Bahreyn

Çarşı (Souk)

Baharatçı

Manama

Manama

City Center Mall

İki deniz anlamına gelen Bahreyn Krallığı tahminen 790.000 nüfuslu, 750 km2 büyüklüğünde Basra Körfezinde, Al Khalifa ailesince yönetilen  bir ada. Sünniler yönetime hakim. Çoğunlu oluşturan Şiiler ise İran destekli muhalefet yapmaya çalışıyorlar ancak onlardan ödü patlayan iktidar izin vermiyor. Bahreyn 1913’e kadar Osmanlı İmparatorluğuna bağlı idi. Bunun son dönemi İngiliz korumasında geçmiştir. Şimdilerde Amerikan 5. filosuna ev sahipliği yapıyor. Batısından Suudi Arabistan’ın Al Khobar kentine King Fahad Causeway yani deniz üzerinden köprü ile bağlı. Köprü ortasındaki adada pasaport işlemleri yapılıyor. Türk vatandaşları kapıda 14 günlük vize alıp girebiliyorlar. Vize ücreti 5 BD. (1 $ = 0.375 BD – Bahreyn Dinarı). Yeşil pasaportlardan vize ücreti alınmıyor. İki hafta sonra bu vize Bahreyn pasaport idaresince iki hafta daha uzatılabiliyor.

Causeway (deniz üzerinde köprü) her ne kadar kısa görünse de trafik bazı saatlerde yoğun olabiliyor. Özellikle Bahreyn’e dönüşte (peak Çarşamba öğleden sonra ve akşam olmak üzere) saat 15.00 den sonra yoğunluk gittikçe artıyor. Bazen geçiş 3 saat kadar sürebiliyor.  Gişe sayısı artırıldıktan sonra daha iyi oldu. Causeway geçiş ücreti (toll) tek yönde 2 BD. Araba sigortası 3 günlük 2 BD. Hafta sonu tatili  Bahreyn’de Cuma – Cumartesi.  Bahreyn’de geçici vize ötesinde uzun kalmak istenirse oturma izni almak için  sponsor gerekiyor. Oturma izni olmadan bankada hesap açtırılamıyor. Bahreyn plakalı bir arabanın Suudi Arabistan’a gidebilmesi için permit (permi) alması gerekiyor. Bu da ücrete tabi. Bahreyn’den pasaportla ve international driving licence ile araba kiralanabiliyor.  Ama her araba kiralama şirketi Suudi permiti vermediği için Suddi Arabistan’a geçilecekse bunu önceden konuşmak gerekir.

Bahreyn’de çoğu yerlerde ve Causewayde Suudi Arabistan Riyali geçiyor.

Causeway

Bahreyn havaalanında gerekse Suudi causewaydeki Bahreyn polis ve gümrükçüleri Türkleri  seviyorlar. Her geçişte bildikleri birkaç Türkçe kelimelerle Türklerle yakınlık kuruyorlar.

Suudi Arabistan tarafından gelindiğinde ilk olarak araba kullanan kadınlar dikkat çekiyor, çarşaflılar bile araba kullanıyor. Başı açık, hatta mini etekli sokaklarda gezen kadınlar dolu. Kimse dönüp bakmıyor bile. Kadınlar her yerde çalışabiliyor. denize girebiliyor, lokanta cafelerde aile-bekar ayırımı yok.

City Center Mall Food Court

Namaz saatlerinde her yer açık. Otellerde barlar içki servisi yapıyor. Kadın çalışma izni varsa tek başına ülkeye girebiliyor. Modern sinema salonları var. Suudlu kadınlar köprü üzerinden Bahreyn’e girer girmez direksiyona geçmeye can atıyorlar.

Akşam ve Manama

Sokakta yürüyen atlet bluzlu, şortlu bayanlar, çalışan bayanlar sıkça görülüyor. Buna karşılık pahalı-marka oteller dışında bir otelde kalırsanız gecenin 3 ünde resepsiyonun dışarıda 40 derece sıcak varken “battaniye istermisiniz” gibi size garip gelen telefonlarına, kapıyı çalan yüzünüzde alışık olmayan şaşkın ifade görürse bunun burda ne işi var gibilerinden“sorry wrong room” diyen uzak doğulu bayanlar tarafından uyandırılmayı göze alacaksınız. Zaten gece saat  3 e kadar oteldeki barın beş para etmeyen bizdeki pavyon müziği ayarındaki Live Music – Canlı Müzik gürültüsünden uyuyamıyorsunuz. Bu otellerde gecelemek 50 BD civarında. Sonuçta Bahreyn’e o tür işler  için gelmeyenler Ritz Carlton gibi bilinen namuslu-zincir aile otellerine tonla 150  BD gibi para vermek zorundalar. Daha az lüks ve namuslu otellerin gecesi 70 BD, Golden Tulip 50 BD, Windsor Tower 35 BD. mütevazi apart suitlerin gecesi 30-40 BD örneğin Pearl Bahrain Suit, Durrat Al Hora Suites.

Bahreyn’e son gidişimizde Durrat Suites Al Hoora’da eşimle gecesi 30 BD’ye kalıyoruz. Yatak odası deniz görüyor. Kablosuz internet bedava ve gayet iyi. LCD büyük TV, uydu alıcı var. Temiz. Güya havuz var ama suyu pis. Evet canlı müzik yok ama aynı katta kalan Araplar teyplerini sonuna kadar açıyorlar. Önce Arap müziği sonra da Türk müziği başlıyor. Özellikle İbrahim Tatlıses. Bir ara “Sen de başını alıp gitme ne olur, ne olur tut ellerimi” çalıyor. Neyse hiç olmazsa Türk müziği. Meret şişede durduğu gibi durmuyor. Suudiler içkiyi yasaklamakta haklı mı dersiniz? Resepsiyondaki Hintli kız pasaportlarımızı alıkoymak istiyor. Parayı peşin verip pasaportları kurtarıyoruz. Ama check-out yaparken bell-boyu odaya gönderiyor, bir şey eksik mi diye baktırıyor. Sanki han odasında kalmış gibi oluyoruz. Bu güvensizlik nereden kaynaklanıyor acaba?

Alışveriş:

Çarşı - Souk

City Center Mall yeni ve büyük, geniş kapasiteli kapalı otoparka sahip. Çatısından Bahreyni seyredebilirsiniz. Daha eski Seef Mall’ın kapalı otoparkı ücretli. Marina Mall diğer bir alışveriş merkezi. Ayrıca Bab Al Bahrain’den başlayan Arap çarşısı yani Souk (ya da Suk) da görülmeye değer. Lulu Mall harcıalem ve kalitesiz.

Bab El Bahreyn - Bahreyn kapısı

Yateem Center pasajı çarşı içinde. Takı isteyenler özellikle Gold City adı verilen kuyumcular çarşısını görmeliler, burada kum incili yani küçük incili takıları başka yerlerde bulmanız çok zor. Gold City’nin üst katında Hint el yapımı şalları ve diğer hediyelik eşyaları bulabilirsiniz.

Gold City

THY her gün İstanbul Bahreyn arasında sefer yapıyor. Bunlardan bazıları gidiş ya da dönüşte Katar bağlantılı. Bahreyn havaalanı Muharrak adasında. Araba parketmek ilk 20 dakika ücretsiz. Günlük 3 BD. Uzun dönemli günlük 1.5 BD. Manama’ya taksi 4-6 BD tutar. Suudi Arabistan Khobar’a ise taksi 25 BD. Park alanı yetersiz. Kapalı otoparkı yok.

Bülent Pakman, Kasım 2009.

Manama Çarşı

Manama'da akşam

Manama

Muharrak

Manama Sahil

Muharrak sahil