Araplara göre Atatürk

Atatürk hakkında tipik Arap şartlanmasıdır. Güya Atatürk “pis Araplar” demiş. Aslında Yahudi dönmesiymiş, gizli İslam düşmanıymış, Türkiye’yi İslamdan uzaklaştırmış, vs. vs. Haçlı-Siyonist örgütleri yıllarca bu yönde propaganda yapıp Arapları etkilemeyi başardılar ve Arapların Atatürk  ilkelerine yakınlık duymalarını önlediler.

Araplar Atatürk’ün hiçbir düşüncesini hatta Atatürk’ün “istiklali tam” ilkesini bile bilmezler,

Atatürk Türkiye’yi batı bağımlısı yaptı derler. Bilmezler ki bunu yapan Atatürk değil Atatürk’den sonra Türkiye’yi yalvar yakar NATO’ya sokanlar, Cezayir’in bağımsızlığına karşı oy verenler, sonra da ABD, şimdilerde de hem ABD hem de AB bağımlısı yapanlar, her önemli karar arefesinde gidip Amerika’dan icazet alanlardır. Atatürk’ün İslam dünyasında model olmasını önlemeyi Haçlı zihniyeti böyle kampanyalarıyla başarmıştır. Arap ülkeleri demokratikleşememiş, modernleşememiş, bazı teşebbüsler olmuşsa da devrimleri tam gerçekleştirme eksikliğinden anti-emperyalist olmayı başaramamış, özellikle sanayileşmede, savunmalarında dışa bağımlı kalmayı sürdürmüşlerdir.

Bakmayın Araplar böyle düşünür ama Türkiye’ye geldiklerinde kendilerinde olmayan çağdaş hayata hayran kalırlar.  Özellikle Arap kadınlar, genç kızlar başka hiçbir İslam ülkesinde o tarzda çevrilemeyen Türk dizilerine bu nedenle bayılırlar.  Çok samimi olursanız ve güven verirseniz bizler gibi olma özlemlerini açığa vururlar.

Çocukluğum 1950-60 arasında anavatana o zamanlar yeni katılmış olan İskenderun’da geçti. O yıllar  ana dilleri arapça olan Nusayri cemaati Türkiye’ye baglanmış olmayı bir türlü kabullenememişlerdi. Ancak  yıllar sonra Suudi Arabistan’da  gördüm ki buradaki Türklerin sayıca çok önemli bir bölümünü teşkil eden ve bir kısmıyla birlikte çalışıp çok yakın olduğum aynı insanlar  yıllar sonra bu kez Atatürk hayranı olmuş çıkmış ve iyi ki Hatay  Türkiye’ye bağlanmış diyorlardi. Neden mi?  Çünkü Hatayda namaz kılmayan, camiye-mescide gitmeyen, oruç tutmayan bu insanlarımızı Suudi Arabistan’da zorla mescide götürüyorlar, namaz kıldırıyorlar ve oruç tutturuyorlar hatta dine küfretti diye idama mahkum ediyorlar.

Bu arada Arap olmayan bir İslam ulkesi Afganistan’da orta ve üzeri yaş Afganlılar tam bir Atatürk hayranıdırlar. Zira Haçlı zihniyeti Afganistanı hiçbir zaman tam ele geçirememiş, orada tam hüküm sürememis ve bu yüzden de söz konusu propagandalarını Afganlılara empoze edememişlerdir. Bugün bile ABD işgali altındaki Afganistan’da her hangi bir konuda haçlı propagandası yapmak büyük cesaret ister.

Yine Arap olmayan bir başka İslam ülkesi İran mollalar rejimine kadar Afganlılar kadar olmasa da Atatürkü severdi. Çok ilginçdir ki o zamana kadar söz konusu propagandalarında başarılı olamayan haçlılar molla rejimi sayesinde orada da faaliyet gösterme olanağı bulmuşlar ve başarılı olmuşlar. Zira görüyoruz işte, Ahmedinejad Anıtkabri ziyaret etmiyor

Bu arada Atatürk’ün Islam dini hakkında birçok düşüncesi var, örnekler:

“Allah Birdir. Şanı büyüktür.Peygamberimiz Efendimiz Hazretleri, Allah tarafından insanlara, dini gerçekleri duyurmaya memur ve elçi seçilmiştir. Bunun temel esası hepimizce bilinmektedir ki, yüce Kuran’da ki anlamı açık olan ayetlerdir. İnsanlara feyiz ruhu vermiş olan  dinimiz, son dindir. En mükemmel dindir. Çünkü, dinimiz akla, mantığa, gerçeğe tamamen uyuyor ve uygun düşüyor. Eğer akla mantığa ve gerçeğe uymamış olsaydı, bununla diğer ilahi tabiat kanunları arasında çelişki olması gerekirdi. Çünkü,  tüm evren kanunlarını (maddi ve manevi alem kanunlarını) yapan Allah dır.” (1923 – Atatürk’ün Söy. ve Demeçleri, ” T.İ.T. Enstitüsü Yayını, 1952).

“Türkler Arap’ların dinini kabul etmeden evvel de büyük bir millet idi. Arap dinini kabul ettikten sonra, bu din, ne Arapların, ne aynı dinde bulunan Acemlerin ve ne de Mısırlıların vesairenin Türk’lerle birleşip bir millet teşkil etmelerine hiçbir şekilde tesir etmedi..Bilakis, Türk milletinin milli rabıtalarını gevşetti, milli hislerini, milli heyecanını uyuşturdu.   Çünkü Muhammed’in kurduğu dinin gayesi milliyetlerin fevkinde şamil bir Arap milliyeti siyasetine müncer oluyordu. Bu arap fikri ümmet kelimesi ile ifade olundu. Muhammed’in dinini kabul edenler, kendilerini unutmağa hayatlarını Allah kelimesinin her yerde yükseltilmesine hasr etmeğe mecburdular. Bununla beraber, Allah’a kendi lisanında değil Allah’ın Arap kavmine gönderdiği Arapça kitapla ibadet ve münacatta bulunacaktı. Arapça öğrenmedikçe Allah’a ne dediğini bilmeyecekti. Bu vaziyyet karşısında Türk Milleti bir çok asırlar ne yaptığını ne yapacağını bilmeksizin adeta bir kelimesinin manasını bilmediği halde Kuran’ı ezberlemekten beyni sulanmış hafızlara döndüler.”(Dil Tarih Yüksek Kurumu-Atatürk’ün El yazmaları 1998/ Prof Afet İnan)

Gelelim günümüze. Prof. Yaşar Nuri Öztürk İslam dini Emevi dini, hurafeler dini haline getirildi diyor diye şimdi Hoca’ya dinsiz, din düşmanı diyebilirmiyiz? Diyenler yok mu? Var. Bizim dinciler. Atatürk ve İslam konusuna da böyle bakmak gerekir. Ama artık bunları Araplara anlatamazsınız. Çok geç. Hem de Atatürk Türkiye’de rafa kaldırılmışken.

Haçlı-Siyonist ittifakının oyunları sayesinde Atatürk’ü İslam dünyasında tarihe gömdükten sonra Türkiye’de de işini bitirdiler. Zurnanın son deliğini de Can Dündar kapattı.

Bülent Pakman. Temmuz 2009. İzin alınmadan, aktif link verilmeden yayımlamaz, alıntı yapılamaz.

Bülent Pakman kimdir    https://bpakman.wordpress.com/pakman/