çıxartan (not: şıra, şire. Meyve suyu. Anadolu-Türk lehçesi)
soba – peç (Rusça’dan печь)
konvektor – maslanniy radiator
ısıtma – istilik (sıcak – Azeri isti. Türkmen: ıssı. Tatar: issi. Kazak: ıstık. Özbek, Uygur: issık)
merkezi ısıtma – mərkəzi istilik
kombi – kombi
termosifon – su qızdırıcı, su qızdıran (ölçü:…literliq)
mutfak aletleri – mətbəx avadanlığı
yemek takımı – yemək dəsti
tabak – boşqab, tarelka (Rusça’dan тарелка)
servis tabağı – servis boşqabı (Sayı belirtme örneği: dəst: 26 sm 12 ədəd)
tatlı tabağı – desert boşqabı (Sayı beirtme örneği: dəst: 21 sm 12 ədəd)
çorba tabağı – dərin boşqab (Sayı belirtme örneği: dəst: 12 ədəd)
kase – kasa (Sayı belirtme örneği: dəst: 12 ədəd)
pasta, börek kalıbı (amyant), plastik-kağıt tabaklar – bir defalık boşqablar, bir defalık qablar
çatal – çəngəl (Türk lehçesi), vilka (Rusça’dan вилка)
bıçak – bıçaq (et, tort üçün), qaşıq (sup, şirniyyat, çay üçün) və çəngəl (et, tort üçün) dəsti (Sayı belirtme örneği: dəst: 7 x12 Ədəd = 84 parça)
lazer bıçak takımı – lazer bıçaq dəsti, ət üçün
kepçe – çömçə (Azeri ve Anadolu lehçesi. Kırgız, Kazak: çömüç. Özbek: çömiç. Tatar: çümiç)
masa üstü mutfak seti (kepçe, çengel vs)- Monoblok alət dəsti (stolüstü) (Sayı belirtme örneği: dəst: 5 parça)
bardak – stəkan (Türkmen, Uygur, Tatar, Başkurt, Kırgız, Kazak lehçeleri: stakan. Özbek: steken. Rusça’dan стакан)
su bardakları – su stəkanı (sayı belirtme örneği: dəst: 6 Ədəd)
şişe – butulka (Rusça’dan бутылка. Başkurt, Tatar: butılka), şüşə ( Başkurt, Tatar, Kırgız, Özbek, Uygur: şişe. Türkmen: çüyşe. Kazak: çiysa)
kupa, maşrapa – parç, krujka (Rusça’dan кружка. Uygur, Tatar, Kırgız: kurujka. Özbek: kurucka. Türkmen: kürüşke. Başkurt: köröske), tayqulp
ince belli çay bardak takımı – armudu çay stəkanı nəlbəkili (sayı belirtme örneği: dəst: 6 Ədəd)
kahve fincanı – kofe fincanı (sayı örneği: dəst: 6 ədəd)
fincan (çay) tabağı – nəlbəki
çaydanlık – çaynik
sürahi – qrafin
tava – tava (ölçü örneği: 28 sm, 14 sm)
tencere – qazan
cam kapaklı tencere – dairəvi qazan şüşə qapaqlı (ölçü örneği: 28 sm, 26 sm, 24 sm)
yassı tencere – dairəvi yasdı qazan (ölçü örneği: 24 sm)
paslanmaz çelik maşa – paslanmaz polad maşa
tribüşon – probkaaçan
konserve açacağı – konservaçan
gazoz açacağı – butulka ağzı açan
rende – sürtkəc
limon sıkacağı – limon şirəsi çıxardan sürtgəc
süzgeç – Ələk (ölçü örneği: 20 sm)
servis tepsisi – padnos, podnos (Rusça’dan поднос), sini (xüsusiyyətlər örneği: 30 x 45 sm)
çay tepsisi – məcməyi
çöp kutusu – zibil qutusu, zibil karobkası (xüsusiyyətlər örneği: dairəvi, diametr 30 sm, hündürlük 40 sm ayaqla açılır)
havlu – dəsmal (Farsça’dan)
mutfak havlusu – cay dəsmalı (xüsusiyyətlər örneği: 80×50 sm … ədəd)
banyo havlusu – can dəsmalı (xüsusiyyətlər örneği: 90×130 sm, 2 ədəd yeni olmalı)
el havlusu – Əl üz dəsmalı (xüsusiyyətlər örneği: 50×90 sm, 2 ədəd yeni olmalı)
yatak – yataq, döşək
yatak örtüsü – döşək üzü,yataq örtüyü, prostina pakrıval, çarpayı
çarşaf – mələfə, çarşab
yatak takımı – yataq dəsti (özellikler belirtme: dəst… ədəd …nəfərlik)
yastık – yasdıq, paduçka
yastık örtüsü – navluçka, balışüzü, yasdıq üzü
yorgan – yorğan
battaniye – yorğan, ədyal
nevresim – yorğan üzü, pastil
masa örtüsü – süfrə stol örtüyü
askı – şkaf asqısı, veşilka (sayı belirtme: dəst: 20 ədəd)
ütü – ütü
ütü masası – ütü stolu
çamaşırlık – camaşır qurutmalık
ampul – lampa (Rusça’dan лампа)
elektrik – işıq
düğme (elektrik) – (işıq) kınopka (Rusça’dan кнопка), düymə
açma kapama (düğmesi) – yandırma söndürmə düyməyi
telefon ahizesi – dəstək
filtre – süzgəc
musluk – kran (Rusça’dan кран)
vana – klapan (Rusça’dan клапан)
sıhhi tesisat – santexnika (Rusça’dan caнтехника)
sinek teli – ağcaqanad setkası
gaz kartı – qaz kartı
çakmak – alışqan (not: daha çok ‘kibrit’ anlamında. Türk lehçesi)
kablo – kabel (Rusça’dan кабель)
uydu anten – peyk/krosna anten
uydu alıcı – tuner/krosnu aparatı
sınırsız internet adsl aboneliği – məhdudiyətsiz adsl internetə qoşulma  (xüsusiyyətləri: İstifadə olunacaq sürət 4 / 1 Mb/s qədər)
kafes – qəfəs
ızgara (mangal) – odluq qəfəsəsi
duvar kağıdı- divar kağızı, oboy (not: aboy okunur. Rusça’dan обои)
korniş – karniz (Rusça’dan карниз)
cila – lak (Rusça’dan лак)
cilalama – lak vurma, polirovka (Rusça’dan полировка)
trabzan – perila (Rusça’dan перила)
jaluzi, panjur – jaluz (Rusça’dan жалюз)
kaplama taşı (yer) – metlax
karo, çini – kafel (Rusça’dan кафель)
karo seramik – kaşı, keramika (Rusça’dan керамика)
fayans – fayans (Rusça’dan фаянс)
kartonpiyer – lepka (Rusça’dan лепка)
saçak – karniz (Rusça Карниз), paduga
avize göbeği – rozetka (Rusça розетка), lüstr altı
alçı – gips (Rusça’dan гипс)
badana, kireç – əhəng (Farsça’dan)
kova – vedrə (Rusça kova: vedro ведро)
plastik – plastmas (Rusça: plastmassa – пластмасса), plastik
kağıt mendil – salfetka (Rusça’dan салфетка)
sünger – qubka (Rusça’dan gubka губка)
yer bezi – pol əskisi (Rusça’da yer, döşeme: pol роль
köşe                  künc
ön cephe, alınlık        fronton  (Rusça’dan  Фронтон)
duvar ayağı       pilyastr  (Rusça  Пилястр)
röylef, kabartma       qabarıq
küçük                  balaca (Türk lehçesi. yavru, küçük anlamında)
yüksek                    hündür (Türk lehçesi), yüksək
makas                   qayçı  (Azeri, Türkmen: qayçı. Kırgız: kayçı. Uygur: kayçi. Kazak: kayşı. Başkurt: kaysı)

kilit                       qıfıl

çivi                       mismar (Arapça)

vida                      vint  (Rusça’dan винт)

saksı                 dibçək

—-Aletler—alətlər–

tornavida            vintaçar (vint = vida, Rusça’dan винт), atvyorka (Rusça’dan отвертка), burğac

çekiç                çəkic

balyoz            gürz

kerpeten      kəlbətin

tırpan         kərənti

somun anahtarı    qayka açarı (Rusça’da somun: gayka гайка)

makas    qayçı  (Azeri, Türkmen, Uygur, Kırgız lehçesi. Kazak: kayşı. Başkurt: kaysı)

Kırtasiye,  Ofis  – dəftərhana ləvazimatı ——————

demirbaş               inventar    (Rusça’dan  инвентарь)

davetiye               dəvətnamə

kırtasiye             dəftərxana ləvazimatı (defter; Arapça, hane: Farsça, levazımat: Arapça)

kağıt                      kağız (Farsça)

kurşun kalem       karandaş (Rusça’dan карандаш)

kalem traş, kalem açacağı   – karandaşyonan

silgi                  pozan

kopya               surət (Arapça)

fotokopi           kserokopi (Rusça fotokopi: kserokopiya ксерокопия, İng. Xerox copy)

klasör, dosya          qolluq, papka (Rusça’dan папка)

makas                   qayçı (Azeri, Türkmen, Uygur, Kırgız lehçesi. Kazak: kayşı. Başkurt: kaysı)

ölçek                     ölçü

çap                    miqyas (Arapça, eski Türkçe)

basım                   çap

reklam                    reklam

afiş                      baner

mühür                  möhür, peçat (Rusça’dan печать)

müdür                  menecer (Rusça’dan менеджер), müdir (Arapça’dan)

sekreter               katibə (Arapça’dan)

hamarat, işini iyi yapan, eli işe yatkın              işgüzar  (güzar: Farsça)

izin                         məzuniyyət (Arapça, eski Türkçe)

atelye(si), imalathane(si), oda(sı) (içinde imalat yapılan)              sex(i)

masa                stol    (Rusça’dan стол)

sandalye          stul   (Rusça’dan стул)

dolap                   şkaf (Rusça’dan шкаф)

üçgen               üçbucaqlı

dörtgen               dörtbucaqlı

kare                  kvadrat   (Rusça’dan квадрат)

——RENKLER RƏNGLƏR———–

ak                         ağ

gri                      boz

kahverengi     qəhvəyi (qəhvəyi rəngli), karıçneviy (Halk dilinde. Rusça’dan коричневый)

koyu                  tünd (Farsça)

mavi                 mavi

koyu mavi, lacivert        göy (rəng)

mor                   bənövşəyi (Farsça’dan)

pembe               çəhrayı

siyah               qara

turuncu         narıncı

yeşil                    yaşıl

——————–HAVA———————

ara sıra          arabir

aralıklı yağışlı        fasilələrlə yağışlı

artı                   müsbət

ayazlı, dona çekmiş hava      şaxtalı

basınç             təzyiq

bir ara  yağışlı        ara bir  yağışlı

çığ             uçqun

çiy            şeh

donma (Not: insanın tıbbi açıdan donması)   donvurmaq

daha çok, önemli ölçüde      əsasən

eksi  (derece)      mənfi, minus, şaxta

hava raporu, hava tahmini      hava proqnozu (Rusça tahmin: prognoz прогноз)

ısınmak            isinmək

kayma        sürüşmə

kırağı           qırov (Başkurt, Kazak, Özbek: kırav. Türkmen: qırav. Kırgız, Uygur: kıro. Tatar: korav)

nem          rütubət, nəm, yaş

nemli          rütubətli, nəmişlik

rüzgar             külək

sıcak               isti, sıcaq (Azeri isti. Türkmen: ıssı. Tatar: issi. Kazak: ıstık. Özbek, Uygur: issık)

sıcaklık          hərarət, istilik, temperatur

soğuk              soyuq

şiddetli soğuk, ayaz         şaxta

tahmin etmek       proqnozlaşdırmaq

tipi             çovğun (Konya ağzı: şavgın)

yağış                  yağıntı

yağmur              yağış

yoğun yağış        möhkəm yağış

——ORGAN – VÜCUT——-ÜZV – VÜCUD——–

vücut         əyin, vücud (eğin Türk lehçesidir)

uzuv         üzv (Arapça)

kalp, yürek         ürək, qəlb (Not: kesin kuralı yoksa da organ ve cesaret gibi anlamlarda daha çok “ürəkkullanılır. Duygusal ve sevgi anlamlarında ise daha çok “qəlb” kullanılır)

parmak            barmaq (Anadolu: barnak. Başkurt, Kazak, Tatar, Özbek, Uygur, Türkmen:  barmak)

serçe parmağı   çeçələ barmağı

tırnak         dırnaq (Anadolu bazı bölgeler, Azeri, Türkmen lehçesi. Türkiye Türkçesi, Kazak, Başkurt, Tatar: tırnak. Kırgız: tırmak. Uygur: tirmek)

avuç                ovuc (Türkmen lehçesi: ovuç. Özbek: havuç. Uygur: avuç)

yüz                   üz, sifət

omuz              çiyin  (Anadolu bazı bölgeler, Azeri lehçesi. Türkmen: çiğin. Kırgız: iyin)

göğüs              sinə, döş (Anadolu bazı bölgeler, Azeri lehçesi. Türkmen: gövüs. Kazak: tös. Tatar, Başkurt: tüş)

taban             pəncə (Not: ayakkabıda. Türkiye’de altı aşınan ayakkabılara “pençe” yapılır)

ayak parmakları       pəncə

topuk             daban

ayak, bacak      qıç

böbrek             böyrək

tüy, saç                  tük

bıyık               bığ

sakal                    saqqal

adele              əzələ

eklem             oynaq

penis                huy

uzun (boy)     hündür

göz                göz, eyn (Arapça’dan)

gözlük         eynək, gözlük, açki (Rusça’dan очки)

kalp, yürek         ürək, qəlb (Not: organ ve cesaret gibi anlamlarda daha çok “ürəkkullanılır. Duygusal ve sevgi anlamlarında ise daha çok “qəlb” kullanılır, ancak kesin bir kuralı yoktur)

———HAYVANLAR- HEYVANLAR————————-

ağaçkakan          ağacdələn

akrep           əqrəb (ərqəb diyen de var)

aslan                   şir

ayı balığı         dəniz pişiyi

boynuz      buynuz (Anadolu, Azeri, Türkmen lehçesi. Kırgız: müyüz)

boğa (güreşi)           öküz (döyüşü)

ceylan           ceyran

     keçiyolu        ceyrankeçməz

cırcır böceği        cırcırama

civciv                  cücə (Azeri, Uygur lehçesi. Özbek: cöce. Türkmen: cüyce. Kırgız. cöcö)

çalıkuşu, tarla kuşu      torağay

çekirge             çəyirtkə (Türkmen: çekirtğe. Kırgız: çekirtge. Tatar: çikirtge. Uygur: çeketke. Özbek: çiğirtke)

damızlık             damazlıq

domuz            donuz, svinya (Rusça’dan свинья)

   domuz eti     donuz əti, svinina (Rusça’dan свинина)

erkek yaban domuzu          qaban

eşek           uzunqulaq, eşşək

evcil     əhliləşmiş heyvan

fare                      siçan

fok               suiti

gaga               dimdik (Özbek, Kırgız, Uygur: tumşuk. Kazak: tumsık. Tatar: tomşık)

geyik             maral  (Moğolcadan. Anadolu, Azeri, Kırgız lehçesi)

güvercin     göyərçin (Anadolu: göğercin. Azeri, Türkmen: göyerçin. Kazak: kögerşin. Tatar: kügerçin. Başkurt: kügersin. Kırgız: kögüçkön)

hamam böceği   tarakan (Rusça’dan таракан)

hayvan         heyvan (Anadolu, Azeri, Özbek lehçesi)

hayvanlar      mal-qara, heyvanat

hindi          hinduşka (Rusça dişi hindi: induşka индюшка)

horoz                 xoruz (Konya, Özbek, Türkmen lehçeleri: horaz)

kaplan             pələng

kaplumbağa         tısbağa (Anadolu lehçesi: tosbağa. Türkmen: pışbağa. Özbek, Tatar, Kırgız, Uygur: taşbaka. Kazak: tasbaka)

karaca           cüyür

karga                qarğa (Azeri, Türkmen lehçesi. Kazak, Özbek, Uygur, Kırgız: karğa)

karınca            qarışqa (Türkmen: garınca)

kartal              qartal

kedi                  pişik (Azeri, Türkmen lehçesi. Tatar: pisi. Kırgız: mışık)

kelebek           kəpənək (Türkmen: kebelek. Özbek: kepelek. Uygur kepinek. Başkurt, Tatar: kübelek. Kazak: köbelek. Kırgız: köpölök)

kene         gənə (Kazak, Kırgız, Özbek: kene)

köpek                it (Anadolu, Azeri, Türkmen, Özbek, Tatar, Kırgız, Başkurt lehçesi. Kazak: iyte)

köpek balığı   köpəkbalığı, akula (Rusça’dan акула)

kuğu                qu quşu  (Türkmen: guv. Kazak, Uygur: kuv)

kurt                canavar, qurd (Türkmen, Anadolu: gurt. Kazak, Kırgız, Özbek, Uygur: kurt. Tatar, Başkurt: kort)

martı             qağayı

örümcek         hörümçək (Özbek: örgimçek. Kazak: örmekçi)

papağan         tutuquşu

pelikan       qutanquşu

penguen         pinqvin

sansar            dələ

sülün               qırqovul (Özbek: kırğavul. Başkurt, Kazak: kırğavıl. Uygur: kırğavur. Kırgız: kırgol. Türkmen: sülğün)

sinek                 çibin (Azeri, Tatar lehçesi. Türkmen: sinek. Kırgız: çımın. Uygur: çivin. Kazak: şıbın. Başkurt: sibin), milçək

   cibinlik         çibinlik

sivrisinek       ağcaqanad

  ağ, tel        tor (Azeri, Kırgız, Özbek, Kazak, Türkmen, Uygur lehçesi),

  file           setka (Rusça’dan сетка)

  sinek teli          ağcaqanad setkası, ağcakanad toru

sülün           qırqovul

şahin              şahin, laçın (Azeri, Tatar)

tavuk           toyuq (Hatay, Türkmen: tovuk)

tavuskuşu   tovuzquşu

tilki                 tülkü (Azeri, Kırgız lehçesi. Kazak, Özbek: tülki. Başkurt: tölkö. Tatar: tölki. Türkmen: tilki. Uygur: tülke)

yaban domuzu    qaban (Rusça’dan кабан)

yılan         ilan (Anadolu, Azeri, Özbek lehçesi)

yunus      delfin (Yunanca kökenli. Rusça’dan дельфин)

————haşerat, zararlılar – həşərat, böcək—————–

bit                   bit

dağ sıçanı       kəsəyən

fare                  siçan

hamamböceği           tarakan (Rusça’dan таракан), mətbəxqurdu

kurt – bağırsak kurdu     qurd, bağırsaq qurdu

nem böceği, gümüş böceği      cücü

örümcek         hörümçək (Özbek: örgimçek. Kazak: örmekçi)

pire                birə

sıçan             siçovul

tahtakurusu          taxtabiti

tesbih böceği        məryəmqurdu

sinek                 çibin (Azeri, Tatar lehçesi. Türkmen: sinek. Kırgız: çımın. Uygur: çivin. Kazak: şıbın. Başkurt: sibin), milçək

sivrisinek                ağcaqanad, ditdili, mığmığa

solucan              soxulcan

—————-ADLİ – HÜQUQ—————

anlaşma            saziş

ceza                cərimə (Türkiye Türkçesinde başkasının zararını çekme: cereme), cəza

davacı                   iddiaçı

haciz, ipotek                     girov (Farsça’dan)

hukuk           hüquq  (Arapça)

idam           ədam

ihanet  (eşlerin)        xəyanət

izin                  buraxılma

muhatap         həmsöhbət

noterlik (ofis)     notariat (Rusça notarialniy нотариальный)

noter (şahıs)    notarius  (Rusça’dan нотариус)

sorumlu, davalı             cavabdeh

temyiz etmek    apelyasiyaya vermək (Rusça istinaf [üst mahkemeye başvurma]: apelatsiya апелляция)

Temyiz          Apelyasiya Məhkəməsi

tutsak           dustaq

suç                  cinayət, günah, suç

yasa, kanun    qanun

yasa koyucu     qanunverici

POLİSİYE--cinayət/kriminal

afyon             tiryək (Azeri, Türkmen lehçesi), anaşa

ağır ceza mahkemeleri        ağır cinayət  məhkəmələri

ceset                 meyit

ceza                cərimə

cinayet           qətl, öldürmə

çalmak           oğrulamaq

dolandırma           dələduzluq

dolandırmak         dələduzluq etmək

dolandırıcı      dələduz

emniyet          təhlükəsizlik

emniyet güçleri         təhlükəsizlik qüvvələri

gömmek                 basdırmaq

göz altına alma       saxlama

hukuk           hüquq  (Arapça)

hırsız              oğru (Türkmen: oğrı. Özbek, Uygur: oğri. Tatar, Başkurt: uğrı)

hırsızlık              oğruluq

itham etmek     ittiham etmək

kanuna muhalefet       hüquqpozma

kapkaç              talama

maymuncuk        açarseçmə

Polis karakolu          polis məntəqəsi, polis şöbəsi, polis stansiyası

rüşvet        rüşvət, hörmət (halk dilinde)

rüşvetçilik, irtikap      korrupsiya (Rusça’dan karruptsiya  коррупциa)

suistimal, yolsuzluk     sui-istifadə (Arapça’dan)

savcı, savcılık      prokuror (Rusça’dan прокурор), prokurorluk

suç                  cinayət, günah, suç

suçsuz           təqsirsiz

suçlu              təqsirkar

suçluluk           təqsir

suçlamak         təqsirləndirmək, suçlamaq

şans                 uğur

tecavüz             zorlama

tecavüz etmek         zorlamaq

uyuşturucu bağımlısı, esrarkeş       narkoman (Rusça’dan наркоман)

yankesici         cibgir

yasak              qadağan

zimmete geçirme    talama

–DEVLET–Dövlət

cumhuriyet           respublika (Rusça’dan республика)

devlet başkanı             prezident (Rusça’dan президент)

milletvekili        vəkil, deputat (Rusça’dan депутат), millət vəkili

sınır        sərhəd

göçmenlik (yabancılar) bürosu      miqrasiya, immiqrasiya   (Rusça göçmenler: immigratsiya иммиграция)

kimlik            şexsiyyet vesiqesi, pasaport (halk dilinde)

İdari Bölge     Rayon (Not: taşrada il-ilçe türü idari bölge, Bakü’de ilçe, semt, belediye türü idari bölge. Fransızca kökenli. Rusça: region регион), bölgə

karar, hüküm       qətnamə

yönetmelik          göstəriş

————MESLEK, İŞ –  PEŞƏ———————–

profesyonel, sanatkar          peşəkar

meslek                             sənət, peşəkar

meslekdaş                    həmkar

öğretmen                 müəllimə (bayan) müəllim (erkek)

hoca (din hocası), imam      molla

belletmen, özel hoca                   repetitör (Rusça’dan репетитор)

master, yüksek lisans           magistr

bayi, temsilci                       agent  (Rusça’dan агент), nümayəndə

kasiyer, veznedar          kassir (Rusça’dan кассир, Latince kökenli)

gazeteci             jurnalist    (Rusça’dan журналист)

muhabir             muhbir

bahçıvan             bağban

şarkıcı                müğənni

hatip                   natiq

savcı                 prokuror  (Rusça’dan прокурор )

patron işveren             sahibkar

başkan                       sədr  (Arapça’dan)

başkan yardımcısı      həmsədr

devlet memurluğu           dövlət qulluqçusu

müdür          menecer

müdürlük        idarəetmə

garson               ofisiyant (cinsiyeti erkek, Rusça’da garson: afitsant официант)

bayan garson         ofisiyant qız (halk dilinde yanlış şekilde kullanılmakta, Rusça’da kadın garson: afitsantka  официантка)

rehber              bələdçi

aşçı                     aşpaz, aşbaz (Farsça)

————–askeri  rütbeler – hərbi rütbələr————-

orgeneral      general polkovnik

korgeneral       general leytenant

tümgeneral      general mayor

albay               polkovnik       (Rusça’dan полковник)

yarbay              podpolkovnik (Rusça’dan подполковник), polkovnik leytenant

binbaşı            mayor           (Rusça’dan  майор)

yüzbaşı             kapitan, rotmistr    (Rusça’dan   капитан, ротмистр)

üstteğmen      baş leytenant

teğmen              leytenant   (Rusça’dan лейтенант)

astteğmen        kiçik leytenant

başçavuş         başqizir

çavuş               qizir, serjant (Rusça’dan сержант), çavuş (not: yeni kullanılmaya başlandı)

tümamiral      kontr-admiral

koramiral       vitse-admiral

oramiral         admiral (Rusça’dan адмирал)

————–askeri  – hərbi————-

askeri               hərbi

asker                 əsgər

subay               zabit

askeri personel    hərbi qulluqçu

Silahlı kuvvetler     Silahlı Qüvvələr

genel kurmay         ümumi qərargah

apolet                paqon (Rusça’dan погон)

ihtiyat         ehtiyat

savaş, harb         hərb, savaş

muharebe           müharibə, hərb, dava

barış, sulh                         sülh

düşman          düşmən

nişancı              atıcı

keskin nişancı    snayper  (Rusça’dan снайпер)

muhafız         qvardiyaçı

takım        dəstə, bölmə, hərbi bölmə

bölük          rota

tabur                batalyon  (Rusça’dan батальон)

birlik              qoşun

düzenli birlik        nizami qoşun

atlı birlik          süvari qoşun

zırhlı birlikler  tank qoşunları

haberleşme birlikleri   rabite qoşunları

alay               polk

kara kuvvetleri (birlikleri)   quru qoşunlar

hava kuvvetleri  hava qüvvələri

deniz kuvvetleri    dəniz qüvvələri

piyade              piyada

silah                 silah, yaraq

uçak               təyyarə  (Arapça’dan)

savaş uçağı       qırıcı təyyarə

savaş uçağı pilotu      qırıcı pilot

bombardıman uçağı   bombardımançı təyyarə

keşif uçağı       kəşfiyyatçı təyyarə

mermi             güllə, mərmi

roket, füze              raket (Rusça roket: ракета), reaktiv

top                 artilleriya topu, top

tabanca         tapança

tüfek                tüfəng

makineli tüfek, mitralyöz     pulemyot

anti tank mayın     tank əleyhinə mina (Rusça mayın: mina мина)

uçaksavar      zenit topu

mekanizma   qurğu

makineli tüfek    pulemyot qurğusu

el bombası       qranat (Rusça’dan granata граната), qumbara

çok namlulu roket,  termobarik roket sistemi     odsaçan

sahra             səhra

ateş kesmek       atəşi dayandırmaq, atəşi kəsmək

madalya               medal

siper, hendek     səngər

kayıp              itki, itkin

mevzi          post

gizli (siyasi) örgüt        siyasi dəstə

—————-SPOR  – İDMAN——————

spor          idman

antreman         məşq

antrenör      məşqçi

devre (maçta)      hissə

gol atmak         qol vurmaq

kale            qapı

kaleci            qapıcı

kırmızı kart       qırmızı vərəqə

milli takım          milli komanda, ölkənin yığma komandası, yığma komanda

takım (futbol)     komanda (Rusça’dan команда)

milli takım             yığma komanda

ev sahibi takım        meydança sahibi komanda

deplasman takımı     qonaq komanda

geniş kadro (Not: maç oynayan kadro değil, yedekler dahil kadro)    yekun heyəti  (İngilizce: roster)

geri dörtlü, savunmacılar   müdafiəçilər

orta saha oyuncuları            yarımmüdafiəçilər

forvetler, hucüm oyuncuları     hücumçular

kupa                    kubok (Yunanca kökenli, Rusça’dan кубок)

şampiyona     çempiyonat   (Rusça’dan чемпионат)

turnuva        turnir   (Almanca kökenli, Rusça’dan турнир)

kura çekme       püşk atma

taraftar                azarkeş

maç               matç (Rusça’dan матч, öpüş anlamına da geliyor)

devre (maçta)      hisse

kamp              düşərgə

galibiyet         qələbə

kaybetmek              uduzulmaq

yenmek                 uduzdurmaq

mağlup (oyunda)    uduzan

şike                     siken

şüt, şut                zərbə

ofsayt            oyundan kənar vəziyyət

faul       qayda pozulması

federasyon         federasiya (Rusça’dan федерация)

stadyum         stadion       (Rusça’dan стадион)

saha            meydan

oyundan atma      meydandan kənarlaşdırma

hakem            hakim

hakem tayini     hakim təyinatı

basket          səbət

basketbol     basketbol

sayı          xal

güreş              güləş

judo                cüdo  (Rusça’dan дзюдо)

satranç            şahmat   (Rusça satranç: şahmatı шахматы {çoğul})

hokey              xokkey  (Rusça’dan хоккей)

olimpiyat     olimpiada (Rusça’dan олимпиада)

olimpik            olimpiya

madalya         medal    (Rusça’dan медаль)

altın                   qızıl

bronz  (pirinç)           bürünc (Azeri, Türkmen lehçesi)

kızak               xizək

kürek            avarçəkmə

artistik jimnastik    bədii gimnastika  (bedii Arapça’dan, gimnastika Rusça’dan гимнастика)

atletizm     atletika (Rusça’dan атлетика)

bisiklet            velosiped (Rusça’dan велосипед)

eşofman     eşotman

lisans           lisensiya (Rusça’dan лицензия)

yeni katılan       debütant (Rusça’dan дебютант)

—-Kuaför—saç ustası —–

saç kesimi           saç kəsmə, saç düzmə

saç şekillendirme      saç düzümü, saç düzmə, saç forması

saç kıvırma, dalgalandırma    zavilka (Rusça’dan завивка)

saç toplama         ukladka  (Rusça’dan укладка)

berber salonu    bərbərxana
makas        qayçı (Kırgız: kayçı. Türkmen: gayçı, Tatar: katçı, Kazak: kayşı, Başkurt: kaysı)

———ÜLKELER–ölkələr —-dil—

devlet      dövlət, ştat (Rusça Devlet: Ştat штат)

ABD Amerika Birleşik Devletleri   ABŞ Amerika Birləşmiş Ştatları

Almanya               Almaniya

Avusturya           Avstriya (Rusça’dan Австрия)

Bulgaristan    Bolqaristan (Rusça Bolgariya Болгария)

Gürcistan  Gürcüstan

Hollanda   Niderland   (Rusça’dan Нидерланды)

Japonya   Yaponya

İngiltere        Böyük Britaniya

İtalya    İtaliya

Katar   QƏtƏr

Kore   Koreya   (Rusça’dan Корея)

Letonya     Latviya  (Rusça’dan Латвия)

Libya     Liviya  (Rusça’dan Ливия)

Litvanya         Litva   (Rusça’dan Литва)

Polonya    Polşa   (Rusça’dan Польша)

Polonyalı, Leh   Polyak (Rusça’dan поляк)

Romanya   Rumıniya (Rusça’dan Румыния)

Rusya                  Rusiya (Rusça Rosiya Россия)

Suudi Arabistan            Səudiyyə Ərəbistanı Krallığı

Sibirya               Sibir (Rusça’dan Сибирь)

Türkiye            Türkiyə

Türk       Türk (Rusça’da Türk kadın: Turçenka турцанка, Türk erkek: Turok турок)

Ürdün        İordaniya Haşimilər Krallığı

İngilizce                 İngilis dilində
Almanca                Alman dilində
İspanyolca           İspan dilində
Fransızca              Fransız dilində
Çince                       Çin dilində
Azerice, Azerbaycan Türkçesi                  Azərbaycanca

——————–İSİMLER———————

açık pazar      yarmarka (Rusça fuar, panayır anlamında: ярмарка. Almanca’dan “Jahrmarket” geçmiş)

ağ                    tor

Akdeniz          Aralıq denizi (Not: Akdenizin latince adı “Mediterraneus”. Anlamı kıta arasında, Avrupa ve Afrika kıtaları arasında olduğu için böyle denmiş. Azerbaycan dilinde de bu, yani arada oluşu ifade ediliyor)

akıl                      ağıl

alıntı            çıxarış

arada bir        arabir

arap                ərəb

atelye                sex

benzerlik             oxşarlıq

bilmece            tapmaca

büyü                 cadu (Farsça’dan)

büyücü              cadugər

canlı yayın      efir, canlı efir

çaba                səy

çakmak           alışqan

çeşit, tür          cür, növ

çift                      cüt, qoşa

çingene                qaraçı

çöp                      zibil

dayanışma           həmrəylik

dert, sıkıntı        məsələ, qada

değirmen            dəyirman

dergi                   jurnal (Rusça  журнал), məcmuə (Arapça), dərgi

dinlenme           istirahad, dincəlmə

direnç           höcə

dizgin                 cilov

duygu, keyif               ovqat

ek                      əlavə

ekip              bir yerdə işləyən adamlar

emniyet, güvenlik         tehlükesizlik

estetik             estetika  (Rusça эстетика)

ezan                 azan

fırsat          fürsət

fuar           yarmarka (Rusça ярмарка. Almanca’dan Jahrmarket geçmiş)

gazete              qəzet  (Rusça gazete: gazeta газета)

geçerlik sonu, izin         buraxılış

gönül              könül (Azeri, Uygur, Kırgız, Türkmen lehçeleri. Tatar, Başkurt: künil. Özbek: köngil. Ayrıca Türkmen ve Anadolu lehçelerinde: gövün)

gürültü              Səs-küy

hafıza, bellek         yaddaş

hamal                   hambal (Anadolu, Azeri kehçesi)

hediye                   hədiyyə, töhfə, ərməğan

hissedar                  səhm

hizmet, servis         qulluq

içindekiler            mündəricat

içine kapanma, inziva, asosyallik      adamayovuşmazlıq

iftihar, övünme          fəxr

iş arkadaşı       bir yerdə işləyən

izlence, program            veriliş (verliş de denmekte)

kader, yazgı, baht        tale

kaide, kural          qayda

karar            rəy

karışık        həftəbecər

kenar             qıraq, kənar

kerpeten       kəlbətin

kesat(lık)       kasad(lıq)

kınama          qınaq

kıskançlık      paxıllıq

koku           iy

kola (Not: içecek değil)               nişasta

korsan             quldur

lobut          dubinka (Rusça’dan дубинка)

oynaklık     dingiliş (Azeri, Anadolu lehçesi)

mıknatıs     maqnit  (Rusça’dan магнит)

mızrak           cida

mit              mif

moda                dəb

muamele         rəftar

muhafız             aqran (Not: halk dilinde)

nargile            qəlyan

panayır, açık pazar     yarmarka (Almanca’dan Rusça’ya geçmiş Jahrmarket)

parfüm          ətir (Arapça ıtır)

pazar tezgahı        piştaxta

pis koku          üfunət

program (TV, radyo)       veriliş

sahip          yiyə, sahib

sallantı            titrəyiş

satranç              şahmat  (Rusça satranç: şahmatı шахматы)

sihir                    sehr   (Arapça. Azeri, Özbek, Tatar, Başkurt, Uygur lehçesi. Kırgız, Kazak sıykır)

sitem               məzəmmət

şarkı                mahnı

şiddet, zorbalık               zorakılıq

tavla                nərd

tepsi          honça (evlerde bayram için özel süs ve tatlılarla hazırlanan), sini, podnos (Rusça’dan поднос. Halk arasında padnos da denir)

tokat, sille          şille

tulum      tuluq (Anadolu lehçesi: tuluk)

tutum             rəftar

tuzak                 tələ

yabancı          kənaradam

yardım             kömek

yayın (radyo, TV) efir

zırh                 zireh

———–SIFATLAR- SİFƏTLƏR—————

aç                        yalavac

açgözlü             ləlöyün

adamakıllı, katı         möhkəm

ahmak               danabaş

akıllı                         ağıllı, bic

aptal                        gic

asil                    əsil

     asıl             əsl

asosyal               adamayovuşmaz

aşikar, görünen                aşkar, görünən

avam, alt tabaka         çuşga, çuşka (not: halk dilinde söylenir, Rusça’da çuşka “чушка” domuz, domuz yavrusu demektir). Ayrı bir yazıda daha geniş açıklamalar verilmiştir OKUMAK İÇİN LÜTFEN TIKLAYIN

başka          başqa, suvay, özgə

bazı                   bezi

belli               açıq-aşkar, aşkar, açıq, aydın

bir kaç            bir neçə

bodur, cüce       cırtdan

burma bıyıklı    bığıburma

bütün                bütov, bütün

canlı           obrazlı  (Rusça tarz, tip, hayal: obraz образ)

çatlak, yarık        cadar

çıplak           lüt

çok iyi              lap yaxşı

çok                    lap

delikanlı, burma bıyıklı    bığıburma

demode           köhnə dəbli

derbeder         sərgərdan

dikkatli         diqqətcil,  diqqətli

dikkatli, uyanık        sayıq

doğrudur           düzdür

dolandırıcı         fırıldaq

enteresan          maraqlı

emniyetli, güvenli, tehlikesiz         təhlükəsiz

emniyetsiz, güvensiz, tehlikeli    təhlükəli

faydalı              sərfəli

gayrı ciddi      şit

geçen              ötən

gerçek               real (Rusça’dan реал), fakt (Rusça’dan факт) (ikisi de Latince kökenli)

gizli                   oğrun

güleryüzlü       gülərüzlü

güvensiz, tehlikeli, emniyetsiz         təhlükəli

güvenli, emniyetli, tehlikesiz              təhlükəsiz

hafif                     yüngül

hamarat, işini iyi yapan, eli işe yatkın              işgüzar

hasis, cimri           paxıl

hata             səhv

hazin                qəmli

hepsi                hamısı

hırçın                  şıltaq

homoseksüel      galuboy (Rusça  mavi: galuboy голубой),  homoseksual

iç açıcı            könülaçan

içerik            məzmun

içindekiler            mündəricat

içten, samimi, sevecen, babacan      mehriban

ince zarif              nərmənazik

kaba                      kobud

kaçınılmaz          labüd

kaldırılmış            kənar edilmiş

karışık                qatışıq, qarışıq

karşılıksız        təmannasız

katı                 bərk   (Türk lehçesi. Berk Türkiye Türkçesinde sert, sağlam demek)

katı atık              bərk tullantı

kavgacı               deyingən

kesin                  dəqiq, qəti

keskin              iti

kıskanç                  paxıl (Türk lehçesi)

kolay                  asan, hasant (Not: bazı yörelerde)

kullanılmış        istifada edilmiş

küçük                balaca

makul, mantıki      ağlabatan

mızıkçı, kaprisli, yaltaklanan        şıltaqçı

münevver         oxunmuş

mütevazı    təvazökarlıq

mütevazılık    təvazökarlıq

muaf     imtiyazlı

mutlu               xoşbəxt

muzip          zarafatcıl, itoynadan

oynak          dingiş (Azeri, Anadolu lehçesi)

önde gelen         aparıcı

sağır                       kâr (Türk lehçesi)

sakin, sessiz, suskun    sakit (Arapça)

sarhoş       sərxoş (Anadolu bazı yerler, Konya, Türkmen lehçesi. Özbek, Uygur: serhuş)

sayı                        say

seri, hızlı      cəld

somut            konkret (Rusça somut: kankretni конкретный, İng. concrete)

şekil                   forma  (Rusça’dan форма)

şık                     dəbli

şımarık              ərköyün

şiddetli, zorlu, kaba kuvvetle       violent  (İngilizce’de violent: şiddetli, sert, zorlu, hemen şiddete başvurabilen demek)

tamam, oldu       yaxşı, tamam

tayin edici     təyinatlı

tehlikeli, emniyetsiz, güvensiz      təhlükəli

tuhaf, şaşkın, acayip          təəccüblü (Osmanlıca taaccüp: şaşma)

uçarı             pozğun

ufak                    xırda

utangaç                      utancaq

uyanık                     oyaq

uzaklaştırılmış          kənarlaşdırılmış

uzun                     hündür

yabancı           harici (Arapça’dan. Eski Türkçe, Azeri, Özbek lehçesi), kənaradam

yakışıklı         yaraşıqlı

yarık, çatlak    cadar

yarık yarık     cadar-cadar

yalnız             yalqız (Azeri, Özbek lehçesi. Kazak: jalğız. Kırgız: calğız. Uygur: yalğuz. Türkiye Türkçesi, Türkmen: yalnız)

yarım kalmış         yarımçıq

zor            çətin

—–EDAT-İLGEÇ—sözönü—-(İng. preposition)———–

artı                              üstəgəl

başka                       başqa, digər, özgə

gayrı, başka                           savayı

bundan gayrı (başka)                bundan savayı

çoğunlukla, genelde      əsasən (Arapça kökenli. Eski Türkçe’de zaten, aslında anlamında)

-de, -da, keza, böyle, aynen             habelə

dışında                              bayıra

-e göre        əsasən  (nümunəyə əsasən hazırlamaq)

er geç                     əvvəl-axır

gibi                     kimi

hakkında                   barədə

hariç, dışında              xariç, istisna olmakla, müstəsna olaraq, çıxmaqla

önce, evvel                       əvvəl

ötede                               kənarda

rağmen                              baxmayaraq

senin için                    səndən ötrü

sırasında, içersinde                 ərzində

-sız                                   olmadan

sözde                      qondarma

yanında                             yanaşı

yerine                          əvəzinə

yuvarlak                        dəyirmi, dairəvi

yüzünden             görə

yüzünden                      ötrü   (senin için = səndən ötrü)

—–ZARF (belirteç)—-zərf—(İng. adverb)–

adet olarak, alışılageldiği üzere      adətən

ancak            nəinki

ani              qəfil

asla             əsla

bazen, ara sıra     hərdənbir

belki               bəlkə

birlikte          birgə, bir yerdə, birlikdə

bundan sonra, artık           artıq

daha erken, hala erkendir     hələ tezdi

daima                həmişə

dışarda              çöldə (rayonluların/taşralıların konuşma dilinde), bayırda (Bakü yerlilerinin konuşma dilinde), kənarda, qıraqda,

dün             dünən

geçenlerde, yakınlarda     bu yaxınlarda

gelecek hafta        gələn həftə

genellikle          əsasən

hâlâ                        hələ

halihazırda, ortada, meydanda      hazırda

halen              artıq

hemen hemen   demək olar ki

her halukarda, her halde     hər halda

herhangi bir yerde     istənilən yerdə

hiç bir zaman        heç zaman, heç vaxt

ilk önce                birinci növbədə, birinci olaraq

keza                     həmçinin

neredeyse, az daha             az qala

o zaman, öyleyse, o halde       onda

sık-sık, sıkça        tez-tez

sırada                növbədə, sırada

son zamanlarda        son vaxıtlar

şimdi         indi (Türk lehçesi)

şimdiden, artık     artıq (İng. already)

yakında      tezliklə

yeter, yeterli     kifayət qədər

——ZAMİR–əvəzlik –(İng. pronoun)

ben                 mən

benim              mənəm

daima           hərdəm

kendim             özüm

şu                  o

kimsede, kiminde, kimde        kimdəsə

kimseden, birinden                     kimdənsə

—-DEYİM —İFADE-—-

….bakılırsa            ….baxanda

acaba, kimbilir          görəsən

Allah isterse            Allah qoysa

ama ben meşgulum    axı mən məşğulam

ama olmaz        axı olmaz

ara sıra, arada bir        ara bir

baştan sona kadar    əvvəlden axıra kimi

ben bununla mutabık kalabilirim     mən bununla razılaşa bilərəm

besbelli                  aydındır, bəllidir, məlumdur

bir daha           daha bir

boşver           eybi yox (Not: konuşma dilinde kısaca “ebi yox” da denmekte)

böylece, bunun gibi        eləcə də

çabucak kayboldular         Onlar tez bir zamanda yoxa çıxdılar

daha erken, hala erkendir     hələ tezdi

damlaya damlaya         dama-dama

de bakalım, söyle       də görəm

defol!          rədd ol!

demek ki            nə olsun ki, deməli

doğrudan          birbaşa

er geç                  əvvəl-axır

evet                 beli, hə

galiba               deyəsən, ehtimal ki, ola bilər ki

güya, sanki, hemen hemen      deyəsən

haydi bakalım     gelin baxaq

hayretler içinde kaldım    əlim yüzümdə qalıb

hemen hemen        demək olar ki

hiç (hiç bir tane bile anlamında)           heç nə

hiçbir zaman   heç vaxt

hiç kimse           heç kəs, heç kim

hiç olmazsa             heç olmazsa

hoşuma gitti           xoşum geldi

ilan ediyoruz            biz bunu elan edirik

ilk kaynağından bilgi      ilkin mənbədən məlumat

iyi olmaz, yakışık almaz         yaxşı alınmır

kafi, yeter, tamam               bəs (Farsça)

kalkmamız gerek          qalxmağımız lazım

keşke                             nə olar ki, nə olaydı

o bugün ortaya çıktı            O, bu gün gəlib çıxır

o ona sorabilir                O, ondan soruşa bilər

o benimle rekabet eder      O, mənimlə rəqabət aparır

o yüzden, o nedenle           odur ki

ve, öyleyse, bu yüzden, peki, ya        bəs (Farsça)

yeterdir, kafidir               bəsdir  (Farsça)

keza, bunun gibi         habelə

kullanım tarihi geçmiş        saxlama müddəti ötmüş

kaş, yüz                  gaş gabaq

yüz (surat) asmak       gaş gabaq tökmək

öyle yüzünü asma        gaş gabaq tökme belə

öylece, olduğu gibi            eləcə

özgürlük feragat gerektirir    azadlıq qurban tələb edir

yüzü asık               gaş gabaq yerlə gedir

peki, ama, ki, ya, yahu, başka, diğer    axı

peki, ya       bəs   (Örnek: ya sen?  – bəs sen?)

sanki            elə bil

sohbete dalmak    söhbətə alüdə olmaq

tadına doyamamak    dadından doymamaq

vay be, bravo     bəh-bəh

ya, yahu, ama, ki      axı

ya olmaz      axı olmaz

ya öyle           axı he

(Not: Azerbaycan Türkçesindeki “Axı”nın anlamları: kardeşim, yahu, yahu kardeşim, ya, bununla birlikte, yine de, buna rağmen, ama, ki v.b. Kullanım alanı dolayısıyla Türkiye Türkçesine çevirisi çok çeşitlidir.  Arapların yaptığı  gibi deyim olarak söylenebilir, akrabalık, kan bağıyla kardeşlik anlamına gelmez. Evvelki fikre dayanak oluşturmak, bir şeyi delillendirmek, ifadeyi güçlendirmek için söylenebilir, itiraz, aynı fikirde olmamak, sitem, istek, ısrar bildirebilir.)

yanısıra     savayı

yani,  demek ki, demek oluyor ki, acaba          deməli (Not: Konuşma dilinde “diməli” de denmekte)

yok yahu    yox eyy (halk dili)

———————-DİĞER———————

basın toplantısı             mətbuat konfransı

doldurma (şarj)    zaryadka (Rusça’dan зарядка), doldurmaq

ikili                    cütlük (Türk lehçesi)

ilk önce                birinci növbədə

üç aylık süre            rüb, kvartal (Rusça’dan квартал)

işletme              istismar (Arapça’dan)

kapıyı              qapını (Not: gramer sayfamıza bakınız)

keyif              ovqat

kendi               öz

köy                    kənd

kemik parçaları         sür-sümük

keza                    həmçinin

kıskançlık, çekemezlik               paxıllıq (Türk lehçesi)

koku                iy

liste (si)            siyahı (sı)

operasyon           əməliyyat   (Arapça’dan)

öpüş                 maç

mücadele         mübarizə  (Arapça’dan. Not: Türkiye Türkçesinde mübarize: çekişme)

ninni                  layla (Türk lehçesi)

parça               tikə

patlama           partlayış

pezevenk, kavat     oğraş

put                  büt (Farsça)

rezil                   biabır (Farsça)

seçim                seçki

sıra                  növbə

senin için     səndən ötrü

siyah               qara

sırada                   növbəti

sonraki              sonrakı, gələn

sürpriz            təəccüb

şaka                  zarafat (Arapça)

şimdilik                  hələlik

TV, radyo programı     veriliş, radioveriliş (kök: verilmək”dən)

TV, radyo yayını       efir

umur, ilgi gösterme               vec

umurumda değil      vecimə deyil

usül, tarz              sayaq

gereksiz, tembel      vecsiz

kulak asmak      vecinə gəlmək

uyku                  yuxu

üye               üzv (Arapça)

vıcık çamur       murdov

yanıcı                 yandırıcı

yıldız                ulduz

yürüyen             yeriyən

yürürken         yeriyərkən

yüz yüze             üzbəüz

——————FİİL    FEL-———————

abartmak         artırmaq, şişirtmək

abdest almak     dəstəmaz almaq

abone olmak         qoşulmaq, abune olmaq

acele etmek      tələsmək

açmak (elektriği, cihazı vs)    yandırmaq

akla gelmek      axla düşmək

aksırmak, hapşırmak        asqırmaq

alıntılamak        çıxartmaq, iqtibas etmək

alışmak           öyrəşmək, alışmaq

almak                götürmək

anlamak            başa düşmək

anladım           başa düştüm, aydındır

anladın mı?       başa düştün?

ambalajla(n)ma     bük(ül)mə

aramak               axtarmaq  (Not: akhtarmak okunur, x harfinin okunuşu için bakınız: http://wp.me/PAexV-1pI )

asalak yaşamak      yeyib-yatmaq

aşınmak            yeyilmək  (Xarici təsir nəticəsində forması, bəzən də tərkibi dəyişilmək, sürtülüb getmək)

atık                      tullantı

atmak                  tullamaq

ayak parmakları üzerinde yükselmek              boylamaq

ayarlamak         tənzim etmək, dəqiqləşdirmək, kökləmək, sazlamak (aleti, cihazı)

aynı görüşte olmamak     narazlık

azalmak               səngimək

azarlamak             danlamaq

azletmek              kənar etmək

bağırmak              qışqırmaq

bahse girmek        mübahisə etmək

beklemek             gözləmək

belirlemek          müəyyən etmək

belli olmak          müəyyənləşməq

benimsemek          mənimsəmək

benzemek          oxşamaq

benzetmek          oxşatmaq

bıkmak            bezikmək, təngə gəlmək, usanmaq

bilemek        itiləmək

bilgi vermek, aydınlatmak        aydınlatmaq

birleştirmek     qoşmaq

bitirmek             başa çatdırmak, başa yetirmək

bitmek, tükenmek                kurtarmaq, kutarmaq (halk dilinde), bitmək

böbürlenmek       lovğalanmaq

bulmak            tapmaq (Azeri, Özbek, Türkmen, Uygur lehçesi)

bulunmadı        tapılmadı

büyü yapmak     cadulamaq

çalışmak             işləmək

çarpışmak          toqquşmaq

çatallanmak     haçalanmaq

çekişmek             dəyişmək

çevirmek (telefon tuşunu), tuşlamak         yığmaq

çitlemek (çekirdek)      (tum) çırtlamaq, çırtdamaq

dalaşmak, kavga etmek        dava etmək

dallanmak, dal oluşturmak       şaxələnmək

damla                       damcı (Türkmen: damca. Özbek: tamçi. Tatar, Kırgız: tamçı. Uygur: tamçue. Kazak: tamşı. Başkurt: tamsı)

damlamak                damcılamaq

dayanak oluşturmak, bir şeye dayandırmak     əsaslandırmaq

dayanamamak          tab gətirebilmemək

dayanmak, tahammül etmek    tab gətirmək (Not: ağırlığını taşımak anlamında), dözmək

değiştirmek           dəyişdirmək

delmek (kulak)          deşmək (qulaq)

delillendirmek          sübut etmək

devirmek, düşürmek (yönetimden)      salmaq

dikizlemek         oğrun baxmaq

dinlenmek                     dincəlmək

dolandırmak         dələduzluq etmək

dokunmak         əl vurmaq

dökmek (toz biber, tuz gibi)         vurmaq

durak              dayanacaq

durmak            dayanmaq

durmadan      dayanmadan

düşmek            yıxılmaq

düşünmek, tasarlamak           fikirləşmək

düzeltmek          sazkamaq

düzenlemek       qaydaya salmaq

eklemek              əlavə etmək, qoşmaq

eleştirmek          rəy vermək, tənqid etmək

emmek                hopdurmaq

engellemek       qarşısını almaq

erişmek              çatmaq

ertelemek, tehir etmek           təxirə salmaq

feshetmek          buraxmaq

fiyatı yükseltmek     qiymətini qaldırmaq

frenlemek, durdurmak         əyləmək

gammazlamak            çuğullamaq

gecikmek           yubanmaq,  gecikmək

geçinmek         dolanmaq, yola getmək

geçinememek      yola getməmək

geçmek, bitmek              ötmək

    kullanım tarihi geçmiş        saxlama müddəti ötmüş

    geçen                  ötən

gerçekleştirmek        reallaşdırmaq

geri almak (geri vermek)    qaytarmaq

geri dönmek          qayıtmaq

geri geri yürümek         dal-dalı yerimək

gömmek                basdırmaq

göndermek           göndərmək

göndermek (birisini)   yola salmaq

görev vermek, görevlendirmek, ödev vermek, sipariş etmek         tapşırmaq  (Azeri, Kırgız lehçesi. Kazak: tapsırmak. Uygur: tapşurmak. Özbek: tapsirmak)

görünmek              boylanmaq

göstermek            görsətmək

götürmek           aparmaq

güvenmek, emin olmak           arxayın olmaq

halletmek, kesinleştirmek     qət ələmək

hapşırmak, aksırmak              asqırmaq

haşlamak, haşlatmak     pörtlemək, pörtletmək

hatırlamak          yada salmaq, yada gətirmək, yad eləmək

hatırlanmak        yada gəlmək

havale etmek (para)    köçürmək (pul köçürmək)

havlamak, ürmek        hürmək (Azeri, Özbek lehçesi. Anadolu: ürmek. Türkmen: üyrmek. Kırgız: ürü. Tatar: örü. Başkurt: oröv. Kazak: ürüv)

hazır bulunmak, gözükmek      çıxış etmək

hücum etmek     yerimək

ısırmak (köpek)     dişləmək

ısrar etmek, üstelemek, üstünde durmak                 təkid etmək  (Arapça’dan təkid: Bir şeyin üstündə durma, israr etmə; israrla tələb etmə; israr)

içine atmak, daldırmak, banmak       salmaq (örneğin: çaya limon salmaq)

içine çekmek (emmek)    hopdurmaq

içmek (sigara)      (sigaret) çəkmək

ikna etmek    qane etmək, qane eləmək

iletmek             çatdırmaq

ilgisi olmak, ilişkisi olmak              dəxli olmaq

imtina etmek      boyun qaçırmaq  (Şahidlik etməkdən boyun qaçırmaq)

imza etmek       qol çəkmək (halk dilinde), imza etmək (resmi dilde)

inelim              düşək

inmek               düşmək

işbirliğine yanaşmamak, işbirliği yapmamak             bir yerdə işləməkdən boyun qaçırmaq

iyi konuşur       yaxşı danışır

iyileşmek           sağalmaq

iyileştirilmek        sağaldılmaq

izin almak       məzuniyyət götürmək

izin vermek     icazə vermək, buraxmaq, izin vermək

kaçınmak       boyun qaçırmaq (borcunu yerinə yetirməkdən boyun qaçırmaq, məsuliyyətdən boyun qaçırmaq)

kapatmak (elektriği, cihazı vs.)   söndürmək

kapris yapmak     şıltaq eləmək (Not: çocuklar için söylenirse “sevimli davranmak” gibi bir anlama gelir, büyükler için ise “menfaat için yaltaklanmak” anlamına gelir)

katılımda bulunmak            töhfə vermək

katılmak, abone olmak     qoşulmaq

katlanmak                      dözmək

kaybetmek (bir şeyi)    itirmək (Anadolu, Türkmen, Özbek lehçelerinde yitirmek)

kaybolmak        itkin düşmək

kaybolmuş        itkin düşmüş

kaybetmek  (oyun)       uduzmaq

kaybedilmek (oyun)        uduzulmaq

kaymak               sürüşmək

kaytarmak      işden qaçmaq

kazanmak (oyun)   udmaq

kazanmak (maç, müsabaka)    qalib gəlmək, qələbə çalmaq

kımıldamak       tərpənmək (Not: konuşma dilinde tərpinmək de deniyor)

kınamak         qınamaq

kıpırdaşmak     dingildeşmek  (Azeri, Anadolu lehçesi)

kırmak               sındırmaq, qırmaq

kıskanmak          paxıllılıg çəkmək, paxıllılığını çəkmək

kıvrılmak, dönmek     fırlamaq (Not: başı dönmek “başa fırlamaq” gibi anlamda)

kokmak           iylənmək

konuşalım        danışaq

konuşmak         danışmaq

koşmak                 qaçmaq, qoşmaq, yüyürmək

koymak (Not: yemeğe biber koymak gibi)           salmaq

kulak asmak      vecinə gəlmək

kura çekmek       püşk atmaq

kurulmak        yaranmak

mağlup olmak        uduzmaq

mağlup (oyunda)    uduzan

meydana gelmek, oluşmak   əmələ gəlmək

meydana getirmek    yaratmaq

monte etmek       quraşdırmaq, yığmaq

ne yapayım?           neynəyim? niynəyim? (halk dili)

ne yapsın?                 neynəsin? niynəsin? (halk dili)

ne yaparım?           neylərem?  (Sən olmasan axı neylərem)

nefret etmek           zəhləsi getmək

nefret ettim            zəhləm getti

okşamak            sığallamaq (Not: Azerice’de oxşamaq Türkçe’de benzemek anlamına gelir)

olmak (not: algılanmak anlamında “iyi olmaz” gibi)            alınmak

oluşmak                     yaranmaq, törəmək, əmələ gəlmək

ortaya çıkarmak           aşkar etmək

oturmak             əyləşmək

oturtmak, yerleştirmek    otuzdurmaq

öğrenelim            öyrənək

öğrenmek            öyrənmək

önlemek         qarşısını almaq

özlemek, sıkılmak            darıxmaq

pahalıya mal olmak         baha başa gəlmək

paket-ambalaj yapmak        qablaşdırmaq

paketleme          bükmək, qablaşdırmaq

parketmek, durmak       saxlamaq

paylamak              danlamaq

pekiştirmek             möhkəmləndirmək

pineklemek, uyuklamak      mürgüləmək

rahatlamak              toxtamak

röntgenlemek, dikizlemek         oğrun baxmaq

şişmanlamak, yağlanmak      piylənmək

sıralanmak          sadalanmaq

saça şekil vermek, fön         saç düzümü

sahip olmak                  yiyələnmək

sakinleşmek, yatışmak        sakitləşmək

sesi kısılmak         səsi batmaq

sıkılmak           darıxmaq

sıvazlamaq        sığallamaq

sinirlenmek         əsəbləşmək

sille atmak        şillələməq

sipariş etmek, görev vermek         tapşırmaq  (Azeri, Kırgız lehçesi. Kazak: tapsırmak. Uygur: tapşurmak. Özbek: tapsirmak)

sona ermek        başa çatmaq

sormak             soruşmaq, sormaq

suçlamak             günahlandırmaq

süslemek              bəzəmək, süsləmək

şangırdamak      cingildəmək

şaşırtmak                çaşdırmaq

şaşmak, bocalamak       çaşmaq

şekillenmek               formalaşmaq, formlaşmaq

şımarmak            erköyünleşmək

şişirmek           köpdürmək

şişmek             köpmək  (köprürəm: midem şişer, midem şişti – halk dilinde)

tahammül etmek     dözmək, tab etmək, tab gətirmək, tab eyləmək

tanımamak     boyun qaçırmaq

tapırdamak (tapırtı sesi çıkarmak)    tappıldamaq

tartılmak              çəkilmək

tartmak              çəkmək

tartışmak            mübahisə etmək, höcətləşmək

taşımak                  çatdırmaq

tavla oynamak     nərd oynamaq (vurmaq)

tecavüz etmek           zorlamaq

tedbir almak         qarşısını almaq

tehir etmek, ertelemek          təxirə salmaq

telefon etmek      zəng etmək, zəng eləmək, zəng vurmaq

   zil, çan                  zəng

tırmalamak          cırmalamaq

tıkırdatmak          tıggıldatmaq

tokat yemek         şillələnmək

tokatlamak           şillələmək

toplamak        yığmaq (Azeri, Uygur lehçesi)

toplanmak, üşüşmek     yığışmaq

traşlamak           yonmaq

tükenmek, bitmek                kurtarmaq, kutarmaq

uğurlamak               yola salmaq

ulaştırmak, iletmek           çatdırmaq

unutmak              yaddan çıxartmaq, yaddan çıxmaq, unutmaq

unutmamak          yaddaşlıq

unutmamak        yadında olmaq, yadında tutmaq

usandırmak            gic eləmək

uyanmak          oyanmaq, durmaq

uyandırmak         oyatmaq

uygun olmamak       yolverilməz

uzak durmak         kənar gəzmək, kənar durmaq

uzaklaşmak         kənarlaşmaq

uzaklaştırmak    kənarlaşdırmaq

ürmek, havlamak     hürmək (Azeri, Özbek lehçesi. Anadolu: ürmek. Türkmen: üyrmek. Kırgız: ürü. Tatar: örü. Başkurt: oröv. Kazak: ürüv)

üstelemek, ısrar etmek, üstünde durmak                 təkid etmək  (Arapça’dan təkid: Bir şeyin üstündə durma, israr etmə; israrla tələb etmə; israr)

varmak, gelmek, yetişmek                   çatmaq

vazgeçmek                imtina etmək

yağlanmak, şişmanlamak     piylənmək

yakmak (elektriği açmak)          yandırmaq

yalnız yaşamak     tənha yaşamaq

yapabilmek     bacarmaq

yapmak, ifa etmek, götürmek    aparmaq

yaptırmak             tapşırmaq

yaslanmak            söykənmək

yatmak (uyumak için)       yıxılıb-yatmaq

yataktan kalkmak          durmaq

yenmek                 uduzdurmaq

yetiştirmek (meyve- sebze)   becərmək

yapabilmek     bacarmaq

yırtmaq       cırmaq

yırtılmak       cırılmaq

yıkamak                   yumaq

yıkamak (denizde)     çimdirmək, çimizdirmək

yolcu etmek               yola salmaq

yolunu kaybetmek, doğru yoldan çıkmak, sapmak       azmaq

    yolunu kaybetmiş, sapmış       azmış

   yolunu mu kaybettin?     azmışsan sen?

yontmak          yonmaq

yürümek       yerimək

zayıflamak             arıqlamaq

zimmete geçirmek    talamaq

zincirlemek        buxovlamaq

Bilgisayar –KOMPYUTER KOMPUTER  — elektronik———

ana sayfa          baş səhifə

ayarlama      sazlama

bilgisayar      kompüter, bilgisayar, kompyuter, kampyuter (Rusça’dan  компьютер)

bellek       yaddaş

cep telefonu         mobil telefon

cihaz             qurğu

elektronik posta    elektron poçt(u)  (Rusça’dan электронный пост)

fare                 maus

gövde, şase (bilgisayarın)        korpus   (Rusça’dan корпус)

güncellemek    təzələmək

indirmek      endirmək

işletim sistemi          əməliyyat sistemi

kartuş              katric   (Rusça’dan картридж)

kılıf          çexol   (Rusça’dan чехол)

klavye               klaviatura (Almanca kökenli, Rusça’dan клавиатура)

kullanım kılavuzu       təlimat, istifadəçi üçün təlimat və malumat bukleti

link, ek (internette)       qoşma

pad, tablet                planşet  (Rusça’dan планшет)

parola   parol

sayfa haritası         saytın xəritəsi

şarj adaptörü     enerji yükləyici cihaz, adaptor

tablet, pad       planşet (Rusça’dan планшет)

takım           komplekt (Rusça’dan комплект)

tarayıcı                skaner

USB bellek        flaşka

tuş               klaviş   (Rusça’dan клавиша)

yazıcı           printer

yazılım           proqram

web sayfası             sayt (Rusça’dan сайт), veb saytı, veb sayt

————–lehçe farklılıklarına bazı örnekler———-

istiyor                      istəyir

istiyorsunuz        istəyirsiniz

istiyormusunuz    istəyirsiniz(mi)?

istiyorsanız              istəyirsiniz

girince                  girəndə

gelince                 gələndə

verince                 verəndə

geliyorum             gəlirəm (şimdiki zaman)

gelirim  (geniş zaman)             gələrəm (belirsiz gelecek zaman)

geleceğim, gelecem (halk dili)        gələcəm (belirli gelecek zaman)

geliyordum           gəlirdim (geçmişte devam eden eylem)

geliyorsun          gəlirsən

geliyor musun?       gəlirsən?

gelirsin              gələrsən

gelir misin?         gələrsəən?

gelecek misin?    gələcəksəən?

gelebilir miyim   gələbilərəm?

ederiz                  ədirik

ederim                 ədirəm

…ecek                        …məli  (örnekler: yiyecek  – yiməli, edilecek   – edilməli)

yok ise                                yoxdursa

Not: Bunlar sadece örnektir. Çok geniş lehçe, çekim farklılık açıklamaları için bakınız:  

——–SORU sorğu-sual———

tamam mı?        Yaxşııı?

Kaldınız mı?         qaldınıız(mı)?

Gazsız mı?           gazsıız?

Yapılır mı              yapılır?

Olur mu?              Olaar?

Gördün mü?        Gördüün?

Ben deli miyim?      Mən dəli bilərəmmi?  veya Mən dəli miyəm?

Not: Halk arasında sorularda mi-mı-mü-mu ekleri kullanılmaz onun yerine kelimenin son hecesi uzatılır.    Ancak Azerbaycanlıların “Gerçek Bakülü” dediği Bakü’nün yerlileri ve resmi dilde soruların sonuna “mı, mu” ekleri gelebilir. Örneğin halk dilinde “danışırsın?” (yani konuşur musun?) sorusu resmi dilde “danışırsınmı?” olur. Yazılırken “mı” kelimeye bitişik yazılır.

—————–İNŞAAT —TİKİNTİ-İNŞAAT—————————

—-KONTRAT, sözleşme– MÜQAVİLƏ–

anlaşmazlık        mübahisə (Arapça’dan)

askıya almak        dayandırmaq

aşama, merhale             mərhələ (Arapça. İng.: Stage)

avans                   avans (Rusça аванс)

birim                 vahid (Arapça’dan)

birim fiyat        vahid qiymət (Arapça’dan)

bölüm             hissə     (Arapça. İng.: Section)

çevre               ətraf  (Arapça kökenli. İng. Environment)

danışman, müşavirlik, kontrolluk         məsləhətçi (Arapçadan), nümayəndənlik (Farsça’dan)

döküm (ayrıntılar, İng. breakdown)   sxem (Rusça: skhiema схема)

düzenleme                qaydaya salma

ek sözleşme    əlavə müqavilə (Arapça’dan)

erteleme, tehir etme               təxirə salma  (tehir Arapça)

fazla mesai            əlavə iş saatı

finansman          malileşdirmə (Arapça’dan)

fiili, bilfiil, gerçekleşmiş       faktiki (Latince kökenli. Rusça: Gerçek; fakt факт. Fiili; faktiçeskiy фактический. Gerçeklere dayanan; faktiyçniy фактичный)

garanti süresi        qüsurlara cavabdehlik müddəti (İng. Defects Liability Period)

gecikme                yubanma

geçerli, yürürlükte           qüvvəli, qüvvədə olan

geçerlilik       etibarlılıq  (Arapça’dan)

geri ödeme          əvəzi ödəniş

gizlilik               məxvilik

hakediş              sertifikat (Rusça’dan сертификат)

harcanmış          xərclənmiş  (Arapça’dan)

harcama(lar)            xərc(lər) (Arapça’dan)

İdare, işveren    sifarişçi (Farsça’dan)

iş                          əmək

işçi                         fəhlə (Arapça)

izin                    məzuniyət (Arapça’dan)

kararname, karar, emir           sərəncam (Farsça’dan)

keşif cetveli          smeta (Rusça’dan смета)

mesai saati               iş vaxti

meydana gelmek             əmələ gəlmək  (İng. arise)

oluşmak                baş vermək (İng. occur)

sorumluluk           cavabdehlik

mukavele, sözleşme         müqavilə (Arapça’dan)

müşavir mühendisler      nəzarət mühəndisləri (Arapça’dan)

müteahhit         icraçı, podratçı (Rusça: padriadçik подрядчик)

personel             işçi heyət

peşinat                   ilkin ödəniş

rapor                   arayış, məruzə (Arapça’dan), hesabat (Arapça’dan)

sipariş etmek, görev vermek         tapşırmaq  (Azeri, Kırgız lehçesi. Kazak: tapsırmak. Uygur: tapşurmak. Özbek: tapsirmak)

şema, diyagram        sxem (Rusça skhiema схемa)

sona erme           başa çatma

tartmak            çəkmək

taşeron             subpodratçı (Rusça:  subpadriadçik субподрядчик)

tebligat, bildirim          bildiriş

teklifçi                iddiaçı (Arapça’dan)

teminat                 zəmanət (Arapça’dan)

teslim etmek        təhvil vermək

toplam            cəmi (Arapça’dan), toplam, ümumi (Arapça’dan), yekun

toplantı           iclas (Arapça’dan)

uymak                əməl etmək   (İng. obey)

uzaklaştırmak        kənarlaşdırmaq

uzatma             dartılma

yatırım              investisiya  (Rusçadan инвестиция)

yürürlüğe girmek          qüvvədə olmak, qüvvəyə  minmək   (quvve Arapça)

yükümlülük, vecibe, uhdelik        öhdəlik

——–PROJE, TASARIM–  LAYİHƏ

çizim                 çizgi

detay proje        işçi layihəsi

detay çizimler        işçi çizgiləri

harita               xəritə (Arapça’dan)

proje, tasarım, tasarı      layihə (Arapça’dan), proyekt (Rusça’dan проект)

tertibat, strüktür, sanat yapısı            qurğu

şehir planlama   şəhərsalma

—-GENEL İNŞAAT

inşaat               tikinti

inşa edilmek     tikilmək

inşa etmek       tikmək

sarsıntı            tekan

yapım               qurma

——–ZEMİN–QRUNT

temel                          bünövrə

yatak                         süxur

zemin                         qrunt (Almanca kökenli “grund”. Rusça’dan grunt грунт. İng. soil, ground), süxur

yeraltı suyu             qrunt suyu

kayma, heyelan                sürüşmə

sondaj kuyusu          buruq quyusu

kazık                        svay (Rusça’dan свая)

—-YOL—-

alan                meydança

altyapı                 basis        (Rusça’dan altyapı: bazis базис), infrastruktur (Rusça’dan инфраструктура)

ariyet  (ocak)           karxana   (Farsça’dan. İng. quarry, pit)

banket                      çiyin

bordür taşı                səki daşı, bordyur daşı (İng. curbstone, kerbstone)

boru hattı                   kəmər

çakıl                    çınqıl

çatlak                             çat, çatlaq

çevre duvarı       hasar divarı, əhatə divarı

çevre yolu          dairəvi yol

döşeme (kaldırım) taşı         plite (Rusça döşeme: plita плита), tamet

hendek                        küvet

ince taneli               xırdadənəli

geçit                      keçid

geçirilen             keçirilən

granüler                   dənəvər

güzelleştirme       abadlaştırma

güzergah, hat    tras (Rusça’dan трасса)

kaldırım, taş döşeli refüj                 səki

karayolu          magistral yol, şose (Rusça ana yol: magistral магистраль)

kapsamak, çevirmek (etrafını)        əhatə etmək

kapsam                 əhatə

kaplama (finishing) duvarı         üzlük divarı

ulaştırma         naqliyyat

silindir              vərdənə, katok (Rusça’dan  каток)

titreşimli            titrədici

finişer            döşəyən

asfalt finişeri               asfalt döşəyən

damperli kamyon    özüboşaldan

yakıt tankeri        yanacaq daşıyan

üst yapı               özül

keçiyolu            ceyrankeçməz

park yolu              xiyaban

örtü                       geyim

kaplama              örtü(k)

nakil, yayma       ötürmə

kompaksiyon, sıkıştırma        kipləşdirmə

su geçidi           su ötürücüsü

köprü, yol geçidi         körpü, yol ötürücüsü

tabaka                          lay, qat

aşınma tabakası          yol örtüyü, asfalt örtüyü (İng. wearing course)

binder tabakası            əlaqələndirici qat (İng. binder course)

temel tabakası               əsas lay (İng. base course)

tesviye                          hamarlama (Farsça düz: hamar)

tesviye tabakası, (formasyon-alt temel tabakası)   hamarlayıcı qat (İng. subgrade, leveling course)

yol dolgu inşaatı, dolgu, imla        tökmə torpağın tikintisi

yapıştırma tabakası       emal qatı, yapışdırıcı qatı (İng. seal coat)

yaya keçidi      piyada keçidi

yüzey yapmak          üzlemək

—-SANAT YAPISI–QURĞU

açı, köşe                             bucaq

açılı, köşeli                  bucaqlı

bakım                   saxlama

boru hattı                   kəmər

büz                             dairevi enkəsikli boru

çelik                      polad (Farsça)

destek                  dayaq

dikdörtgen                 düzbucaqlı

dökme demir, pik, font          çuqun, çuğun

direk, kiriş                      tir (Kırgız, Başkurt, Tatar, Özbek, Uygur: tirek)

eksen, orta refüj               ox (Kırgız, Özbek, Türkmen: ok)

genleşme derzi         deformasiya şovu     (Rusça деформация шов)

hendek                        küvet

ızgara                      setka (Rusça’dan сетка. İng. gridiron)

kalite                   keyfiyyət

kare                             dördbucaqlı

kazık                        svay (Rusça’dan свая)

kılıf  (boru kılıfı)     futulyar, fultyar (Rusça’dan футляр)

korkuluk               məhəccər (Arapça)

köprü                        körpü

köşeli                      künclü, bucaqlı

kutu menfez              düzbucaqlı en kəsikli boru

menfez                        boru

strüktür, sanat yapısı            qurğu

su tutucu bant    su tutucu lent (Rusça bant: lenta лента. İng. waterstop)

şerit (yol şeridi)         zolaq (Türkmen: zolak. Kazak: jolak)

ters sehim           əymə

trabzan                perila (Rusça’dan перила)

trafik                   hərəkət, nəqliyyat

trafik işareti  (düşey yol işareti)                  yol (nəqliyyat) nişanı (işarəti)

trafik çizgisi (yatay yol işareti)                     yol örtüyü nişanı

trafik ışıkları       svetofor (Rusça’dan svitafor светофор), işıqfor

üçgen                           üçbucaqlı

yol geçidi         yol ötürücüsü

yaya keçidi       piyada keçidi

yol çizgi makinesi        yol xətləmə maşını

—-BETONARME (DEMİRLİ BETON)– dəmir beton

betonarme demiri    armatur

çakıl                    çınqıl

çimento                   sement        (Rusça’dan цемент)

döşeme                         tava (İng. slab)

etriye                       xamut

granüler                   dənəvər

ince taneli               xırdadənəli

iskele                       nərdivan

kalıp                     forma, qəlib

kalıp-iş iskelesi       hörme pilləkən

kompaksiyon, sıkıştırma        kipləşdirmə

kontrplak, plywood     faner tahtası

kür                        bərkimə, bərkidmə

lata               tahta, reyka (Rusça’dan рейка)

manşon                    mufta

perdah                              katok  (Rusça silindir: katok каток)

sıkıştırma , kompaksiyon     kipləşdirmə

—-BİNA—

alçı                     gips

atelye                      sex (x harfinin okunuşu gırtlaktan kh)

avize göbeği        rozetka, lüstr altı  (Rusça розетка)

bakır                    mis

Bakü taşı             ağlay daşı  (Not: Bakü civarındaki ocaklardan çıkarılan sarı renkli gözenekli, daha çok cephe kaplamalarında kullanılan doğal bir taş)

bitümlü karton     tol (Rusça’dan толь)

çevre duvarı       hasar divarı, əhatə divarı

döşeme                         tava (İng. slab)

duvar ayağı       pilyastr  (Rusça  Пилястр)

fayans                            çini

içi yapılı            təmirli  (Not: mənzillər yani konut-daireler için)

jaluzi, panjur                 jaluz (Rusça’dan жалюз{и})

kaplama taşı (yer)              metlax

karo, çini                                kafel (Rusça’dan кафель)

karo seramik                  kaşı, seramik

kartonpiyer          lepka (Rusça modelleme lepka лепка)

korniş                            karniz  (Rusça’dan карниз)

köşe                  künc

kurşun              qurğuşun

küp                       kubik      (Rusça: küb, küp: kub куб; kübik: kubik кубик)

levha                 plitə      (Rusça: levha plita плита)

monte etmek          yığmaq

onarım                təmir

ön cephe, alınlık        fronton  (Rusça’dan  Фронтон)

perdah                              katok  (Rusça silindir: katok каток)

restorasyon         bərpa, əvvəlki şəklinə salma

röylef, kabartma       qabarıq

saçak                   karniz, paduga   (Rusça Карниз)

temel                          bünövrə

telafi etmek, parasını geri ödemek       bərpa eləmək, bərpa etmək

tuğla                     kərpiç

üst yapı               özül

—SU, KANALİZASYON DİĞER ALTYAPI —-Su kanalizasiya infrastruktur—

atık                 tullantı

boru hattı                   kəmər

evsel               məişət (Arapça. Eski Türkçe’de geçim, geçinme anlamında))

evsel katı atıklar      berk məişət tullantıları

katı          berk

katı atık               berk tullantı

kılıf  (boru kılıfı)     futulyar, fultyar (Rusça’dan футляр)

pist                   meydança

pompa                 nasos (Rusça’dan насос)

pompa istasyonu          nasosxana

su deposu               su ambarı

su tankı                  su çəni

yeraltı suyu             qrunt suyu

—-MEKANİK, TESİSAT—MEXANİKİ

asansör                  lift (Rusça’dan лифт)

brülör                  odluq

ekipman            avadanlıq

havalandırma     ventilassiya   (Rusça’dan вентиляция)

pompa                 nasos (Rusça’dan насос)

sirkülasyon pompası   dövriyyə nasosu

sulama             suvarma, suni suvarma (Türk lehçesi)

vana            klapan  (Rusça’dan клапан)

–ELEKTRİK–ELEKTRONİK–

acil duyuru (anons) sistemi       ehtiyat bildiriş sistemi
akım               axın
alarm          təhlükə siqnalı, həyəcan siqnalı
aydınlatma                 işıqlandırma
elektrik düğmesi    elektrik açarı, kınopka (Rusça’dan кнопка), düymə
ampül        lampa
gaz alarmı       kimyəvi hücüm həyəcanı
kablo    kabel
kısa devre   qısa qapanma
regülatör     tənzimləyici
sokak aydınlatması   küçə işıqlandırması
trafo  (yüksek gerilimi orta-alçak gerilime çeviren)      yarımstansiya
transformatör, trafo (alçak gerilimi zayıf akıma çeviren)    transformator
yangın alarmı     yanğın həyəcanı
zayıf akım      zəif axın

Bülent Pakman. Ağustos 2010. Son eklemeler Ocak 2017. İzin alınmadan, aktif link verilmeden yayımlamaz, alıntı yapılamaz.

Not: Turkçenin dirilişi diye bir sayfa bu çalışmamı kaynak belirtmeden alıntılamış

Yoruma, yerine göre farklılıklar olabilir. Türk lehçeleri Türk Dil Kurumu Sözlüğünden alınmış, Türk-Latin alfabesiyle verilmiştir.

Azerice (Azerbaycan Türkçesi – Azerbaycan dili – Azerbaycanca) öğrenme dizimiz


Facebook Widgets

IMG_2654

Bülent Pakman kimdir? 

Azerbaycan’da Kimlik ve Dil

Azeri diye bir millet var mı?

YANLIŞ: Türkiye’de Azerbaycan Türklerine “Azeri”, konuştukları dile “Azerice” denmektedir.  Azerbaycan resmi politikasında bu tanımlar  “Azerbaycan Halkı”, “Azerbaycanlı” ve “Azerbaycan’ca”, “Azerbaycan Dili” şeklindedir. Bunlar külliyen yanlıştır.

1. Azerbaycan bir coğrafya ismidir, millet değil, Ayrıca soyu bilinen, kendine has dili olan halklar coğrafi adlarla kimliklendirilemezler. 
2. Azeriler İran’da yaşayan küçük bir etnik topluluktur. Azeri sözcüğü, ilk defa olarak, tarihin en azılı Türk düşmanı Stalin, daha sonra ise hasta beyinli İran-Fars şovenistleri tarafından, Azerbaycanlıların Türklük şuurunu yok etmek, unutturmak için uydurulan sahte bir kimliktir. Eğer Ruslar, Çarlık ve Sovyet dönemlerinde Allah korusun Anadolu ya hakim olsalardı, orada da benzeri şekilde Egeli, Karadenizli ve İzmirli diye uyduruk milletler ve kimlikle yaratmaya çalışırlardı.

DOĞRU:  “Azerbaycan Türkleri” ve “Azerbaycan Türkçesi”.

Azerbaycanlılar Türk müdür?

Kurtlar olur çobanların koyunu
İtten öğrenirse, kendi soyunu
“Azerilik” komunizmin oyunu
Azeri değiliz, Türk oğlu Türk’üz!

Bahtiyar VAHAPZADE

Azerbaycanlılar Türktür dilleri Türkçedir

Arama motorlarında bulunabilmesini kolaylaştırmak için yazılarımızda arada Azerice ve Azeri kelimeleri kullanılmaktadır.

Azerbaycan’da Türk milleti vardır, dilleri Türk dilidir

AZERBAYCAN GÜNLÜKLERİ

36 Responses to Azerbaycan ve Türkiye Türkçelerinde (Azerice – Türkçe) farklı kelimeler

  1. Ruslan dedi ki:

    abi tam sözük yapmışsınız. Elleriniz dert görmesin .

    Beğen

  2. Sabina dedi ki:

    cok ozur dilerim ama bazi hatalariniz var. izninizle turkceyi cok ii bilen bir azeri olarak bazi hatalari duzeltmek istiyorum.
    azericede de turkcede oldugu gibi kelimeler yazildigi gibi okunur cogunlukla… ozellkle harfler…
    maalesef yazdiginiz gibi x=h degil. cunku biz heyir demiyoruz xeyir diyoruz.
    yahsi gun lafini hic kullanmayiz zaten.
    yaxsisen degil, yaxsisan? denir.
    xelelik degil, helelik denir
    Çoh sağ olun, çoh teşekkür edirem degil, Çox sağ olun, çox teşekkür edirem denir
    Rica ederiz (ederim) xahiş edirik (edirem) (Not:Xahiş -hahiş okunmaz asla. yazildigi gibi okunur)
    Buna Azerbaycanca ne deyirsiniz? degil Bunu Azerbaycanca ne deyirsiniz?
    axşam (ahşam okunmaz, yazildigi gibi okunur.)
    şimdi indi, şindi dye bir kelime yoktur. sadece indi kelimesini kullaniriz.
    hemen heman degil, bu deqiqe kullanilir
    girh degil qirx`dir
    dohsan degil doxsan
    cihma degil cixma, cixilsin
    ve s.. daha fazla basinizi agritmiyim. tskler….

    Beğen

  3. Zülfiyye dedi ki:

    merhaba İzninizle ben de bazı yanlışlarınızı düzeltmek isterim. Anladım kelimesi için Başa düştü, aydındır, başıma düştü deye yazmışsınız oysa kı dogrusu anladım, aydındır, başa düştüm olmalıdır. evlat övlad demekdir. Döviz kelimesi Azerbaycancada da var aynı zamanda Valyuta da kullanılıyor. genç kelimesi genc demekdir. Yeniyetmenin turkce karşılığı ise ergen olucak. alkollü içki araq demek deyil sizin de yazdığınız gibı vodka araqdır, alkollü içki ise alkoqollu içki demekdir. yemek borusu yemek borusu olarak geçer, mədə xorası ise bır mide hastaliğıdır mide yarası demekdir xora yara anlamına gelir. poşet, torba kelimelerinin resmi çevirisi torba, kloq ise halk arasında kullanılan yanlış kelimelerden biridir. civciv ise cücen deyi cüce olacaq.Salatalık Xiyar yazılmalıdır. Bazılarının rusca kelimeler kullanması bunun resmi dilde de kullanılması anlamına gelmez ve Azarbeycanda da her kes tararfından da rağbetle karşılanılmaz mesela yer fıstığı araxis deyil yer fıstığı,Etek yubka deyil etek, şemsiye çetir, beden ölçüsü, numara razmer deyi ölçü, uçak samolyot deyil teyyare, trafik lambası, svetofor deyil işıqfor, havalandırma ventilasiya deyil havalandırma, Tabak tarelka deyil boşqab, masa stol deyil masa olmalıdır. klasör papka deyil qovluq, dosya sened,silgi pozan, reklam reklam olucak banner kelimesini de ilk burda gordüm 🙂 , müdür menecer deyil müdür olucak, sinek milçek olucak çibin de sinek anlamında kullanılır amma bu sadece bazı yörelerimızde kullanılan bir kelime, kolay asan demekdir hasant da asanın bazı yörelerde kullanılar formudur, menekşenin çevirisinde bənövşə doğrudur, bənövşəyi ise sizin renkleri anlattığınızdakı gibi mor renginin azerbaycancasıdır, hiç olmazsa heç olmazsa demekdir ve ne yaxşıdır ki.. deye çeriri tamamen yanlışdır. sonraki sonrakı, gələn, tuzak tələs deyil tələ, evet beli, hə, boru da boru olucak xor ise kora demekdir :), Malesef sonuna kadar okuma için zamanım yok onları da başka zaman inşallah.

    Beğen

    • bpakman dedi ki:

      Çok teşekkürler. Gereken düzeltmeleri yapacağım ancak halk Rusça kelimeleri kullanıyor. Mesela svetofor demeyeni 2 yıldır daha hiç duymadım.

      Beğen

  4. aynur dedi ki:

    zehmetiniz ichinn teshekkur! siz nerden bu kadar iyi biliyorsunuz azerbaycanca?

    Beğen

    • bpakman dedi ki:

      2 yarım ildir Bakı’da yol layihelerinde meslehetçiyem.

      Beğen

      • kabus dedi ki:

        sözlük hazırlamışın ellerine sağlık. arkadaşlarında belirtdiği gibi yalnışlar var. bende tekrar edip durmak itemiyorum. ama bence sen bi bizimkilerden biriyle konuşaydın önce. en azından sözleri yazarken yardımcı olurdu. Sabina adli bayanda guyaki düzeltmiş kendisinin yaptiği hatalardan haberi yok. ha bide bu rusca olayıda şöyleki sizde gençler nasılki almanca yada ingilizce gibi yabancı dillerle kendi dilini katl ediyor bizimkilerde kendi dillerini genel olarak rusçayla katl ediyor. diğer kizin Zülfiyyenin yazdığını okumadım. neyse ellerin dert görmesin. bakıdakı işlərindədə uğurlar.

        Beğen

  5. Afaq dedi ki:

    Salam. Bağışlayın, axşamın(ız) xeyir və gecən(iz) xeyrə qalsın düzgün ifadələrdir. Amma axşamın(ız) xeyrə qalsın deyilməz.
    Bir də “iyi günlər” bizdə bu cür deyilmir, burada yanlış yazılıb. Bayaqdan fikirləşirəm, dilimizdə konkret anlamını tapa bilmirəm ki, sizə yazım. Amma indi vaxtım yoxdu, bunu düşünüb, sizə yazacam İnşallah. 🙂

    Beğen

  6. V.E. dedi ki:

    Detaylı okumadım ama okuduğum kadarı ile bir yanlışı düzelteyim. Azerbaycan Türkçesinde de mı,mi,mu,mü ekleri ayrı yazılır yeni (son 2 yıllık) düzene göre,bitişik değil!

    Beğen

    • bpakman dedi ki:

      Yazı 3 yıl önce hazırlanmıştı. Arada ufak ilaveler oluyor. İlginize teşekkürler, zamanım olunca bakarım.

      Beğen

    • bpakman dedi ki:

      Bakü’de kime sorduysam bu uygulamayı bilmiyor. Kaynak verirseniz memnun olurum. Azerbaycan Türkçesinde de olabilir.

      Beğen

  7. Attila Obruk dedi ki:

    Bu konuda 1980 de yazdığım yazımdan bir bölüm; ” ….Azeriler tabiri, Türkiyede karadenizli Türklere “Laz” denmesi gibidir. Lazlar Rusyadan kaçıp gelen ve bize sığınan çok küçük hırıstiyan bir grup idi. Şimdilerde yok denecek kadar az kaldılar. Azeriler ise aslen Farsidir ve çok küçük bir gruptur.Bu gruba Ruslar,ermeniler ve İranlılar bu ismi vermişlerdir.Türk değil farsidir. Daha sonraları Ruslar,ermeniler ve İranlılar, Azerbaycan Türklerinin adını lekelemek için bütün Azerbaycan Türklerine “Azeri” demişlerdir. Azeriler iranın yezd şehrinde halen yaşayan farscanın değişik bir şivesini konuşan, beluçlar,kürtler,ermeniler, tacikler gibi,hint avrupa dili konuşan yani farisi bir topluluktur.
    Türkmenistan,Azerbaycan ve Türkiye türkleri Oğuz boyundandır.Ayni ulu atanın torunlarıdır.”
    Attila Obruk.

    Beğen

  8. efendizade iran dedi ki:

    merahaba.
    banada bazi cumleler yanlış geldi. bununla birlikte bizim iranda kullandığımız azerbaycan türkçeside kuzey azerbaycanda kullanıldığı dille bi çok farklar var .
    dediniz: qada , selam qadası cümlesinde , kız arkadaş demektir. yanlış . qada : kaza . qadası : allahın sana gelen bi kazası olacaksa bana gelsin. İranda daha çok rumiye şehrinde ve onun civarındakı şehirlerde kullaniyor. tebrizde kullanmaz o kadar. ARDABİL ( erdebil ) şehrinde şöyle kullanıliyo : “qada alım” yani kazan varsa bana gelsin. ARDABİLde de daha çok ilçelerde kullanıliyo.

    Beğen

    • bpakman dedi ki:

      Qada sizin yazdığınız manada Türkiye’de de çokça kullanılır. Bilhassa Kayseri’de. Benim yazdığım da doğru, kuzey Azerbaycan’da, kulağımla duyduğum ve sorup öğrendiğim birşey.

      Beğen

  9. Sadece Bir TÜRK dedi ki:

    keşke azerice yazmasaydınız.. Türkçeden bahsedip azeri kelimesinin anlamını bilmemek…
    Attila Obruk Allah senden razı olsun…

    Beğen

    • bpakman dedi ki:

      Çok ender de olsa “Azerice” yazmamın sebebi birçok yerde açıklanmıştır. Azeri kelimesinin anlamı da birçok yazımda açıklanmıştır. Keşke yazılarımı okumuş olsaydınız. Dünyada bu konuda eleştirilecek birisi varsa o da yüzde yüz eminim ki ben değilim.

      Beğen

    • bpakman dedi ki:

      Beni bilmemekle suçluyorsunuz peki siz Azerbaycan Devlet politikasını biliyor musunuz?
      Azerbaycan Devletine göre Azerbaycan Türkü yoktur Azerbaycanlı vardır, Azerbaycan Türkçesi yoktur, Azerbaycan Dili vardır.
      Halbuki Azerbaycan coğrafi addır. Milletler coğrafi adla adlandırılırsa millet olmaktan çıkarlar. Mesela Alman olur Almanyalı. Olur mu olmaz.
      Böyle yapılırsa Türkiye Türkleri de uzun uzadıya Azerbaycanlı, Azerbaycan dili yerine Azeri, Azerice derler. Bir yanlışı başka bir yanlışla düzeltmiş olurlar.
      Bunları yazılarımda defalarca anlatıyorum, videolarla, belgelerle, sayemde önemli sayıda Türkiye ve Azerbaycan Türkü ilk defa böyle şeylerden haberdar oluyor ve de tarafınızdan bilmemekle itham ediliyorum.

      Beğen

    • B. Yandal dedi ki:

      Azerice sözünde ne problem var acaba? Azerbaycan halkı kendisine Azeri diyor zaten. Bu bir boy adı bile olmamasına rağmen bu şekilnde yerleşmiş ve kullanılıyor. Millet olarak Türk olduklarını mutlaka vurgulamak şart değildir. Dünyada tek tip Türk yoktur, çeşitli boylar ve kollar bulunmaktadır. Türkçedeki dil adlarına getirilen +CA eki zarf yapma eki ile aynıdır (bu kullanım Macarcada da vardır, zarf yapan +Ul eki millet adlarına getirilir.) Dolayısıyla Kazakça konuşmak demek, Kazak gibi/Kazak tarzı konuşmak demektir. Her defasında uzun uzadıya Kazak Türkçesi, Azerbaycan Türkçesi diye belirtmeye gerek yoktur. Bakın Pamukkale Üniversitesinin lehçeler sözlüğünde de Azerice Sözlük, Kazakça Sözlük, vb. şeklinde kullanım vardır. Zaten Azerbaycanca, Qazaqşa, vb. kullanım bu lehçelerde de mevcuttur.

      Beğen

      • bpakman dedi ki:

        Azerbaycan halkı kendisine Azeri demiyor. 7 yıl boyunca hiç rastlamadım.

        Beğen

      • B. Yandal dedi ki:

        Google’a Azəri yazınca çıkan neticeler ne o zaman? Türkiye’dekiler mi yoksa İran’dakiler mi?

        Beğen

      • bpakman dedi ki:

        Türkiye’nin sadece Azeri kelimesini kullanmasından kaynaklı.

        Beğen

      • Ayka Delişka dedi ki:

        Azerbaycan dilinin izahlı lugatından:
        azəri : is. Azərbaycanlı. Azərilər haqqında Yaqut Həməvinin rəyi şayani-diqqətdir.. Çəmənzəminli. Azəridir mənim adım; Füzulidir söz ustadım. S.Vurğun. // sif. Azərbaycana, azərbaycanlılara, yaxud Azərbaycan dilinə aid. Azəri mülkünü bütün gəz, dolan; Qalmasın görməmiş bir adam səni. H.K.Sanılı.

        Bu sözlük SSCB devrinde yazılmıştır, o dönemde Türkiye ile Azerbaycan ilişki kuramıyordu.

        Beğen

  10. Fatali dedi ki:

    Bulent Bey, ucretsiz bir kurs gectiniz resmen tesekkur ederiz. Gercekden bunlari okuyan Turk kardeslerimiz Azerbaycan Turkcesini cok kolayca cozer. Sovetler birligi dagildiginda ana dilimiz Azerbaycan Turkcesimi yoksa Azerbaycan dilimi olsun diye cok tartismalar olmusdur. Youtubeden cok degerli sairimiz Baxtiyar Vahabzade ile Haydar Aliyevin bir toplantida tartismasida var. Ama Aliyevin isteyi ile Azerbaycan dili olarak belirlenmisdir. Bazi Turk arakadaslarim soruyolar cogu Zaman anlamiyoruz bazi azeriler turkceyi sokuyorlar bazilarinin konusmalari hic anlasilmiyor. Belki yazmissiniz bilmiyorum bizde egitim rusca ve Azerbaycan dilinde vardir. Rucsa bolumun olmasini kesinlikle kiniyorum ama o baska konu. Rusca egitim alanlar zaten Azerbaycan turkcesini Dogru durust konusamiyorlar mesele bu. Yasli nesil desen Turkiye turkcesini hic duymamislar.
    Bir komik hatirami paylasmak istiyorum bu dille ilgili, 10sene once ailemle Istanbulda bir Lokantada oturmusuz ve sifaris ederken garsona bize et getir ama sumuklu olsun (sumuk-kemik) biliyosunuz bizde antrikot kebabi cok severler sumuklu et deyerik her zaman. neyse iste garson cok sasirdi duruma gitdi geldi dedi abi sumukli eti nerden bulalim size diye sordu?! Babamda dediki sumuksuz etin lezzeti yok lutfen oyle olsun pilavla felan. simdi hepsi bir biriyle konusuyor. Sonda cafe muduru ben geldi dedi ki ozur dilerim soru icin, Azeriler eti sumuklemi yer?!) O Zaman anladik Burda Garip bi sey var kesin.her sey anlasildikdan sonra 1saat belki hepimiz gulmusduk olaya))

    Beğen

  11. Geri bildirim: Azerice – Türkçe Cümleler

  12. Geri bildirim: Azerbaycan’da damat adayına öğütler | Pakman World

  13. Bilal YEŞİLTAŞ dedi ki:

    Bülent bey
    emeğiniz için köp rahmet.
    bir düzeltme uyarısı:
    3:45 Saat dördə onbeş dəqiqə qalıb (qalmış) veya Saat dördə qırx beş dəqiqə işləyir (işləmiş) de denir
    galiba ikinci kısım daki dört üç olması lazım.
    birde tüm Türk Cumhuriyetlerinde ve Rusçada Nöl / Anadolu Türkçesindeki Sıfır karşılığı kullanılıyor
    Kazaklara sorduğumda halk Rusçaya Kazakçadan geçti diyorlar.
    Sıfırın da Arapça üzerinden Akadça dan geldiği yönünde bir bilgi mevcut.
    İzninizle 2 sorum olacak:
    1. Nöl ve Sıfır kelimelerinin kökeni konusunda bir kaynağa ulaştınız mı?
    2. Bizim alfabemizin de alındığı Latince’nin İskit/Etrüks/Saka/Saha kökenli olduğu yönündeki bilgi ne kadar gerçekçi?
    Saygılarımla.
    Bilal YEŞİLTAŞ

    Beğen

    • bpakman dedi ki:

      Almancada “Null” sıfır demek. Oradan Rusçaya Nol olarak geçmiş olmalı. Tahminim böyle.
      Latin alfabesinin Etrüsk/Göktürk kaynaklı olduğu iddiaları var.
      Saat örneğinde 3:45 yanlışlık olduğunu zannetmiyorum.
      İlginize teşekkürler.

      Beğen

  14. Ç. Orunbasar dedi ki:

    Bahsettiğiniz çuşka kelimesi Rusça domuz anlamına gelen kelime değildir. Azerbaycan dilinin izahlı lugatine göre kelime “ham mal” anlamına gelmektedir. Yani bu kullanım “yontulmamış” ifadesi gibidir.

    Beğen

  15. Osman dedi ki:

    Ben ingilis dili uzmaniyim. Rus ve alman dillerini de bilirem. Bakü’de otururum. Bunları Sizlere anlatım: Azerbaycan’da yaşasam da kendimi TÜRK, dilmi ise TÜRK dili olarak kabul edirem. “Azeri” kelimesi resmi olarak kulanıla bilmez. Biz, anadolu ağızında konuşan Kafkaz Türkleriyiz ve TÜRKİYE türkleri bizim soydaşlarımızdır.

    Beğen

  16. Ertürk Pınaröz dedi ki:

    http://pauctle.com/aztr/hangman/ Azerice adam asmaca oyunu. Kelime öğrenmek ve bilginizi sınamak için oynayabilirsiniz.

    Beğen

  17. Saddam dedi ki:

    Halal olsun, hər xırdalığına(detayına) kimi yazmısız 😀

    Liked by 1 kişi

bpakman için bir cevap yazın Cevabı iptal et

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.