Örtünme – Yaşar Nuri Öztürk

Bayanlar namaz kılmak için abdest alırlarken başlarını örtmeli mi? Bir bayanın namaz kılarken en makbul şekildeki örtünmesi nasıldır?

Başın örtülmesi hiçbir durumda zorunlu değildir. En makbul örtünme derecesi el, ayak ve baş dışındaki bölgelerin örtülmesidir. İsteyen başını da örtebilir, bu bir tercih işidir.

Tesettürün tarih boyunca, özellikle kadınların sosyal statüsünün sağlanmasında gerekli olduğunu görmekteyiz. (köle-hür ayrımı) Bu yüz yılda bu ayrım kalktığı için saçların örtünmesinin önemi kalmış mıdır?

Yaklaşımınız saçların örtünmesi açısından doğrudur. Abdest uzuvları tesettüre tabi değildir. Baş da bir abdest uzvudur.

Hıristiyanlık ve Yahudilikte kadın ve erkeklerin giyimi hakkında kurallar var mıdır? Tesettür gibi.

Vardır. Örneğin baş örtüsü İncil’de, Pavlus tarafından bugünkü şekliyle istenmektedir.

Başörtüsünün dindeki yeri bir tarafa, takmak isteyenlerin engellenmesi din açısından doğru mudur?

Başını örtmek isteyenlerin engellenmesi insan hakları açısından doğru değildir.

Başörtüsü konusunun 14 yüzyıl boyunca sizin görüşünüzden farklı anlaşılmasının nedenleri nelerdir?

Bu konuyu 14 yüzyıl boyunca benim gibi anlayanlar da vardır. Ancak eski zamanların böyle bir meselesi olmadığı için Kur’an’ın bu konudaki görüşü irdelenmemiştir. Herkes örfî hayatını yaşamaya devam etmiştir. Ortadoğu’da birçok ülkede sadece kadınlar değil erkeklerde başlarını kapatmaktadırlar. Anadolu’da yakın zamanlara kadar başı açık gezen erkeklere bile iyi gözle bakılmazdı. Bunlar bizim için ölçü değildir. Bizim için önemli olan Kur’an’ın ne dediğidir.

Başörtüsünün zorunlu olmadığını vurgulayan âlimlerden birisiniz. Diğer âlimler gerçeği kavrayamayacak kadar yetersiz mi?

Konunun gerçeği kavrayıp kavrayamamakla bir ilgisi yoktur. İşin esası, geleneği tedirgin etmeme hesabından kaynaklanmaktadır.

Başörtüsü konusundaki yorumunuza Hz. Peygamber döneminden dayanak bulabiliyor musunuz? Bu konuyu sizin gibi yorumlayan İslam âlimleri var mıdır?

Elbette benim gibi yorumlayan İslam âlimleri vardır. Hz.Peygamber döneminde cariye ve köle kadınlar baş açık dolaşıyor ve namazlarını o şekilde kılıyorlardı. O halde başı örtmek veya açmak din değil, örftür. Kur’an’ın istediği göğüslerin örtülmesidir.

Kur’an’dan ve sizin kitaplarınızdan anladığım kadarıyla örtünme emri GÖĞÜS’E yapılmış. Muhammed Esed’in mealinde de İmmar, müşrik kadınların süs olarak kullandığı şal. Benim başım kapalı, sınavlara girmedim. Ailem başımı açmama karışmıyor ancak saptığımı söylüyorlar. Ne yapabilirim?

Başınızı örtmeniz veya açmanız sizin tercihinize kalmıştır. Kur’an’ın sizden istediği abdest uzuvlarının dışındaki vücut bölgelerini kapatmaktır. Baş kapanma bölgesi dışındadır. Bunun aksini söyleyenler kendi tercihlerini dinleştirmiş olurlar.

“Başınızı örtmeniz veya açmanız sizin tercihinize kalmıştır. Kur’an’ın sizden istediği abdest uzuvlarının dışındaki vücut bölgelerini kapatmaktır. Baş kapanma bölgesi dışındadır. Bunun aksini söyleyenler kendi tercihlerini dinleştirmiş olurlar.” diyorsunuz. “Baş, kapanma bölgesi dışındadır.” Sizin mealinizde Nur Suresi 31 ise şöyle: örtülerini/başörtülerini göğüs yırtmaçlarının üzerine vursunlar.” Siz de Kur’an mealinizde başörtüsü diyorsunuz; eğer baş kapanma bölgesi dışında ise başörtüsüne ne gerek var?

Emrin gereklilik ifade etmesi için açık ve kesin olması gerekir. Teknik ifadeyle ayetteki emrin müteallakı (ilişkin olduğu nokta) göğüstür. Yine teknik ifadeyle vücup göğse ilişkindir. Başın örtülmesi vücuba bağlanmamış, tercihe bırakılmıştır. Esasen Kur’an, abdest’i, vücudun açık havaya maruz kalan bölgelerine uygulatmaktadır. Yani başın örtülmesi emir değildir. Ayette başörtüsü kelimesinin geçmesi hiçbir şekilde başörtüsü ile ilgili bir emrin gerekçesi olamaz. Buna tefsir ve fıkıh kuralları da izin vermez. Kaldı ki kelimedeki başörtü anlamı aslî anlam değil örfî anlamdır. Kısacası emrin vücup (gereklilik) ifade etmesi manaya delaletin kesinliği şartına bağlıdır. Anılan ayette başın örtülmesine ilişkin değil kesin delalet, zannî delalet bile yoktur.

Siz başörtüsü takmamanın günah olmadığını söylüyorsunuz. Hollanda’dan yazıyorum ve buradaki bir cami hocası, kadınların görünen her bir saç kılı için 70-80 yıl cehennem azabı göreceğini söylüyor. Düşünceniz nedir?

O hoca , din adına yalan söylediği için cehenneme kendi gidecektir.

Siz örtünme emri İslam’da var ama başörtüsü takmak farz değildir diyorsunuz. Açıklar mısınız?

İslam’ın örtünme emri başı içermemektedir.

Bir mealde Ahzap-59.ayet : “Ey Peygamber! eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle, dış giysilerini üzerlerine alsınlar. bu, onların tanınmaları ve incitilmemeleri için çok daha uygun bir yoldur. Allah gafûr’dur, rahîm’dir. ” şeklinde tercüme edilmiş.

Burada kavramı çağdan çağa ve coğrafyadan coğrafyaya değişebilsin diye Kur’an “dış giysi” tanımını kullanmış. Bu tanım sadece “başörtüsü” nü işaret eder şeklinde yorumlamıyorum. Düşünceniz nedir?

O ayetin başörtüsüyle zaten bir ilgisi yoktur. Ayet, evlerinde neredeyse tamamen çıplak dolaşan Arap toplumuna dışarı çıkarken derli-toplu giyinmesini emrediyor.

İslam tarihinde başörtüsünü, sizin gibi örtülmesi zorunlu kısımlardan görmeyen ilim adamları var mıdır? Bunların günümüzde yaşayanları ve eski bilginler kimlerdir

Elbette vardır: Sait b. Cübeyr, el-Cassâs, Fazlurrahman, Hüseyin Atay, Hatemî…

Erkek ve kadının örtünme ölçüleri nelerdir? Bir erkek, karısının İslam’a aykırı olan örtünme şekline müdahale edebilir mi?

Kadınların abdest organları dışındaki yerlerini, erkeklerin ise edep yerlerini örtmeleri Kur’an’ın emridir. Erkeğin kadına örtünme konusunda önerileri ve teşvikleri olabilir. Ancak baskı uygulayamaz.

Siyah örtülerle sadece gözleri görünenler acaba örtünme ile ilgili Kur’an ayetlerini bilmiyorlar mı? Bayanların örtmesi gereken yerler belli iken neden kendilerine işkence ediyorlar?

Bu sorunun cevabını ben de çok merak etmekteyim.

İslam’da cariyelerin durumu nedir? Onlarla evlenmeden cinsel İLİŞKİYE girmek neden caizdir? Kur’an’da hür kadınlarla cariyelerin ayrılabilmesi için getirilen örtünme hükmüne ne diyorsunuz?

Kur’an’da “cariye” diye bir kelime yoktur.” Cariyeler” için düzenlenmiş ayrı bir örtünme hükmü de yoktur. Ancak antlaşmalarla ilişki kurmak Kur’an’da geçmektedir. Buna muta denir. Çok sıkı şartları vardır.

Örtünen kadınlara sadece, “Örtünmeyen cehenneme gider.” deniliyor. Yani sadece örtünmeleri, şeriatın kitabını yazan erkeklere göre, kadının sorumlulukları açısından yeterli. Esas diğer kurallar var. Kaldı ki, sizin mealinizde göğüs yırtmaçlarının kapatılması diye yazıyor. Her lafınızın üstüne atlayan muhalifleriniz niye bu lafınızın üzerine atlayıp günlerce tartışmadılar? Herhalde tartışmayarak konuyu kaynatmaya çalışıyorlar. Tv’de görüşü alınan türbanlı, yetkili bir bayana Nur Suresi’ndeki göğüs yırtmacı kelimesini sordum. Kem küm etti. En son göğüs kafesi dedi. Sonra da göğüs kafesi diye bir şey yok dedi. Bence bu işin üzerine biraz daha gidin. Bunlar konuyu tartıştırmayarak unutturmaya çalışıyorlar.

Örtünmeyle ilgili söylediklerinizin tümüne katılıyorum. Elimizden geleni yapacağız.

Esas olan göğsün örtülmesidir, diyorsunuz. O zaman baş örtüsünü niye başımıza bağlıyoruz, onun yerine şalı boynumuza dolasak Allah’ın sözlerine uygun bir örtünme OLUR MU? Ayrıca bu baş örtüsü gelenekten ibarettir diyorsunuz. Gelenekse, Hz. Hatice’den veya Hz.Fâtıma’dan kalma bir gelenek midir yoksa farz olmadığına göre sünnet midir?

Örf anlamında sünnettir. Kimden kaldığı önemli değildir. Göğsünüzü istediğiniz şeyle kapatabilirsiniz. Şal şartı yoktur.

Nur Suresi’nin 31. ayetini (Örtülerini/başörtülerini göğüs yırtmaçlarının üzerine vursunlar) şeklinde http://www.kuran.gen.tr adresinde meal olarak vermişsiniz. Bu sitede ise aşağıdaki soruya verdiğiniz cevap çelişki yaratmıyor mu?

Soru: Müslüman kadınları kastederek “Başın örtülmesi zorunlu değildir.” diyorsunuz. Böyle ise 1400 küsür yıldır Müslüman kadınların başlarını örtmeleri ve İslam ulemasının baş örtüsü gereklidir demelerinin hikmeti nedir?

Cevap: Yıl fazlalığı bir şeyin gerçeğini değiştirmez. 1400 yıldır kitleler tercihlerini öyle kullanmışlardır, buna saygı duyulur. Ancak zaman uzunluğu dinde hüküm gerekçesi değildir. 2800 yıllık gelenekler de vardır. Bunları da din mi sayacağız?

O ayetten teknik olarak çıkan mana, başların örtülmesi değil açılmasıdır. Baş örtüsü kelimesinin kullanılması, dikkatleri başın örtülmesinden göğsün örtülmesine çekmek içindir. Ne yazık ki geleneksel tutum, alışkanlıklarını dinleştirmek için bunun tersini yapmıştır. Nur 31. ayeti bütünüyle okumak ve abdestte yıkanan uzuvların açık tutulan bölgeler olduğunu unutmamak gerekir.

Abdest uzuvlarının örtülmeyeceği hangi ayetlerde belirtilmiştir?

Örtülen yerleri belirten ayetler, nerelerin açık kalacağını da göstermiştir.

Kadınların örtünmesi gereken yerlerini kitaplarınızda ve sohbetlerinizde açıklıyorsunuz. Ancak örtünmüş görünmekle beraber, son derece dar ve vücut ölçülerini âdeta verircesine bir örtünme ne derece iffete ve kadını korumaya yöneliktir?

Biz din adına kıyas yaparak ölçü koyamayız. Elbisenin şekli, rengi, deseni, inceliği, kalınlığı serbest bırakılmıştır. Bu sözünü ettiğiniz toplum örflerinin dikkate alınmasını, bu anlamda bir titizliği gerektirir ancak din adına haram-helal hükmü olmaz.

Müslüman kadınları kastederek “başın örtülmesi zorunlu değildir.” diyorsunuz. Böyle ise 1400 küsür yıldır müslüman kadınların başlarını örtmeleri ve İslam ulemasının baş örtüsü gereklidir demelerinin hikmeti nedir?

Yıl fazlalığı bir şeyin gerçeğini değiştirmez. 1400 yıldır kitleler tercihlerini öyle kullanmışlardır, buna saygı duyulur. Ancak zaman uzunluğu dinde hüküm gerekçesi değildir. 2800 yıllık geleneklerde vardır. Bunları da din mi sayacağız?

Ayetlere göre Kur’an, kendisinde en ufak bir şüphe olmayan apaçık bir kitap. Ancak birçok emir farklı kişiler tarafından farklı algılanıyor. Örneğin baş örtüsü size göre dinin emri değilken başka birine göre farz. Açıklar mısınız?

Bahsettiğiniz tartışmalar Kur’an’dan çıkmıyor. Kendi mezhep anlayışlarını Kur’an diye kutsallaştıran gelenekçi taassuptan çıkıyor. Kur’an bir konuyu yoruma açık bırakmışsa bu bir tutarsızlık ve çelişme değil Kur’an’ın akla bıraktığı bir serbestlik alanıdır.

Saçın abdest uzvu olduğunu söylüyor, dolayısıyla örtülmesinin şart olmadığını belirtiyorsunuz. Buna delil olarak Nur-31’i gösterenlere de karşı çıkıyorsunuz. Bizler kime uyacağımızı şaşırdık. Bu konuda rahatlatıcı bir-iki delil yazarsanız müteşekkir oluruz.

Delil, Nur Suresi 31 ve abdestin bizzat kendisidir. Ayeti sonuna kadar dikkatlice okuyun. Örtülmesi istenen göğüstür. Şaşıracak bir durum yok. Şaşırmak isteyen her zaman şaşırır.

http://www.hanifdostlar.net/forum_posts.asp?TID=945

EK OLARAK:

«… Nûr 31 deki emir kipi, başa ilişkin bir emir değil, göğse ilişkin bir emirdir. Yani mutlak emir göğsün kapatılmasına yöneliktir, başın örtünmesine değil… Göğüslerin, özellikle göğse takılmış olan süs takılarının kapatılmış olmasıdır… Zînet : Süs tabirini kadının vücudu olarak değerlendirilip el ve yüz dışında tüm vücudun avret olduğunu ve kapatılması gerektiğini söylemek inandırıcı değildir. Kadın vücudunun zinet olarak düşünülmesine dayanak olacak hiçbir Kur’ân ayeti yoktur…

…Abdest vücudun açık havaya maruz bölgelerine uygulanır. Eller-kollar, yüz, ayaklar ve baş bu organlardır ve abdest bu organlara uygulanan bir temizlik hareketidir. Asrısaadet’te, abdesti kadın erkek herkes toplu halde aynı yerde, hatta aynı kaptan alabilmekteydi. Bunun örtünme emrinden önce olduğu, sonradan kaldırıldığı yolunda en küçük bir beyan yoktur. Kur’ân ve Sünnetin verileri de, abdest uzuvlarının örtünmeye dahil olmadığını göstermektedir.

Özetlersek : Müslüman kadın, başı-yüzü, dirseklere kadar kolları, bileklere kadar ayakları DIŞINDAKİ vücut bölgelerini zamanı, zemini, iş şartlarını, iklim ve coğrafyanın özelliklerini dikkate alarak kapatır…»
(Bkz. Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk-İslâm Nasıl Yozlaştırıldı-Say: 358-362)

Şu bir gerçek ki Kur’an’da kadının örtünmesiyle ilgili açık emirler vardır. Ancak bu emirler, bugünkü İslam dünyasında, özellikle Arap-Acem coğrafyalarda siyasal bir simgeye dönüştürülen ve adına “tesettür” denen uygulamanın iddialarına asla destek vermez. Bu konuda özellikle, Prof. Dr. Hüseyin Hatemi’nin, “İlahi Hikmette Kadın” adlı eserine bakılmasını öneririz. Kur’an’ın örtünme emri, abdest organlarını, o arada başı içermemektedir: Yüz ve baş, kadın ve erkekte eşitliğin gösterge bölgeleridir. Ve iki cinste de açık havaya maruz bölgelerdir. Bunun için de iki cinste de abdestin ortak organları arasındadır. Başı açık olanlar köleler, işçiler ve cariyelerdi; başı bağlı olanlar ise hür ve seçkin tabaka idi. Fıkhın, kadınları hürler ve cariyeler diye ikiye ayırmasının dayandığı mantık da budur; Kur’an’ın herhangi bir ayeti değil. Günümüzde bâzı çevrelerin “Başörtüsü özgürlüğün simgesidir” söylemlerinin anlamı da bu olsa gerek. Nûr 31. ayette vücup ifâde eden bir emir vardır ve o da göğsün kapatılmasıdır. Başın- saçların kapatılmasına ilişkin bir emrin o ayetten çıkarılması zorlama ile bile mümkün olmaz. Sünnetten de buna kanıt yoktur. Bu ayetten anlaşılır ki kadının göğsü ve boynu avrettir, yabancı erkeklerin görmesi caiz olmaz. Nûr 31’den açıkça çıkan tek emir, göğüslerin kapatılmasıdır. Şunu da unutmamak zorundayız: Abdest, vücudun açık havaya maruz bölgelerine uygulanır. Eller-kollar, yüz, ayaklar ve baş bu organlardır ve abdest bu organlara uygulanan bir temizlik hareketidir. Asrısaadet’te, abdesti, kadın-erkek herkes toplu halde aynı yerde, hâttâ aynı kaptan alabilmekteydi. Bunun, örtünme emrinden önce olduğu, sonradan kaldırıldığı yolunda en küçük bir beyan yoktur. Olsaydı, özellikle kadını baskı altında tutmak isteyenler, bunu anında kayıtlara geçirirlerdi.

KAYNAK:

http://www.aymavisi.org/guncel/Allah%20ile%20Aldatmanin%20Bas%20Magduru%20Kadin.html

Bülent Pakman Aralık 2009. İzin alınmadan ve aktif link verilmeden alıntılanamaz.

Konu güncellenerek aşağıdaki sayfada verilmektedir:

https://bpakman.wordpress.com/dininanc/ziynet/yasar-nuri-ozturk-sorular-yanitlar/

Facebook Widgets

Bülent Pakman kimdir    https://bpakman.wordpress.com/pakman/

About bpakman

İnşaat Yüksek Mühendisi, evli.
Bu yazı İnanç içinde yayınlandı ve , , , , , , , , , , , , , , , , , , olarak etiketlendi. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Yorum bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.