Haçlı-Siyonist neden birleşti?

Hıristiyanlar Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesine Yahudilerin neden olduklarına inanır, Yahudiler de kendi dinlerinden sonra yayılan Hıristiyanlığı semavi din olarak kabul etmezler. Hal böyle iken neden Haçlı zihniyeti sınıfına giren fanatik Hıristiyanlarla fanatik Yahudiler olan Siyonistler Müslümanlara karşı işbirliğine gitmişlerdir?

MESİH’İN GELİŞİ

Yahudi ve Protestan Hıristiyanlara empoze edilmeye çalışan bir senaryoya göre, Mesih’in yeryüzüne gelmesi için üç koşulun gerçekleşmesi gereklidir. İlk koşul, Yahudilerin dünyanın dört bir tarafa dağılmasıdır. İkincisi Yahudilerin toplanıp Kudüs merkez olmak üzere yeniden devletlerini kurmalarıdır. Üçüncüsü ise Hz. Süleyman’ın yaptırdığı tapınağın yeniden inşa edilmesidir. Söz konusu tapınaktan geri kalan şu ünlü “Ağlama Duvarı”dır.Bu üç koşuldan ikisi gerçekleşmiş durumdadır. Şimdi sıra üçüncüsüne gelmiştir. Bu inanışta Hıristiyanlarla Yahudileri ayıran Mesihin kim olduğudur. Hıristiyanlara göre Mesih Hz. İsa’dır. Yahudiler bunu kabul etmez.

Siyonist düşünce açısı

Yahudi  inanışına göre kendi kutsal metinlerinde kıyametin yaklaştığı sırada Yahudi hakimiyetinin bütün dünyada kurulacağı, Yahudiler’e karşı olan diğer kavimlerin toprak altı zenginliklerinin de (yani petrolün) Yahudilere intikal edeceği, Yahudiler’in eline geçeceği yazılıdır. Örneğin Tevrat Tekvin, 15/18 de Allah’ın Mısır ırmağından yani Nil Nehrinden büyük ırmağa yani Fırat nehrine kadar olan diyarın onların zürriyetine verdiğinin yazılı olduğunu iddia ederler. Bir Yahudi buna inanmak zorundadır yoksa Tevrat’ı dolayısıyla dinini reddetmiş olur. Elbette sadece inanmakla kalmayacak gerektiğinde uygulamasına da katılacaktır.

Bunun anlamı günümüzde Müslümanların elinde bulunan Orta Doğu petrollerinin  İsrail’in eline geçmesidir. Bugünkü konjonktürde Orta Doğu petrolleri İran dışında ABD ve Batılıların kontrolü altındadır. Bu nedenle böyle bir şeyin gerçekleşmesi ancak söz konusu yahudi inanışına Hıristiyanları da inandırarak ortak etmekle mümkün olabilecektir. Zaten güç bakımından da İsrail’in Hıristiyan desteğine mutlaka ihtiyacı vardır.

Diğer tarafta İncil Allah kelamı olmadığından Hıristiyanlar mecburen kutsal kitapları olan ve sayısını dörde indirdikleri İncillere Yeni Ahit demişler ve önlerine de Eski Ahit dedikleri Tevrat’ı eklemek zorunda kalmışlardır. Böylece Hz. İsa’nın dünyada bulunduğu süre içerisinde din olarak tesis etmediği İsa’nın öğretilerine inanış  Aziz Pavlos tarafından sonradan din haline getirilmiştir. Pavlos Eski Anlaşma anlamına gelen Eski Ahit’i yani Tevratı, bir anlamda Yahudiliği bitirmiş yerine Yeni Anlaşma anlamına gelen Yeni Ahit’i yani Hıristiyanlığı ikame etmiştir.

Yahudiler kendi kavimleri içerisinden çıkan ve kendi inanışlarına reform ve revizyon getirdiğini iddia eden hatta bitirme amacını güden bu yeni dini geçerli olarak kabul etmemekle hatta düşman olarak kabul etmekle birlikte yukarıda ifade edilen nedenlerden dolayı Hıristiyan destek ve işbirliğine ihtiyaçları olduğundan onların dinlerinin varlığını da şimdilik kabullenmek zorunda kalmışlardır. Yani sorun her iki tarafça Mesihin gelişinden sonrasına ertelenmiştir.

Hıristiyanların İslam karşıtlığı

Diğer yandan Hıristiyan dünyası kendinden sonra yayılan İslam dinini din olarak kabul etmemiş, Allah’ın Hıristiyanların “God” yani Tanrı’sıyla aynı olmadığını,  Şeytanı simgeleyen işaretin İslam sembolü sayılan hilal olduğunu hatta 3 hilalin şeytanın simgesi olduğunu, İncil’de şeytanın rakamı olarak bilinen 666 rakamının 3 hilalin birleşiminden meydana geldiğini, hilallerin Arap alfabesinde 6 değerini veren harfe benzediğini, Hz. Muhammed’in sübyancı olduğunu (Hz. Muhammed, Hz. Ayşe ile evlendiğinde Ayşe’nin yaşının çok küçük olduğu öne sürülür ki bu tamamen yanlıştır. BKZ bu konudaki kapsamlı araştırmamız), kervanları basıp eşkiyalık yaptığını v.b öne sürerek Hıristiyanların Müslümanlara düşman olmasını ya da en azından sempati ile bakmalarını önlemeyi amaç edinmiştir. Bu arada konu açıldığı için burada şu kadarını ifade edelim ki İslam düşmanlarının kervan basma saptırmalarının aslı Hicret döneminde Müslümanları yok etmek için savaş halinde olan Mekke’deki müşriklerin ikmallerini sağlayan kervanların bu ikmallerinin engellenmelerinden ibarettir. İslam düşmanlarınınbu tür  iddiaları ve yanıtları konusunda kapsamlı araştırmamız için BAKINIZ.

Papa II. John Paul  24 Aralık 1999 tarihinde yayınladığı mesajında
da Haçlı amacını tüm çıplaklığı ile göz önüne seriyordu.
Birinci bin yılda Avrupa Hıristiyanlaştırıldı. İkinci bin yılda Am erika ve Afrika Hıristiyanlaştırıldı. Üçüncü bin yılda ise Asya’yı Hıristiyanlaştıralım.

ARMAGGEDDON

Haçlı fundamentalizmine göre Mesih’in, yani Hz. İsa’nın tekrar gelmesi için şu anda içinde bulunduğumuz üçüncü milenyum başında mutlaka “Armageddon” adı verilen nihai bir savaşın çıkması gerekmektedir. Armageddon “İyiler ve kötülerin” kıyameti oluşturacak son büyük savaşına sahne olacak mekân. İbranice Megiddo (Magedon) Tepesi anlamına gelen “Harmegiddo” kelimelerinin Yunanca okunuşu. Aramice kökenli olan bu terim, “Har”, yani sıcak, lav püskürten dağ, yüksek tepe ve “Majjdo”, yani zafer, başarı, utku kelimelerinden türetilmiştir. İsrail’de Hayfa limanının 18 mil güneydoğusunda, Kudüs’ün 55 mil kadar kuzeyinde. Evangelistlere göre bu savaşta Anti-Christ’le (Deccal) yani müslümanlarla savaşacaklar, inançsızlar da müslümanların yanında yer alacak. Fanatik haçlılar, iyiler-kötüler savaşı olarak kabul ettikleri Armageddon savaşını sadece düşünce olmaktan çıkarmış, bu savaşının çıkması için yoğun uğraşı vermeye başlamışlardır.

Buna karşın Yahudilerde Hz. İsa’nın yeryüzüne geri gelmesi diye birşey yoktur, zaten onlara göre peygamber, tanrı gibi kavramların hepsi simgelerden, insanların kurgularından ibarettir. Tanrı ‘Yehova’ demektir ve  Yahudi ırkının ölümsüzlüğü, üstün vasıflarının soyutlanmasından ibarettir. Yeryüzünde üstün ırk Yahudi milletidir. Yahudi milleti bilinci tanrı fikri ile bütünleştirilmiştir ki Yahudi milleti bilinci ölümsüzleşsin diye. Üstün Yahudi ırkı bilinci “Biz tanrının seçilmiş kavmiyiz” parolasıyla tanımlanır. Bu Yahudi milleti bilincinde Tanrı ile Yahudi  kavmi özdeşleştirilir.

Yahudiler inanışına göre de Armageddon Savaşı Magedon Tepesi etrafında gerçekleşecek, savaş Müslüman ordusunun İsrailoğullarına saldırmasıyla çıkacaktır.

Ancak Siyonistler tüm bu inaçlara ilave yaparak Hz. İsa’nın tekrar geldiğinde ilk olarak Süleyman  Tapınağına beyaz atıyla gireceğini bu yüzden de Tapınağın mutlaka yeniden inşa edilmesi gerektiğini Hıristiyanlara empoze etmişlerdir. İyi ama bunu gerçekleşmesi, yani tapınağın yeniden inşa edilebilmesi için Müslümanların üç Harem-i Şerifi yani üç kutsal camisinden birisi ve eski kıblesi olan, Hz. Muhammed’in Miraca çıktığına inanılan Mescid-i Aksa’nın yıkılması gerekmektedir. Sonuçta Müslümanları etkisiz hale getirmeden Tapınak yapılamıyor, Tapınak yapılamayınca da Hz. İsa gelemiyor. Eee ne yapalım öyleyse? (Tapınakla ilgili daha geniş açıklamalar için TIKLAYIN,           İslam inanışında Hz. İsa’nın tekrar gelişi ile ilgili geniş açıklamalar için TIKLAYIN,                Hıristiyanlık ve Yahudilikte Kıyamet Anlayışı ile ilgili geniş açıklamalar için TIKLAYIN).

Böylece Haçlı fundamentalizmi ve zihniyeti, Armegeddon Savaşı’nda İsrail’in desteklemesi gerektiği sonucuna varmıştır. Zaten Hz. İsa da ‘İsrail Arslanı’ olarak dünyaya gelmiştir ya. Yahudiler Müslümanlar’a karşı Armageddon Savaşı’nı kazanmadıkça, Hz. İsa tekrar yeryüzüne dönmeyecek. İsa’nın dönmesi için savaşın çıkması ve kazanılması şart, bu savaşı önce Hz. İsa olmadan Yahudiler’in kazanması gerekiyor, onun için de İsrail ile sıkı bir işbirliği dini nedenlerden dolayı zorunludur sonucuna varıyor Haçlı zihniyeti.

Ama fanatik Hıristiyanlara göre bu savaş bittikten sonra nasıl olsa 144 bin Yahudi hariç, diğer hepsi yok edilecek, o 144 bin Yahudi de Hz. İsa’ya iman eden Yahudiler ve Amerika’ya bağlı olanlar olduğundan hayatta kalacaklar.

Bir yanda Haçlı fundamentalistleri , “144 bin Yahudi’den geri kalan hepsini nasıl olsa öldüreceğiz” umudunu taşırken, diğer yanda Yahudiler de “Biz tüm dünyayı ele geçireceğiz” düşlerini sürdürmektedirler. Tevrat “Kudüs’e tek bir sünnetsiz dahi giremeyecek” demektedir. Müslümanlar sünnetli olduğuna göre, bu giremeyecek sünnetsizler olsa olsa Hıristiyanlar’dır.

Ayrıca Yahudiler Birleşmiş Milletler binasının duvarına bile Tevrat’tan alıntı sonradan sokuşturdukları sulh ayetlerini yazdırmışlardır. Söz konusu ayetlerde şöyle der: “Milletler silahlarını, kılıçlarını saban haline getireceklerdir”. Yahudi hakimiyeti kurulunca tüm dünya silahsızlandırılacaktır, Yahudilerin sulh ayeti bunu önerir, barıştan kasıt diğer ulusların silahsızlandırılmasıdır. Böylece Orta Doğu’nun zenginliği Kudüs’e akacaktır.

1. ve 2. Dünya savaşından yorgun çıkan ABD ve İngilizler Haçlı-Siyonist işbirliği çerçevesinde Siyonistlere yardım ederek Orta Doğu’da kendilerine müttefik bir İsrail devletinin kurulmasını sağlamışlardır. İsrail devletinin kurulmasında söz konusu Armageddon inanışı önemli rol oynamıştır. Hatta İsrail devletinin kurulabilmesi için Osmanlı devletinin savaşa girmeye mecbur bırakıldığı da iddia edilir ki Abdülhamid’in Yahudilerin Filistine göç etmelerine izin vermemesi bu iddiaları doğrulamaktadır.

2. Dünya savaşı sonrası Araplar birçok devlete bölünerek güçleri dağıtılmıştır. Ayrıca ABD Körfez ülkelerinin güvenliğini kendisi sağlayarak Arap ordularının güçlenmesini önlemiştir. Çok korkulan Saddam ordusunun Armaggedon savaşına katılması Haçlı-Siyonist kurgularıyla ABD’nin Irak’ı işgali sayesinde önlenmiştir. Ayrıca bu savaşta Kuzey Irak Kürtlerinin Arapların yanında değil İsrail’in yanında katılması da şimdiden garantiye alınmıştır. Türkiye’nin Müslümanların yanında bu savaşa katılmaması için de Güney Doğu’da Haçlı-Siyonist ittifak kışkırtma ve desteğiyle yaratılan ayrılıkçı Kürt hareketi ile bölünerek zayıflatılması hedeflenmiştir. ABD’nin Afganistanı işgaliyle Orta ve Güney Asya Müslümanlarının da bu savaşa katılmamaları sağlanmaya çalışılacaktır. Geriye nükleer silahlara sahip İran kalmıştır. Onu da İsrail hava saldırısıyla vurup etkisiz hale getirecektir. İsrail Armageddon savaşı sonunda sadece petrole değil, Kürtlerle ittifak halinde Dicle ve Fırat’ın suyuna da sahip olacaktır. Musevi/Yahudilerin kutsal kitabı Eski Ahit/Tanah/Tevrat’a göre İsrail’in Tanrısı Musa’ya seslenmiş ve “Nil’den Fırat’a uzanan toprakları sana verdim” demiş. Tevrat’ta geçen FIRAT Türkiye nehri ve Türkiye toprağı.

Mısır ırmağından büyük ırmağa, Fırat nehrine kadar bu diyarı senin zürriyetine verdim.” Tekvin, 15/18

Nil Mısır’ın ortasından geçer. Tıpkı, Fırat’ın Irak’ın ortasından geçtiği gibi. Yani Yahudilere göre, Büyük İsrail Devleti Mısır’ın yarısı ile Irak’ın yarısı arasında kalacak toprakları kapsayacaktır. İçinde Ürdün, Suriye, Lübnan ve Anadolu’nun bir kısmı.
Firavun’lar, Musa’yı Mısır’dan; Kral Nebukadnezar Yakup’u, yani Yesrail’i, Babil’den yani Irak’tan kovmuşlardı.

Yine Tevrat’a göreDavud eline bir sapan alır ve Filistinli dev Golyat’a fırlatır, Golyat ölür ve Davud gider, başını keser ve krala verir. Bir İsrail-ABD askeri tatbikatının adı DAVUD’UN SAPANI. Bu bir İsrailoğlu mesajıdır, “bölgenin en güçlüsü benim” diyen.

Yine Tevrat’a göre Yakup’un Lea’dan olan kızı Dina’ya Filistinli Prens Şekem tecavüz eder, bunun üzerine İsrailoğulları gider, bütün Filistinlileri öldürür. Nisan 2012′de İsrail-ABD askeri tatbikat yaptı, adı DİNA’NIN ONURU. Bu bir İsrail mesajıdır, “intikam alacağım” diyen.

Yine hep Tevrat’a göre, İsrailoğullarının Tanrısı tarafından seçilmiş kişiler boynuzla kutsanır, Davud’un kalkanıyla korumaya alınır. Başbakan Erdoğan’a 2004 yılında verilen ödülün sembolü, DAVUD BOYNUZU. Bu bir dünyaya mesajdır, “Erdoğan İsrail’in koruması altındadır” diyen.

Tevrat’a göre İsrailoğullarının yolunu aydınlatan ışık Yedi Kollu Şamdan‘dan gelir ve kutsaldır. İbranice adı MENORA‘dır. 2004 yılında, ATV televizyonunun başbakanlık konutunda ve başköşede Erdoğan ile birlikte görüntülediği sembol; MENORA-YEDİ KOLLU ŞAMDAN. Bu bir Türk Milleti’ne mesajdır, “Türkiye’nin yolu İsrail’den geçer”, diyen.

Not: Yazının bazı bölümlerinde Defne Sarısoy’un Prof. Hüseyin Hatemi ile 13 Nisan 2004 de yaptığı söyleşiden  BAKINIZ  son bölümlerinde Erdal Sarızeybek’in yazısından yararlanılmıştır  BAKINIZ

Bülent Pakman. Ocak 2010. Son güncelleme Şubat 2014. İzin alınmadan ve aktif link verilmeden alıntı yapılamaz.

Konunun başka yönleri ile ele alındığı diğer yazılarımızı da okumanızı tavsiye ederiz:

DİNLER ARASI DİYALOG, ILIMLI İSLAM ve TÜRKİYE ÜZERİNE OYNANAN OYUNLAR  İLE İLGİLİ SAYFALARIMIZ

Twitter Widgets Facebook Widgets

mekke 008Bülent Pakman kimdir    https://bpakman.wordpress.com/pakman

4 Responses to Haçlı-Siyonist neden birleşti?

  1. TURAL dedi ki:

    SELAM BEN AZRBAYANAN YAZYORUM ARMAGEDDON-NA HANSI DEVLET NEZARET EDIR SAVAS EDEREK NE ELDE ETMEK ISDYOLLAR

    Beğen

    • bpakman dedi ki:

      Siyonistler Hıristiyanlara diyor ki “Müslümanlar ortak düşmanımız. Bizimle birlikte olun onları yok edelim”

      Beğen

  2. Geri bildirim: Filistini Mustafa Kemal mi kaybettirdi? | Pakman World

  3. sunal8332gmailcom dedi ki:

    Hristyanlara göre Şeytan İslam inancındaki Allah’tır. Günümüzde hristyanlar Siyonistleri desteklemektedir evet her ne kadar aralarında Mesihin kim olduğu noktasında fikir birliği olmasada. Yahudiler İsayi Mesih olarak görmüyorlar hatta hristyanligi 3ü teslis inancından dolayı tevhid inancı olarak görmüyor putperest kabul ediyorlar. Hristyan ve Yahudilerin ortak noktası belki sadece İslam düşmanlığı. Hatta İslam’a değil de gerçek müslümanlara düşmanlar çünkü günümüzde İslam artık dinler arası diyalog etkisi ile ılımlı İslam’a dönüşmüş durumdadır ve bu onları rahatsız etmiyor hatta memnunlar bundan onlar , ılımlı olmamış müslümanlara düşmanlar.
    tayyip de ılımlı İslam’ın önündeki isimdir hem yahudilige hem hristyanlara çalışmaktadır. Eğer bir gün mescidi aksa yıkılsa Süleyman mabedi inşa edilse bunu yapsa yapsa tayyip yapar , gidişat da zaten o yönde.

    Beğen

Yorum bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.